Ercan ATA/ANKARA, () - AVRUPA, Dünya ve Olimpiyat ikincilikleri bulunan Tekvando Federasyonu'nun eski başkanlarından Cengiz Yağız, Mısır'ın Luxor şehrinde düzenlenen Luxor Açık Tekvando Turnuvası'nda müsabaka esnasında kalp krizi geçirerek hayatını kaybeden Avrupa Şampiyonu milli tekvandocu Seyithan Akbalık olayının araştırılmasını isteyerek, bu bir ''cinayettir'' dedi.

Cengiz Yağız, 'ya yaptığı açıklamada konunun tam olarak araştırılmasını isteyerek, ''Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunuyorum. Federasyon kurulları ve Spor Genel Müdürlüğü görevlerini yerine getirmemiştir. O günlerde ailenin acısı büyük olduğu için bu konuları gündeme getirmedik. Benim gördüğüm kadarıyla bu konu kapatılmaya çalışılıyor. Aile suçluymuş, sanki ödül almak için evladına göz yummuş gibi bir algı yaratılmaya çalışılıyor. Bu olay bile bile cinayettir. Aslında bir cinayet geliyormuş, ama kimse bunu görmemiş. Konu ile ilgili muhatapların açıklamalarını duyduk. Herkes suçu atıyor; federasyon, sporcunun kulübü, Spor Genel Müdürlüğü, Sağlık Dairesi Başkanlığı, milli takım antrenörü... 'Bilseydik, hissetseydik izin vermezdik' diyorlar. 'Bilseydik, izin vermezdik' ne demek? Bilmek zorundalar. Sporcuyu tedavi ettirmezseniz zaten hasta olup olmadığını bilemezsiniz. 'Aile hekiminin kontrolündeydi' sözü geçerli bir neden değil. Aile hekiminin böyle bir yetkisi yok ve bu hekim kardiyolog mu? Veya şeker hastası da olabilir bir sporcu. 'Aile hekimleri her hastalıktan anlayacaktır' diye bir kural yoktur. Federasyonların görev ve yetkileri var ve açık açık belirtilmiş. Spor Genel Müdürlüğü yönetmeliğinde sağlık kurulunun görevi: 1- Sporcu, hakem ve antrenörlerinin 'sağlık kartlarını' düzenlemek ve bunu bir sisteme bağlamak bu görevlerinden bir tanesi. 2- Sporcuların periyodik sağlık kontrollerinin yapılmasını sağlamak. Buradan soruyorum, bu sağlık kurulu görevlerini yerine getirdi mi? Milli takım antrenörünün açıklaması var; 'En son bu sporcumuz Mayıs ayında yarıştı ve Avrupa şampiyonu oldu' diyor. Peki sağlık kurulu bahsedilen görevlerini yerine getirdi mi. Zaten yerine getirseydi bu sporcumuzun sağlık problemi olduğu anlaşılırdı" diye konuştu.

Federasyon başkanlığının görevlerini de hatırlatan Yağız, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Onların kontrollerini yapmak, kurulları denetlemek ve görevlerini yapıp yapmadıklarına bakmak federasyonun görevi. Bunların hiçbirini federasyonumuzun yaptığını zannetmiyorum. Örneğin son 2-3 yıl veya 2013 yılında hangi sporcuların sağlık kartları mevcut? Vefat eden sporcumuz ile ilgili sağlık kartları mevcut mu? Avrupa şampiyonu olmuş, olimpiyat elemelerine götürülmüş bir sporcumuzun sağlık kartı yok ise acaba kimin olabilir? Geçmişte yüksek sağlık kurulu diye bir kurul vardı ve bu kurul istifa etti. O tarihte bu kurulun hazırlamış olduğu sağlık formunun içeriği bugün yürürlükte olsaydı, bu talihsiz olay muhtemelen başımıza gelmeyecekti. Araştırılmasını istiyorum. Bu olayla ilgili ne tür bir araştırma veya soruşturma yapılıyor bilmiyorum. Sorulmasını istediğim yönetmelikte olduğu gibi bu sporcularla ilgili bir sağlık karnesi düzenlendi mi ve periyodik olarak sağlık kontrollerinden geçirildi mi? Bunlara bakılması gerekiyor, çıkıp da 'Bilmiyorduk, bilseydik şöyle yapardık', 'Hissetmedik' diyorlar. Zaten hissedemezsiniz ki. Ancak siz böyle bir olay olursa görür ve bilirsiniz. Federasyon yetkilileri açıklama yapıyor, 'Sporcumuz darbe sonucu vefat etmedi' diye. Belki de doğrudur, ama sporcumuz son saniyede çok sağlam bir yumruk yiyor ve o andan itibaren bir teknik olmadan yere yığılıyor. Bu durum hepimizin gözleri önündeyken, sporcumuzun darbe yemediğini iddia etmek bizim gibi spor adamlarının zekasıyla alay etmektir. Burada sorumlular bellidir. Antrenörler, teknik direktörler, sağlık kurulu, kulübü, Spor Genel Müdürlüğü Sağlık Daire Başkanlığı ve Spor Genel Müdürü'nün kendisi de bu olaydan sorumludur. Kimse kendisini bu durumdan sıyıramaz.''

Seyithan Akbalık'ın şampiyonaya kendi kulübünün isteği ile gittiğinin söylenmesine açıklık getiren Yağız, "Bu sporcular Türkiye Tekvando Federasyonu'nun onayı ile uluslararası organizasyonlara gider. Orada Milli Takım muamelesi görür ve Türkiye olarak anons edilir, lanse edilirler. Peki bu şekilde olmasa bile bu sporcular yıllardan beri Milli. O zaman nerede bunların sağlık kartları? Federasyon görevlerini yerine getirdi mi? İşte buralara bakıldığında sorumlular ortaya çıkacaktır'' ifadesini kullandı.

Ankara'da gençler milli takım kampı olduğunu belirten eski başkan Cengiz Yağız, "Sağlık kontrollerinin yapıldığına dair duyumlar alıyoruz. Bu kampta sporcuların sağlık kontrolünden geçirildiğini duyuyoruz. Seyithan gibi geçmişteki diğer sporcuların da sağlık kontrollerinden geçirilip geçirilmediğinin takip edilmesini istiyoruz. Ben buradan sizin aracılığınızla Spor Bakanlığı teftiş kuruluna, hem de Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunuyorum. Bu bir cinayettir. Görev ihmalidir. Burada korkunç bir görev ihmali söz konusudur. Federasyon, yönetmelikteki görevlerini yapmamış ve yerine getirmemiştir" dedi.

ea (os)