Hakime TORUN / ANKARA () - TÜRKİYE Barolar Birliği (TBB) gazeteye verdiği tam sayfa ilanda, "Temiz toplum, dürüst ve demokratik yönetim en doğal hakkımızdır. Özgürlük, eşitlik bağımsızlık ve aydınlanma değerlerinin ürettiği adalet arayışı, büyük ölçüde zarar gören hukuk düzenini yeniden ayağa kaldırmaya yetecektir. Avukatlar dimdik ayakta, hukuku egemen kılma azim ve kararlılığındadır. Cumhuriyet devrimleri ve hukuku savunmasız değildir" dedi.

"ÖZEL HAYATIN GİZLİLİĞİ ORTADAN KALKMIŞ, TEMEL İNSAN HAKLARI KULLANILAMAZ HALE GELMİŞTİR"

Özel hayatın gizliliğinin ortadan kalktığını ve temel insan haklarının kullanılamaz hale geldiğine vurgu yapan TBB ilanında, "Türkiye, tarihinin en bunalımlı günlerinden geçmektedir. Bağnazlık ve yolsuzluktan beslenen keyfi ve otoriter anlayış, Türkiye'yi yönetemez hale gelmiştir. Siyasetin nefret üreten ayrıştırıcı dili, ülkemizi çıkmaza sürüklemektedir. Ulusal varlık ve değerlerimiz, devlet içinde yuvalanmış hırsızlık şebekelerince yağmalanmaktadır. Emsali görülmemiş bir yozlaşma, yönetim sistemini kanser gibi sarmış, toplumsal düzen paramparça olmuştur. Çıkartılan yasalar, polis uygulamaları ve telefon dinlemeleri yoluyla özel hayatın gizliliği ortadan kalkmış, temel insan hakları kullanılamaz hale gelmiştir" denildi.

"HALKIN HABER ALMA ÖZGÜRLÜĞÜ ENGELLENMEKTE, KAMUOYU YÖNLENDİRİLMEKTEDİR"



Medyanın baskı altında olduğu, halkın haber alma özgürlüğü engellenerek kamuoyunun yönlendirildiğini açıklayan TBB şu ifadelere yer verdi: "Medya baskı altındadır. Halkın haber alma özgürlüğü engellenmekte, kamuoyu yönlendirilmektedir. Cumhuriyet'in temsil ettiği kurum ve değerlere karşı açılan savaş, ürkütücü boyuta ulaşmıştır. Teokratik bir diktatörlük hızla inşa edilmektedir. Yargı, siyasal hesaplaşmanın aracı haline gelmiş, tarafsızlığını, bağımsızlığını ve işlevini yitirmiştir. Toplumda yargıya güven ciddi şekilde sarsılmıştır."

"AVUKATLAR DİMDİK AYAKTA, HUKUKU EGEMEN KILMA AZİM VE KARARLILIĞINDADIR"

Siyasal iktidarın yargıya doğrudan müdahale ettiği açıklanan ilanda, "Bütün bunlardan daha vahim olmak üzere, siyasal iktidar yargıya doğrudan müdahale etmekte, beğenmediği yargı kararlarını uygulamayacağını açıkça söyleyerek hukuka aykırı davranışlarda ısrar etmektedir. Bu tutum hukukun hiçe sayılması anlamındadır. İçinde bulunduğumuz durumu asla hak etmiyoruz. Laik ve demokratik Cumhuriyetimiz, sağlam temeller üzerine inşa edilmiştir. Olup bitenler karşısında karamsarlığa yer yoktur. Temiz toplum, dürüst ve demokratik yönetim en doğal hakkımızdır. Özgürlük, eşitlik bağımsızlık ve aydınlanma değerlerinin ürettiği adalet arayışı, büyük ölçüde zarar gören hukuk düzenini yeniden ayağa kaldırmaya yetecektir. Avukatlar dimdik ayakta, hukuku egemen kılma azim ve kararlılığındadır. Cumhuriyet devrimleri ve hukuku savunmasız değildir" ifadelerine yer verildi.

() (HT)