Bugüne kadar 15 binden fazla göz ameliyatı yapan Operatör Dr. Levent Ersan, üçüncü gözün var olduğunu iddia eden bir kitap yazdı. Kitap, paranormal olaylar, doğaüstü olaylar, ruh ve bilinç gibi konulara bilimsel bir pencereden ışık tutuyor. Ersan ile bir araya gelerek kitabını ve üçüncü gözü konuştuk.

Göz hastalıkları uzmanı Operatör Dr. Levent Ersan, üçüncü gözün varlığını bilimsel olarak kanıtlayan bir kitap yazdı. Bugüne kadar 15 binin üzerinde göz operasyonu gerçekleştiren Ersan, yurtdışında üniversiteler bünyesinde yapılmış ilginç deneyleri bir araya getirdiği kitabında, üçüncü gözümüzün de olduğunu iddia ediyor. Dünya Göz Hastanesi bünyesinde çalışan Ersan'ın kitabı, durugörü, kehanet, ruh, bilinç, beden dışı deneyimler, telepati, paranormal olaylar, halüsinasyon ve doğaüstü olaylara bilimsel bir ışık tutuyor. 
Ruh molekülü DMT

Kitap, beynimizin çok önemli bir parçası olan, kornea ve retina gibi gözün temel yapılarının kalıntılarını taşıyan ve görme sistemiyle iletişim halinde olan pineal bez, diğer adıyla epifiz bezi etrafında dönüyor. Gece gündüz gibi ritmik ışık değişimlerini vücuttaki her organa iletmekle görevli olan bu bez, gece uykuyu getiren ve vücut sıcaklığını ayarlayan melatonin hormonunun da salgılandığı yer. Ancak bunun dışında, insanların doğaüstü deneyimler yaşamasına sebep olduğu ortaya konan DMT maddesinin de salgılandığı yer olduğu düşünülüyor. 

Kitapta da yer alan, konuyla ilgili en önemli çalışmalardan biri, ABD’de New Mexico Tıp Fakültesi’nde Prof. Rick Strassman ve ekibi tarafından, hükümet ve Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi FDA’den onay alınarak gerçekleştirilen çalışma. 1990 yılında başlatılan ve beş yıl süren araştırmada, pineal bezden salgılandığı düşünülen ‘dimetiltriptamin’ (DMT) adlı madde gönüllü deneklere belli dozajlarda uygulanmış. Doz artımıyla birlikte deneklerde, ölüm öncesi deneyimlere benzer haller, halüsinasyonlar ve beden dışı deneyimler gibi paranormal olaylar saptanmış. Bu deneyler DMT’nin bilim çevrelerince ‘ruh molekülü’ olarak anılmasına sebep olmuş.
Gerçekten daha gerçek

DMT maddesi verilen deneklerde genel olarak görülen ortak
etkiler şöyle olmuş; kalbin hızlanması, sesler duyma, hayaller görme, bilincin vücuttan ayrılma duygusu, sonsuzluk, ölümsüzlük hissi, herşeyin bir parçası olduğunu hissetme, benlik kavramını yitirme, tam bir huzur ve mutluluk hali, vücuttan ayrılma hisi, yaşananları ve görülen hayalleri gerçekten daha gerçek olarak adlandırma, zaman kavramının değişmesi, zamanın dışında olma hissi... 
Prof. Strassman'a göre, en çok ölüm ve doğum sırasında salgılanan DMT maddesi ile beyin değişikliğe uğrayarak başka bir gerçeklik boyutuna kapı aralıyor. Bu nedenle pineal bez üçüncü gözümüz olabilir. Eski çağlardan beri şamanlar tarafından kullanılan ayahuasca bitkisinin de bolca DMT içerdiği biliniyor.

Travma sonrası özel yetenekler gelişebiliyor

Dr. Ersan, Savant sendromu gibi, beyin travmasından sonra gelişen ve açıklanamayan yeteneklerin de DMT salınımındaki düzensizliklerle açıklanabileceğini belirtiyor. Çocukken geçirdiği bir travma sonrası gözlerini kaybeden ve daha sonra kehanet yeteneği gelişen Kahin Vanga, 
herşeyi görsel olarak beyninde canlandırarak deneyler yapan, radyo frekansı ve alternatif akımın mucidi Tesla, herhangi bir eşyaya konsantre olarak o eşyayı kullanan kişilerin hayatını okuyabilen Ossowiecki ve Akıl oyunları filminin kahramanı Nobel ödüllü matematik dehası John Nash bu duruma örnek olarak gösterilebilir.