Birleşik Arap Emerlikleri'nin sosyal medya yasağı getirdiği Sedat Peker'in mesajlarını yayınlayan firari gazeteci Erk Acarer'e HaberTürk yazarı Fatih Altaylı'dan da tepki geldi. Erk Acerer de sosyal medya üzerinden Altaylı için eski defterleri açtı. İşte Fatih Altaylı'nın yazısı ve Acarer'in cevapları...

Sedat Peker meselesi...

"Sedat Peker’in tweetleri engellenince iddialarını, bir gazetecinin twitter hesabı üzerinden paylaşması ise etik tartışmalarına neden oldu. O gazetecinin de Birgün gazetesindeki yazılarına gazete son verdi. Ve şimdi Birgün’e eleştiriler var. 'Sedat Peker’in sözlerini siz de yayınlıyordunuz, ne oldu şimdi!' diye özetleyebileceğimiz.

Habercilikle sözcülük arasında çok ciddi bir fark vardır

Bence Birgün gazetesine haksızlık ediliyor. Bir gazete veya gazeteci bir suç örgütü liderinin sözlerini elbette yayınlayabilir. Kendisi ile röportaj da yapabilir. Hele hele açıklamaları toplumu ilgilendiren iddialar içeriyorsa. Ama bir gazete veya gazeteci bir suç örgütü liderinin sözcülüğüne soyunamaz. Daha doğrusu soyunmamalıdır. Habercilikle sözcülük arasında çok ciddi bir fark vardır.

Sedat Peker'in sözleri önemli midir? Önemlidir...

Sedat Peker bugün toplum lehine bir takım açıklamalar yapıyor gibi görünse de sonuç olarak nedamet getirmiş bir kişi değildir, kendisinin de sıklıkla söylediği gibi damarına basıldığı için konuşmaktadır ve asıl amacı kendisine dönüş bileti sağlamaktır. Sözleri önemli midir! Önemlidir. Her biri bir savcı tarafından araştırılacak, bazıları TBMM’de komisyon kurulup incelenecek kadar ciddidir.

Muhalefet neden Sedat Peker'in söylediklerine sahip çıkmıyor?

Muhalefetin tüm bu meselelere ilgisiz, umursamaz ve sessiz kalması bu iddiaları ciddiye almamasından mı yoksa Peker ile aynı safta görünmek istememesinden mi kaynaklanıyor bilmem ama Sedat Peker’in bugünkü öfkesi ve intikam hissi ülkenin en azından bazı konularda bir temizlik yapmasına imkan sağlayacak gibi durmaktadır."

Acarer: Yazmaya dahi korksan da benim bir adım var

Öte yandan Altaylı'nın isim vermeden bahsetmiş olduğu gazeteci Erk Acarer, Twitter hesabından yazıyı alıntılayarak yanıt verdi:

- Alo Fatih hadisesine imza atmış, Gezi’de Erdoğan’ın sözcülüğünü yapmış, tarikatları Cübbeli Ahmet aracılığı ile başımıza çıkarmış, kendisi ile direk bağı olmayan bir ‘gazeteciye’ telefon alıp hemen açacaksın demiş biri de ayar vermesin! Haddinizi bilin! Ben Peker’e mikrofon uzattım.

Kutuyu çok kötü açarım, insan içine çıkamazsınız!

- Yeni dönem yaklaşırken, AKP ile en çok biz mücadele ettik diyecek, şanlı şöhretli köşelerinden ayrılmamak için kıvırıp duracak çakallardır bunlar. Yazmaya dahi korksan da benim bir adım var. Öğreneceksin!

- Alayınız kıvırırken, ben evimin içinde saldırıya uğradım, tuvalete polise haber vererek gitmeye mahkum olduğum bir yaşamım ve sıfır can güvenliğim var. Söz verdim ve devam ettim. Bana muhalifçilik oynamayın! Kutuyu çok kötü açarım, insan içine çıkamazsınız.

Kimden alacağız haberi kardeşim? Cami imamından mı?

- Ona dokunma solcu avukat, buna dokunma PKK’li derler aman FETÖ’cü damgası yemeyelim. Peker devlete yakınken sayfa yok, devleti ifşa edince yine sakıncalı. Sayfalar, TV’ler vardı da biz mi Twitter kullandık.Panellerde, televizyonlarda bağırıp çağırmayı gazetecilik yapmak sandınız! Kimden alacağız haberi kardeşim? Cami imamından mı, yoksa Süleyman Soylu’dan mı? Bu da son sözüm olsun: “Ben sizi rahatsız etmeye geldim…” Ali Şeriati.