TRABZONSPOR Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu, şike sürecinde sergilediği tutumdan dolayı Türkiye Futbol Federasyonu’nu ağır biçimde eleştirdi, "Bu ahlaksız kararı, bu it gibi kararı federasyon ve kurulları verdi" dedi.
BEŞİKTAŞ'A TEŞEKKÜR
Trabzonspor’un 68'inci Olağan Genel Kurulu’nda yönetim kurulunun 6 aylık mali ve idari bilançosu onanırken Başkan İbrahim Hacıosmanoğlu da güven tazeledi. Hayri Gür Spor Salonu’nda yapılan genel kurulun açılış konuşmasını yapan Genel Sekreter Köksal Güney, gerekli çoğunluğun sağlandığını duyurdu. Daha sonra genel kurul başkanlığına getirilen Ahmet Metin Genç, geçtiğimiz önce günlerde hayatını kaybeden Tolga Zengin’in annesi için baş sağlığı dileğinde bulundu, kalecisini yalnız bırakmayarak Trabzon’a gelen Beşiktaş Kulübü'ne de gösterdiği hassasiyetten dolayı teşekkür etti. 
SERMAYE ARTIRIMI TALEP EDİLDİ
Trabzonspor Mali İşlerden Sorumlu Başkan Yardımcısı Abdi Serdar Üstünsalih, kulübün sermaye artırımına gitmesi gerektiğini belirtirken şunları söyledi:
"UEFA, mali fair play kuralları çerçevesinde kayıtlı sermaye düzenine geçilmesini zorunlu hale getirdi. 2011 yılında yapılan şirket birleştirmesi nedeniyle kayıtlı sermayeye geçilmeliydi. Bu konuda geç kalınmıştır. Kulübümüz bu yüzden SPK nezdinde ciddi uyarılar ve cezalar almaktadır. Kayıtlı sermayeye geçtiğimiz takdirde kulübümüzün ihtiyaç duyduğu sermaye artışı kademeli olarak yapılacaktır. Kayıtlı sermaye düzenine geçtiğimizde basamak basamak sermayeyi artırma imkanını almak istiyoruz. Bu sermaye yapısını güçlü bir hale getirmenin yolu kayıtlı sermayeye geçmektir."
SEÇİMLİ GENEL KURUL REDDEDİLDİ
Üyelerden Recep Bakırtaş ve Ali Sait Yılmaz, Trabzon 1'inci Asliye Hukuk Mahkemesi’nin yönetimin görev süresini azaltan kararını gerekçe göstererek genel kurulun bugün veya ileri bir tarihte seçimli olarak yapılması itirazında bulundu. Ahmet Metin Genç ise Genel Kurul Divanı olarak mahkemenin kararının henüz netleşmediğini, kulübün bu davayı temyize götürdüğünü hatırlatarak itirazı reddetti.
KULÜBÜN BORCU 173 MİLYON TL
Başkan Yardımcısı Üstünsalih, kulübünün borcunun görevi devraldıkları günden itibaren azaldığını belirterek şöyle dedi:
"Yönetimimiz seçildikten sonra yeni bir anlayışla yapılanma çalışmaları başlattı. Yeni bir kadro oluştu ve yıldız transferler yapıldı. Özellikle UEFA’da grup lideri olarak yolumuza devam ettik. Yönetimimiz alt yapımıza da önem vererek yeni hocalar ile çalışmalara başladı. 30 Nisan'daki raporda kulübün borcu 176 milyon Tl olarak açıklanmıştı. Kulübümüzü devraldığımızda reel borç ise 190 milyon TL civarındaydı. Borç miktarımız an itibariyle ise 173 milyon TL civarına inmiştir. Sıkıntılarımız devam etmekle beraber imkanları maksimum güçte kullanarak borç miktarını azaltmış bulunmaktayız. Bu iyi gidiş kulübümüzün en önemli hamlesidir."
HACIOSMANOĞLU: "BECEREMEZSEK GİDERİZ"
Başkan İbrahim Hacıosmanoğlu ise çocukluk hayali olan başkanlık görevini en iyi şekilde yürütmeye çalıştığını belirterek şunları söyledi:
"Bizim tek derdimiz hem saha içinde hem de saha dışında Trabzonspor’u en iyi şekilde temsil etmek. Kulübün yeniden yapılanmaya ihtiyacı olduğunu söyledik. (Biz transfer yaparak takımı şampiyon yapacağım, diyen hem kendini hem sizi kandırıyordur) dedik. Hala değişim aşamasındayız. Yapılanmaya henüz geçmedik. Biz sadece bizden öncekilere gösterilen sabrın kısa süreliğine de olsa bize de gösterilmesini istiyoruz. Becerebiliyorsak burada dururuz, beceremezsek tribünden geldik bırakıp oraya gideceğiz. Başaramadığımız bir işi başaracağız, diye bulunduğumuz yerde kalmayız."
