Başbakan Ahmet Davutoğlu kadına yönelik şiddet panelinde konuştu.

İşte Davutoğlu'nun açıklamalarından satırbaşları:

Bugün burada 15 ülkenin bakan düzeyinde bir katılım olacak. Emeği geçenlere teşekkür ediyorum.

O 5 ANI HİÇ UNUTAMAM

Kadına karşı yeni bir şey değil. Maalesef dünyanın dört bir yanında kadınlar mağdur oluyor. Kadın elinin olmadığı yerde merhametin olmadığını görüyoruz.

Savaşlar çıktığında kadınlar hep mağdur oluyor.

Dışişleri bakanıyken çok hüzünlü anılar yaşadım. 5 anı var ki o kadınların gözündeki hüznü unutamam.

"BABAYLA BİRİRİMİZE SARILIP AĞLADIK"

Gazze'de Şifa hastanesinde bombalamada hayatını kaybeden kadını unutamam. Biz Gazze'deyken bombalama başlamıştı. Şifa hastanesine gittik. Bir sahne vardı ki, hayatım boyunca unutamam. Bir baba kızının cesedinin gördüğünde bibirimize sarılarak ağladık.

O baba o kızını sabah öperek uğurlamıştı. O bombalar o ailenin yüreğini yaktı. Madem ki o kızımızın acısını beraber yaşadık artık bir aileyiz dedik. Onları kendi evimde ağırladık.

"SURİYE'DEKİ KIZIMIZI UNUTAMAM"

Suriye'den gelen mültecilerin kampını ziyaret etmiştik. İki bacağını kaybeden bir kızımız bana dönüp şöyle dedi " Bana ortopedik bacak alır mısınız?" dedi. Zaten talimat verilmişti.

BOSNA'DAKİ TEYZE

Suriye'de kendi halkını katleden bir rejim devam ediyor.

Üçüncü hadise Srebrenista'nın 20. yılı nedeniyle Bosna'ya gittiğimde yaşlı bir kadın "Ahmet bey" diye bağırdı.

İki oğlumu gözümün önünde öldürdüler. Bana işkence yaptılar, kızlarımı alıp götürdüler.

Beni evine götürdü. Evinde hala kurşun izleri vardı. Yüzündeki her izde bir gözyaşı izini hisettim.

SOMALİ'DE SUSUZLUKTAN ÖLEN ÇOCUK

20 yıl sonra Somali'ye inen ilk uçaktaydık. Bir sahra hastanesine vardık. Bir kadının çocuğu susuzluktan ölmek üzereydi. Bize tahsil edilen araçla kendisini Türk hastanesine gönderdik ama çocuğu yolda ölmüş olduğunu öğrendik.

Arakan'da Müslümanların olduğu bölgeye heyetle gittik. Yanmış evler, köyler tam bir sefalet vardı. Kadınlar küçük bir mektubu bize ulaştırmak için birbirlerinin üzerine basarak geliyordu. Bir umut için.

İşte bu manzaralar benim hiç unutmadığım manzaralar. Dünyanın neresinde olursa olsun, herhangi bir kadının çığlığı bize ulaştığında orada Türkiye olacaktır

Bu acılar bir daha yaşanmasın diye hep birlikte mücadele edeceğiz.

Paris'teki DAEŞ saldırısında camdan sarkan hamile kadının acısını hep beraber yüreğimizde hissettik.

Bizde insan eşref-i mahlukattır. Bu anlayış dünyadaki şiddeti ortadan kaldıracaktır.

Hükümetimizin varlık nedeni insanımızın onurunu korumaktır.