S.Y.’nin annesi E.A., kendisinin 14 yaşındayken gelin çıktığı köye, Eylül 2012’de kızını gelin verdiklerini söyledi. Kızının kayınvalidesiyle birlikte iki katlı evde altlı- üstlü oturduğunu anlatan E.A., "Damadım D.Y. de babası da minibüs şoförü. Başlangıçta iyi bir evlilikleri vardı. 2013’ün Şubat ayında kızımdan haber alamamaya başladım. Akrabalarımızın cenazesi, bebeği oluyor, kızım gelmiyordu. Telefona dünürlerim çıkıyordu. Kızımdan haber alamayınca Mayıs 2013’te köye gittim. Alt katta oturan dünürlerim evde yoktu. Üst kata çıkınca kızımı evin misafir odasında ölü gibi yatarken buldum" dedi. Kızına ne olduğunu sorunca kayınpederinin tecavüzüne uğradığını söylediğini belirten E.A., "Kızım, ’Eşim de bana sahip çıkmadı, bana inanmadı. Beni bir odaya kapatıp, perdeyi çektiler, iki aydır kapalıyım’ dedi. Bunun üzerine kızımı alıp getirdim. Arkamızdan telefon açıp, şikayetçi olmamamızı istediler. ’Ben namusumu satamam’ dedim. Ertesi gün karakola şikayetçi olduk. Ancak savcılık takipsizlik kararı verdi" diye konuştu.

TAKİPSİZLİĞE İTİRAZ

Avukatları Nevin Korkmaz’ın takipsizliğe itiraz etmesi üzerine 28 Mart 2014 tarihinde A.Y. hakkında ’nitelikli cinsel saldırı’ suçundan Antalya 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldığını anlatan E.A., "Ancak kızıma tecavüz eden kayınpederi tutuksuz yargılanıyor. Bu bizim üzüntümüzü katladı. Kızımın da psikolojisi bozuldu. Nitekim ruh sağlığının bozulduğuna dair rapor da verildi. Şimdi kızımı psikiyatri tedavisi görüyor. Türkiye’de adalet varsa, kızımın hayatını karartan bu kişilerin cezalandırılmasını istiyorum. Ayrıca açtığımız boşanma davası da sürüyor" dedi.

"KOVALARKEN KOLTUK KIRILDI"

Olayı gözyaşları içinde anlatan S.Y. ise "Olay günü kayınvalidemin evini temizliyordum. Evde kimse yoktu. Öğle saatlerinde kayınpederim A.Y. geldi, çay istedi. Ben çayla meşgul olurken üzerime saldırdı. Ben önce kaçmaya çalıştım. Tecavüz için beni kovalarken koltuk kırıldı. Tecavüzden sonra durumu eşime ve kayınvalideme anlattım. Bana inanmadılar. Eşime ’Ayrı bir eve taşınalım’ dedim. Eşim kabul etmedi. Beni 2 ay boyunca bir odaya kapattılar. Annem gelip kurtardı. Ben adalet istiyorum, bana tecavüz eden kişinin tutuklanmasını istiyorum" dedi.

KIRILAN KOLTUK ORTADA

Avukatı Nevin Korkmaz da S.Y.’nin ruh sağlığını yitirdiğini söyledi. Buna karşılık saldırıyı gerçekleştirdiği iddia edilen A.Y.’nin halen elini kolunu sallayıp gezdiğini aktaran Korkmaz, "Bugüne kadar davayla ilgili iki duruşma yapıldı. Üçüncü duruşma önümüzdeki şubat ayında yapılacak. Karşı taraf tecavüz iddiasını kabul etmiyor. Tecavüze uğramamış olsa böyle bir iddiayı S.Y. neden ortaya atsın? Ayrıca ortada tecavüz sırasında kırılan bir koltuk ve halının üzerindeki örtüye damlayan sperm lekeleri var. Koltuğun demirinin kırılması üzerine, çekyatın içine kütük koymuşlar. Bu da tespit edilip dosyaya eklendi. Ayrıca örtü de adli emanete alındı" dedi.

GELİNİM BİZİMLE OTURMAK İSTEMEDİĞİ İÇİN İFTİRA ATTI

S.Y.’nin kayınvalidesi R.Y. ise gelinlerinin iftirasına uğradıklarını ileri sürdü. 5 çocuk annesi olduğunu anlatan R.Y., "Gelinimle altlı- üslü oturuyoruz. Gelinim ayrı bir evde oturmak, bizden uzak durmak istiyordu. Bütün mesele bu. Biz evde yokken annesi gelip gelinimi alıp götürmüş. Sonra da tecavüz iftirasını ortaya attılar. Koltuğun kırıldığı falan yok. Hepsi yalan. Gelinim buradayken akıl sağlığı da yerindeydi. Ne olduysa annesi götürdükten sonra olmuş olmalı" diye konuştu.

"KOLTUKTA TORUNLARIM HOPLUYORDU"

Gelinine tecavüz etmekle suçlanan A.Y. ise ifadesinde, örtü üzerindeki lekenin sperm değil, sobadan damlayan zift lekesi olduğunu iddia etti. Koltuğun 10 senedir gevşek olduğunu ileri süren A.Y., 11 torunu olduğunu belirterek, koltuktaki sorunun eve gelen torunlarının üzerinde hoplayıp oynamasından kaynaklanmış olabileceğini kaydetti.