ABD’de California Üniversitesi uzmanları, yaşamın 4. evresi olarak isimlendirdikleri ‘ölüm spirali’ni keşfetti. Böylece doğadaki her canlının geçtiği yaşamın 3 evresi olan ‘doğma’, ‘büyüme’ ve ‘ölüm’ üzerine yapılan araştırmalara 4’üncü evre ‘geç hayat’ eklendi. Meyve sineklerini inceleyen  sineklerin ne zaman öleceğini bildi. Bu akıllara “insanlar için bu mümkün olabilir mi?” sorularını getirdi.  
25 yıl öncesine kadar biyologlar hayatın iki temel aşaması olduğuna inanıyordu: Çocukluk ve yetişkinlik. 1990’lı yıllarda araştırmacılar, hayatın kabaca iki döneme ayrılamayacağını, yaşlıların geçirdiği üçüncü bir aşama olduğunu ortaya çıkardı. Bu aşamanın önemi ise “ölüme daha da yaklaşılması”. Araştırmayı yürüten ekipten Laurence Mueller, bu durumu “ölüm oranlarının düzleşmeye başlaması” olarak ifade ediyor.
Üç bine yakın meyve sineği gözlemlenerek, sineklerin üreme oranının ölümden yaklaşık 2 hafta önce azalmasından yola çıkan araştırmacılar, bu hayvanların %80’inin ölüm zamanını doğru tahmin ettiler. Önemli bir nokta ise, sineğin ne zaman öldüğünün tahminleri etkilememesiydi. Yani sinek, 15 veya 60 yaşında da ölse yumurtalık sayısı iki hafta önce azalıyordu.

Ölüm sipirali adı verildi

Bu, hayatın herkes açısından geçerli bir özelliği, çocukluk, yetişkinlik, yaşlılıktan sonraki yeni bir aşama olarak tespit edildi ve Mueller buna “ölüm spirali” adını verdi.
2007 yılında yaşanan bu gelişmenin ardından, uzmanlar gözlerini erkek sineklere çevirdi. 2012’de erkek sineklerin de üreme yeteneğinde ölüm öncesi benzer bir düşüş yaşandığı belirlendi. Meyve sinekleri, 2,5 mm boyunda iken yumurtaları 0,5 mm. Sinek yaşamı boyunca 1200 yumurta üretiyor. Yani yumurtalar toplandığında yarım metreye ulaşıyor. Minnesota Üniversitesi’nden James Curtsinger de 2016’da meyve sinekleriyle yaptığı deneylerde benzer sonuçlara varması ekibi harekete geçirdi. Ekip, aynı evrenin insanlarda olup olmadığını incelemeye koyuldu. California Üniversitesi’nden James Carey, bu durumun, üremenin özellikle anneler açısından fazlasıyla bedel ödenmesi gereken bir şey olduğu fikrini yansıttığını düşünüyor. On yıl önce fareler üzerinde yapılan deneyler de üreme sistemleri ile oynanmasının, yaşam sürelerini değiştirdiği gözlemlendi. Yaşlı dişi farelerin yumurtalıklarını çıkararak genç farelerin organları takıldığında bu farelerin beklenenden daha uzun süre yaşadığı görüldü. Ancak bu duruma henüz net bir açıklama getiremeyen bilim insanları, geç hayat aşamasında olan insanların ölüm spiraline girdiğini gösteren belirtileri aramaya başladılar. Vücudun kendini kapatmaya hazırlandığı ölüm spirali evresine neden olan şeyin keşfedilmesi, ölümsüzlüğün bulunması anlamına da gelebilir.