YALOVA’da konuşan Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) Eş Genel Başkanı Alper Taş, Gezi Parkı olaylarında, Bayburt'un dışında tüm şehirlerde sokağa çıkıldığını, 5 binden fazla eylem yapıldığını söyledi. Taş, bu eylemlerin sivil diktatörlük girişimine ve bunun resmiyete dökülmesine karşı bir ihtar olduğunu belirtti.
ÖDP tarafından Yalova'da düzenlenen, 'Türkiye’yi yeniden kuralım' toplantısına katılan ÖDP Lideri Alper Taş, Gezi Parkı olaylarıyla ilgili açıklamalarda bulundu. Uğur Mumcu Kültür Merkezi'nde partililerle ve vatandaşlarla bir araya gelen Taş, "Gezi Parkı’nda direnişle başlayan ve tüm Türkiye’ye yayılan direniş dalgası, ülke siyasetini yeniden tanımladı. Çok derin siyasi sonuçlar yarattı ve yaratmaya devam ediyor. Şimdi bir isyan değil isyan dalgasından söz etmek mümkün. Başlangıç olarak Gezi Parkı’nda başladım ama orayla sınırlı olmayan bir isyan dalgasından söz ediyoruz. Türkiye tarihinin en büyük en kitlesel isyanından söz ediyoruz. İçişleri Bakanlığı verilerine göre Bayburt ili hariç bu isyan boyunca sokağa çıkmamış herhangi bir il yok Türkiye’de. Toplam 5 binin üzerinde siyasi eylem gerçekleştirilmiş. Bütün bunlara baktığımızda Cumhuriyet tarihinin en büyük isyanı, halk ayaklanmasıyla, halk direnişiyle karşı karşıya olduğumuz bir gerçek" dedi.
Gezi Parkı olaylarının Ak Parti hükümetinin uyguladığı faşizan politikalara yönelik olduğunu iddia eden Taş, "Bu isyanı ne ile tanımlamak lazım? 'Hangi kavram Gezi'de yaratılmış olanı isyanı ifade eder?' dediğimizde, bizim bu konudaki en temel kavramımız 'özgürlük'. Bu isyan bir sınıf isyanı, bir ekmek isyanı, bir açlık isyanı değil. Bu isyan, AKP’nin 11 yıldır sürdürdüğü, yukarıdan aşağıya uyguladığı faşizan politikalar, gündelik yaşamı dinselleştirme, muhafazakârlaştırma, gericileştirme politikasına karşıdır. 'Bu isyanın politik sonuçları nedir?' dediğinizde görülmeyen bir şey var: Sivil diktatörlük girişimi. Recep Tayyip Erdoğan ile başlayan bir şey değil. Başkanlık sistemi önerileriyle gündemi belirlemeye çalışan Özal vardı. Aslında o dönem Özal’ın sivil diktatörlüğüne 'dur' denilmişti. Şimdi onun peşinden yürüyen Recep Tayyip Erdoğan da tıpkı Özal’ın 90’lı yıllarda yapmak istediği sivil diktatörlük girişimini resmiyete dökmek istedi. Bu olaylar ona karşı 'dur' ihtarı olmuştur" diye konuştu.