Mersin'de gümrüklü antrepolara düzenelen operasyon kırmızı ette akıllara durgunluk veren bir yöntemle kaçakçılık yapıldığını ortaya çıkardı.

Dahası kaçak etin lüks restoranlara kadar girdiği de belirlendi.

RESMİ BELGEDE IRAK VE SURİYE'YE GİDECEĞİ GÖRÜNÜYOR

Olay şu şekilde gelişti: Kaçak kırmızı et bir firma tarafından Paraguay'dan Türkiye'ye sokuldu. Bu et resmi belgelerde Türkiye'den transit geçişle Irak ve Suriye'ye geçecekti. Ancak firma 1044 ton etin tamamına yakınını Türkiye'de pazara sürdü. Kalan çok küçük miktardaki kırmızı eti 1044 tona tamamlamak için kaçakçılar piyasadan tavuk ayağı, tavuk kıyması ve benzeri sakatatı depolara stokladı. Amaç 1044 ton kırmızı ete karşılık bu ürünleri yurtdışına çıkarmaktı.

Böylece piyasaya sürülen kırmızı kaçak et yurtdışına çıkarılmış gibi gösterilecekti. Ancak evdeki hesap çarşıya uymadı. Depoları basan gümrük muhafaza ekipleri depolarda kırmızı et yerine beyat et ve sakatatı buldu. Piyasaya sürülen ve yaklaşık 40 milyon TL değerinde olduğu belirlenen etlerin Paraguay ve birkaç Güney Amerika ülkesinden geldiği, lüks sınıfındaki bu etlerin yaklaşık piyasa fiyatı olan 50 TL yerine 20 TL'den lüks restoranlara bile satıldığı ifade edildi.

TAVUK KIRPINTISI

Yapılan operasyon kapsamında 5'i Suriyeli toplam 11 kişi hakkında soruşturma başlatıldığını söyleyen Gümrük ve Ticaret Bakanı Nurettin Canikli, bu kişilerin ilk ifadelerinden sonra adli kontrol kararı ile serbest bırakıldığını açıkladı. Operasyon sonrasında Mersin'de açıklamalar yapan Canikli, etlerin resmiyette çıkışının Cilvegözü Sınır Kapısı olarak görüldüğünü dile getirdi. Etlerin, Türkiye'de antrepolara konulduğunun altını çizen Canikli, "Daha sonra gümrük vergisi yüksek olan bu mal içeriye satılıyor ve çok ciddi anlamda rant elde ediliyor. Onun karşılığında bir şeyin çıkartılması gerekiyor. İktisadi değeri olmayan tavuk kırpıntısı ya da bozulmuş tavuk ürünleri dışarı çıkarılıyor. Zaten bu depoda da çıkartılmak amacıyla bin tona yakın kırpıntı tavuk ve iktisadi kıymeti olmadığını düşündüğümüz tavuk kıyması gibi gözüken mallar da bulundu. Talimatımızdan sonra bu çıkarma işlemini yapamadılar ve kayıtlar şişti" diye konuştu.

BU OPERASYON BİR 'ÇÖKERTME' OLDU

Firmanın yakalanan etle beraber yılbaşından bu yana 2450 ton eti transit çerçevesinde getirdiğine vurgu yapan Bakan Canikli, "Yakalanan 1040 ton et dışındakilerin resmi olarak yurtdışına çıkarıldığı görülüyor. Etler Cilvegözü sınır kapısından ülke dışına gönderilmiş. Tüm sistemi yoğun şekilde incelemeye başladık. Bu operasyon çok önemli bir 'çökertme' operasyonu. İçeride ve dışarıda bu işin içinde olanları yakalayacağız."

80 MİLYON LİRA CEZA

Bakan Canikli şunları söyledi: "Ele geçirilen etlerin değeri 40 milyon lirayı buluyor. Kaçak olarak Türkiye'ye giren etlerin çok kaliteli olduğunu ve lüks restoranlarda dahi kullanıldığını söylediler."


Bu operasyon sonrası yaklaşık 80 milyon liralık ceza kesileceğinin bilgisini veren Canikli, "Malı getiren firma, antrepo ve yetkilendirilmiş gümrük müşavirleri de bu işten sorumlu tutulacak. Ancak asıl muhatabımız eti getiren firma. Yapılan operasyon elde edilen et Son 3 yıl ortalamasının 20 katı civarında" dedi. Antrepolardan birinin Mega Group'a ait olduğu öğrenildi. 4 depoda daha aramanın sürdüğü, bu depolardan birinin ise Aglyty Antrepoları olduğu öğrenildi.

