Meral Akşener; İsmail Küçükkaya ile Çalar Saat programına katıldı. Hakkındaki sorulara cevap veren Akşener, çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Konuşmasına Soma ile başlayan Akşener; “Herkes çok üzüldü, hem şehitleri gördük, hem de şehitlerin ailelerinin hayat şartlarını gördük. Mecliste Soma merkezli bir kanun çıksın dendi, o kanunun içine enyvayi çeşit şey kondu bir tek Soma yoktu. Bu bir fırsatçılıktır. O genç gelinlerden çocuklardan özür diliyorum. Arkalarında durmaya gayret ettik ama gücümüz yetmedi. Onlar bizlere emanettir. Türkiye’de yaşayan her vatandaşın can güvenliği devletin emanetidir. Somanın emanetini daha iyi korumalıyız.

KASET İFTİRASI 
 
“Kanal A’nın sahipleri Hasan Kalyancu’nun çocuklarıdır. Kalyoncu beni kız kardeş gibi görürdü. Onun evlatlarının sahibi olduğu bir kanalda alçakça bir iftira atıldı. Atılan iftiradan sonra Kalyoncu’nun çocukları ne yapacaklar diye bekledim; çıt yok…
 
Akşener Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun eşi Sare Davutoğlu ve 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün eşi Hayrünnisa Gül’ün kendisini arayarak destek verdiklerini söyledi.
 
Başbakanlık kaynakları da Sare Davutoğlu’nun Akşener’i aradığını doğruladı.
 
Meral Akşener kendisine yönelik kaset iftirasına karşı mahkemeye de baş vurdu. Kendisinin üzerinden MHP nin yıpratılmaya çalışıldığını söyledi. 
 
Küçükkaya’nın sorularını yanıtlayan Akşener’in konuşmasından bazı bölümler şöyle:
 
"BEN BUNA HA HA HA DİYE GÜLÜYORUM"
 
Latif Erdoğan denen kişiyi tanımıyorum ama Cemil Barlas ve ailesini tanırım. Bana alçak bir iftira atıldı ama nedeni MHP’nin yükselişi ve 17 aralıkta ortaya çıkan yolsuzlukları eleştirmemdi. Cemaat mensubu olmakla suçlanıyorum; ama ben buna “ha ha ha” diyorum sadece. Çünkü 28 Şubat sürecinde mağdur olanlara en çok desteği ben vermiştim. Fethullah Gülen’in cemaatinden maaş alıp kocam ya da oğlum veya abim ekonomik anlamda en küçük bir menfaatim olmadı. 
 
Cemil Barlas’ın Latif Erdoğan’ın bana şantaj yapmasının söz konusu değildir. Ben çiğ yemedim ki karnım ağrısın. Şimdi bunu reddediyorlar. Cemaatin elinde olduğu söyleniyor. Bu güne kadar şantaja yönelik bir kelam eden olmamıştır.
 
"BABAANNE OLMAK ÜZEREYİM"
 
59 yaşındayım kayınvalidemle oturuyorum, aynı zamanda babaanne olmak üzereyim, benim torunum yıllar sonra girip internete bunları okuyacak. Bu; kadını siyasetten söküp atmak harekatı bu aynı zamanda. Kadının bedeni üzerinden yapılan bir saldırıya ilk tepki veren kişiyim ben. Daha çok kadının siyasete girmesi için gayret edeceğim.
 
Küçükkaya’nın “aile sımsıkı sardı sizi değil mi” sorusuna ise; “kayınvalidem bütün gün elinde tespih dua ediyor bana çok üzüldü. Evet ailem etrafımda ama mücadelem sürecek.” diye yanıt verdi.
 
SİZ CEMAATÇİ MİSİNİZ?
 
Benim babamın babası Rumeli’nin önemli din alimlerinden biridir. Aileden hiç kimse ne cemaate ne herhangi bir tarikata mensup değiliz. Ben ailemden ağır bir sünni eğitim aldım özellikle kul hakkı konusunda. Hep ailenin erkeklerini utandırmamak için çabaladım. Ben hiçbir cemaat ve tarikatin üyesi değilim. DYP’nin cemaat ve tarikatlarla olan ilişkisini kuran kişi olduğum için Türkiye’nin bütün dini liderlerini tanırım.
 
DİNİ STK GİBİ ÇALIŞABİLİRLER
 
Dini grupların tamamı Bahçeli’nin tabiriyle, dini hizmetler yapabilirler, onlara öznesi din olan STK diyebiliriz. Devletin içinde olmamalılar. 17 Aralık’a kadar bir parallellik yoktu da o zaman nasıl çıktı. Madem vardı 12 yıl ülkeyi nasıl yönettiniz? diye sorarım… diye konuştu.