"SADECE 2010-2011'DE DEĞİL, BİRÇOK YILDA ŞAMPİYONLUĞUMUZ ÇALINDI"
Başkan Hacıosmanoğlu, tüm Trabzonspor taraftarların ortak yarasının 2010-2011 yılında çalınan şampiyonluk kupası olduğunu belirtiren şu iddialarda bulundu:
"Sadece 2011’de değil, 1995-1996, 2003-2004 ve 2004-2005’te de çalınmıştı. Alışkanlık haline gelmiş bu. Hepimizin zaafı. Sadece yönetenlerin değil. Ancak biz kendimize yakışan bir duruş sergilemeliyiz. Herkes mücadele etmiştir. Ama şike süreciyle ilgili başlamadan öncede başladıktan sonra da bizim bu konuyla ilgili mücadele etmediğimizi söyleyenler, art niyetli insanlardır. Bizim bu konuyla ilgili ne mücadele verdiğimizi herkes biliyor. Bir seçim kaybettik ama bu işin peşini bırakmadık. Bunun aksini söyleyen yanlış konuşur. 6222 sayılı kanunu, Kulüpler Birliği’nden meclise ben göndermedim, bu kulübü yönetenler gönderdi. Bu yasa bizim elimizden şampiyonluklarımızı çalan hırsızların ceza almasını sağlayan yasaydı. Eğer Kulüpler Birliği o önergeyi meclise göndermeseydi meclis altı ay önce çıkarmış olduğu ceza yasasını failleri yakalandıktan sonra değiştirmezdi."
"YARIN HEM UEFA’YA HEM DE FIFA’YLA GÖRÜŞECEĞİM"
Şike süreciyle ilgili olarak girişimlerinin sürdüğünü de sözlerine ekleyen Başkan Hacıosmanoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"UEFA ve FIFA ile görüşmelerimiz devam ediyor ama Türkiye’deki bu süreci tamamlamak durumundayız. Yarın sabah da hem UEFA’ya, hem de FIFA’ya görüşmeye gideceğim. Biz sadece kupamızı istemiyoruz. Biz Türk futbolundaki adaletsizliğin ve bu pisliğin ortadan kaldırılmasını istiyoruz. Bizim oradaki insanlardan çok beklentimiz yok. Ama bu pisliği temizlerseler ülke futbolunu batırmayacaklar. Aksi takdirde bu pisliğin içinde boğulup gidecekler. Bu nedenle biraz sabırlı olalım. Biz tertemiz bir genel kuruldan çıkarak buraya geldik. Genel kurulun iradesi ile kazandık. Ama yerel mahkeme bir karar verdi. Bugün bizi meşruiyetimizi kaybetmiş addeden hukukçu arkadaşımızın, kesinleşmemiş bir mahkeme kararı üzerinden görevden ayrılmamızı istemesi doğru değildir. Bir üst mahkeme karar verirse, biz gerekeni yaparız."
"SİYASETİ KENDİ LEHİME ÇEVİRİRSEM YÜZÜME TÜKÜRÜRSÜNÜZ"
Kulübün siyasete bulaştığı iddialarına da cevap veren Başkan Hacıosmanoğlu, bu konuda şöyle dedi:
"Bizim dönemimizde siyaset bu kulübün içine girmeyecek, dedik. Siyaset kulübün iliklerine kadar girecek ama kulübe hizmet eden siyaset olacak, dedim. Bizim siyasetle hiç işimiz olmadı. Siyaset Trabzonspor’un hizmetinde olacaktır, dedik. Bugün de böyle diyoruz. Kazlıçeşme’ye millet adına gittim. Eğer oraya gidişimi siyasi ve ticari kendi lehime çevirirsem toplanıp benim yüzüme tükürürsünüz. Yarın bir başkası Türkiye’ye daha iyi hizmet ederse o zaman da onun yanında oluruz."
"ŞİKENİN BAŞI VE ORGANİZATÖRÜ AZİZ YILDIRIM’DIR"
Başkan Hacıosmanoğlu, Tahkim Kurulu ile yaptığı görüşmenin eleştirilmesiyle ilgili olarak da şöyle konuştu:
"İki tane ahlaksız karar olmaz, dedim. Bir tane ahlaksız karar var, bir tane namussuz karar, bir tane it gibi karar var. Bu lafı kullandığım için özür diliyorum. Bu kararı ne UEFA, ne disiplin kurulu, ne Tahkim Kurulu, ne CAS verdi. Bu ahlaksız kararı, bu it gibi kararı Federasyon ve kurulları verdi. Bunu düzeltmek onların elinde. Ama pislik ve adaletsizlik düzelmezse o koltuklarda oturamazlar. Ben federasyonla yaptığım görüşme sonrası çıkışta, (Yıldırım Demirören şikeyi kabul etti) dedim, onlar da kibar bir açıklama yaptılar. Ben Demirören’e, (2011 yılında şike yoktur diyorsan senle oturmam bu çayı içmem dedim) ondan sonra 1 saat oturduk. Orada kimin şikeyi kabul ettiğini herkes biliyor zaten. Şikenin başı ve organizatörü Aziz Yıldırım’dır. Ama ona güç veren, destekçi olan, yardım eden kim varsa, 'şike yoktur' diye kim diyorsa namussuzun dik alasıdır. Yarın İsviçre’ye gideceğim. Şikecileri kurtarmak için Türk futbolunu dünya futbolunun dışına bırakmaya kim cesaret edecek."
YÖNETİM KURULU İBRA EDİLDİ
Hacıosmanoğlu’nun konuşmasının ardından yönetimin 6 aylık mali ve idari bilançosu ibra edildi. Trabzonspor'un 2014 yılı konsolide bütçesi ise 482 milyon 750 bin TL oldu. Ayrıca yönetim kurulunun sermaye artırım talebi de genel kurulundan geçti ve yönetim kuruluna yetki verildi. Daha sonra Denetleme Kurulu, Sicil Kurulu, Arşiv ve Müze Kurulu üyeleri seçildi.