20 LİRAYA PİRZOLA

Ülkeye birçok yoldan kaçak et girdiğini ifade eden bir sektör temsilcisi de yakalanan etlerin piyasada 'değerli et' olarak nitelendirildiğini söyledi. Sektör temsilcisi şunları söyledi: "Bu etler aklınıza gelebilecek her yerde satılıyor. Kıymalık ya da değersiz bir et gelmiyor Antrikot ve bonfile geliyor. Bugün bonfile etin fiyatı Türkiye'de 50 lira iken bunlar 20 liradan piyasaya sürüyor. Lokantalardan et restoranlarına, otellerden tatil köylerine kadar her noktaya bu etler ulaşıyor."

5 BİN TONA ÇIKABİLİR

Mersin'de gümrük antrepolarında başlatılan ithal kırmızı et operasyonunu derinleştirilirken, ilk etapta 1044 ton olarak saptanan kayıp et miktarının 5 bin tona ulaşabileceği öne sürüldü. 5 antrepodan 4'ünde sayım devam ederken, kaçakçılığın güvenlik kameraları yere doğru çevrilerek ve mühür bozulmadan kapının açılır hale getirilmesiyle yapıldığı, ayrıca yan taraftaki kuru antrepodan etlerin bulunduğu soğuk antrepoya harici kapı açıldığı belirlendi. Çay Mahallesi'ndeki antrepodaki sayımda kemiksiz bufalo veya sığır eti bulunması gerekirken, kolilerde tavuk kıyması ve kırıntılarının bulunduğu, bazı kutuların ise boş olduğu, ambalajların orijinalliğinin bozulduğu, yabancı menşeli kırmızı et olduğunu gösterir etiketlerin de 2 çuvala doldurulup, çöpe atıldığı rapor edildi. Gümrük ekiplerine göne; 1 no'lu kuru deponun kepenk şeklindeki kapısından araçların yük alıp verebileceği, 2 no'lu kuru depoya açılan kapısı olduğu tespit edildi.

DEPOLARDAN İKİSİ BELLİ OLDU

Dün bir haber kanalına da açıklamalarda bulunan Nurettin Canikli şunları söyledi: "Söz konusu etler eksi 18 derecede korunduğu için dikkatlice kontrol edilmesi gerekiyor. Yurtdışına kırmızı et diye çıkarılan ürünlerin üzerinde kırmız et logosu bulunuyor. İyice kontrol edilmeden bunları tespit etmek mümkün değil. Ürünlerin son dakikada tavuk olduğu tespit ediliyor. Operasyon sonrasında ele geçirilen etlerin 28 milyon lira olduğunu açıklamıştım. Ancak yapılan incelemeler sonrasında bunun 40 milyon lira olduğu belirlendi. Kaçak olarak Türkiye'ye giren etlerin çok kaliteli olduğunu ve lüks restoranlarda dahi kullanıldığını söylediler." Bu operasyon sonrası yaklaşık 80 milyon liralık ceza kesileceğinin bilgisini veren Canikli, "Malı getiren firma, antrepo ve yetkilendirilmiş gümrük müşavirleri de bu işten sorumlu tutulacak. Ancak asıl muhatabımız eti getiren firma. Yapılan operasyon elde edilen et Son 3 yıl ortalamasının 20 katı civarında" dedi. Aramanın yapıldığı antrepolardan birinin Mega Group'a ait olduğu öğrenildi. 4 depoda daha arama işlemlerinin sürdüğü, bu depolardan birinin ise Aglyty Antrepoları olduğu öğrenildi.

ETLER PARAGUAY'DAN

Kırmızı ette yüzde 225 gümrük vergisi uygulanıyor. Ancak kaçak etin vergisi ödenmiyor. İç piyasaya daha düşük fiyata satılabiliyor. Gümrük ve Ticaret Bakanı Nurettin Canikli'nin açıkladığı kaçak etler deniz yolu ile Güney Amerika'dan Mersin'e getirildi. Etlerin önemli bir bölümü Paraguay'da bulunan Frigorífico Concepcion şirketine ait. Transit ticarete konu etlerin başka bir ülkeye ihraç edilmesi gerekiyor. Ancak iç piyasaya sürüldü. O etlerin yerine tavuk sakatatı ve tavuk kıyması konuldu.

BUFFALO'YU HATIRLATTI

Mersin merkezli yürütülen kaçak kırmızı et soruşturması 2000 yılında yapılan "Buffalo Operasyonu"nu akıllara getirdi. Anılan soruşturmada, Hindistan'da tonlarca kaçak etin Türkiye'ye getirildiği ortaya çıkarılmıştı. Kaçakçılık işlemleri ise Mersin ve Mardin gümrükleri üzerinden yapılmıştı. İsak Romano, 'Drej Ali' lakaplı Ali Yasak ve Mehmet Bucak'ın yer aldığı 70 sanıklı davada karar ise 2007 yılında açıklandı. Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada örgüt lideri olmakla suçlanan davada Romano 3 yıl 20 gün, diğer sanıklar ise değişik sürelerde hapis cezası almıştı.