BEŞİKTAŞ'ın efsane yıldızı Feyyaz Uçar, yaklaşık 20 yıldır dargın kalıp 3 yıl önce barıştığı efsane başkan Süleyman Seba'ya duygularını, kaleme aldığı duygu yüklü ve pişmanlık ifade eden mektupla dile getirdi.

Beşiktaş tarihinin en önemli golcülerinden Feyyaz Uçar ile kulübün efsane başkanı Süleyman Seba'nın arası 1994 yılında açılmış ve Uçar, Beşiktaş'tan Fenerbahçe'ye transfer olmuş, ayrıca alacakları konusunda kendisiyle ters düşmüştü. İkili, 2012 yılında Çalımbay'ın bu kez büyük kızı Tuğçe Çalımbay'ın düğününde karşılaşmış ve Feyyaz, Seba'nın elini öpmüştü. Eski takım arkadaşlarının huzurunda gerçekleşen bu vefa olayı büyük takdir toplamıştı. Ancak Feyyaz'a bu da yetmedi ve Beşiktaş'ın efsane kadrosunda yer alan futbolcusu, hastanede tedavi gören Seba'ya saygısını yazdığı şu mektup ile dile getirdi:

“Ayda yılda bir gelirdi. Yeter de artardı bu geliş. Hepimizi karşısına alır, lafını ortaya söylerdi. Unutulmayacak sözler miydi yoksa onun sözleri mi unutulmazdı, anlamazdık. Sık değiştirmediği kahverengi ceketinin üst cebindeki mendili hep biz kirletirdik. Ya akan burnumuzu ya da kaçan gollerin ardında döktüğümüz gözyaşlarımızı silerdi o mendil. Çocuktuk işte.. Ama büyük başkan bizi adam yerine koyar o şanlı formayı ısrarla bize giydirirdi. Adalelerimiz gözüksün diye kısa tuttuğumuz şortumuzu ve malzemeci Ahmet abimizden "Ne eeedecen" deyip verdiği tozlukları giyip, çivili kramponlarımızı da yandan bağladığımızda hakikaten koca adamlar gibi dururduk. Aslında bizi adam yapan o formaydı. ‘Şeyini şey yaptınız’ dediğinde biz neyi kastettiğini bilirdik. Lafını kısa keser, söylediğini de unutmazdı. Belki de hiçbir şeyi unutmadığı için unutulmaz olacak Sayın Seba. Ekranı da pek sevmezdi. Ne önünü ne de arkasını. Onu yazmak o kadar zor ki… Niye ki bu çabam? O'nu altın harflerle yazan tarihten daha iyi anlatamam ki..

Ben, Metin-Ali'nin Feyyaz'ı, Rıza'nın ön direk takipçisi, Şifo'nun pas duvarı, Les Ferdinand'ın çapraz koşucusu, Samet abinin kibarı ben.. Seni o aramıza giren herkesten çok seviyorum. Ve biliyorum ki sen de bu başına buyruk, inatçı evladını seviyorsun... Gitme büyük başkan sakın gitme... Çünkü ben sana gelemedim..." fg (fg)