KENDİNİ TELEF ETME LAZIMSIN BİZE
Ak Partili Mehmet Ali Şahin, Çaycuma Kaymakamı Hasan Zaman'ı ziyaret ettikten sonra Öğretmenevi önünde vatandaşlara seslendi. Şahin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı adaylığını açıklama görevini kendisinin tüm dünyaya duyurduğunu söyledi. Bu esnada Şevki Miyanyedi isimli partili, oturduğu yerden ayağa kalkarak, "Yaptığı hizmetleriyle başbakanım cumhurbaşkanı. 10 Ağustos'ta Sayın Başbakanım Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olacak" diye bağırmaya başladı. Partiliyi dikkatlice dinleyen Şahin, "Kendini telef etme lazımsın bize" diyerek espri yaptı.
BELİRLİ SAYIDA İMZA İLE HALKIN CUMHURBAŞKANI ADAYI GÖSTEREBİLİR
Şahin, aynı ilçede bir düğün salonunda sivil toplum örgütleri ve muhtarların katıldığı toplantıda Cumhurbaşkanlığı seçimlerine değindi. Belki yakın bir zamanda belki önümüzdeki yıllarda Anayasa'da bir değişiklikiğin gündeme gelebileceğini belirten  Şahin, şöyle dedi: "Belirli sayıda imza ile halkın cumhurbaşkanı adayı göstermesi gündeme gelebilir. Mesela denebilir ki; '500 bin, bir milyon imzayla halk cumhurbaşkanı adayı gösterebilsin' konusu gündeme gelebilir. Bu, cumhurbaşkanlığı seçimlerini bana göre daha da demokratik hale getirebilir. Tabii bu imzaların gerçekten o vatandaşlara ait olup olmadığı konusunun incelenmesi, denetlenmesi, çıkarılacak olan anayasada ortaya konabilir, ama önümüzdeki süreçte böyle bir konunun da Türkiye'de tartışılacağını, tartışma sonunda böyle anayasa değişikliği yapılır mı, yapılmaz mı, bilemiyorum ama bu konunun da gündeme gelebileceğini, gelmesi gerektiğini düşünenlerdenim. Çünkü 3 cumhurbaşkanı adayı var, sayısı daha fazla olabilirdi. Önümüzdeki yıllarda belki de olacaktır."
CUMHURİYETİN 100. YILDÖNÜMÜNÜ BİRLİKTE YAKALAYACAĞIZ
Şahin, daha sonra Zonguldak'ta bir restaurantta yaptığı konuşmasında 10 Ağustos'tan sonra Ak Parti'nin iktidarının devam edeceğini söyledi. Şahin, "Kendisiyle çok uyumlu çalışacağımız bir cumhurbaşkanı. Önümüzdeki yıl yapılacak milletvekili seçimlerinde de inşallah yeniden halkımızın teveccühünü kazanacak olan Ak Parti iktidarıyla ve eski genel başkanı, başbakanı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la inşallah 2023'leri Cumhuriyetimizin 100'üncü yıldönümünü hep birlikte yakalayacağız. 10 Ağustos'un anlamlarından biride budur" dedi.
YÜKSEK SEÇİM KURULU VE BİZ YURT DIŞINDAKİ SEÇMENLERDEN ÖZÜR DİLEMELİYİZ Gazetecilerin yurt dışındaki oyların düşük olduğu yönündeki soruya Şahin, şunları söyledi: "Yüksek Seçim Kurulu randevu sistemini getirdi. Yurt dışında seçmen olan vatandaşlarımız bu randevu sistemine adapte olamadıkları için az katılımlı yurt dışı seçimi gerçekleştireceğiz, öyle anlaşılıyor. 2.5 milyona yakın vatandaşımız seçmen olarak bulunuyorlar. Ancak yüzde 10'u veya onu birazcık aşan sayıdaki vatandaşlarımız oylarını kullanabilmişler. Bunu yeniden gözden geçirmemiz gerekiyor. Zannediyorum çıkardığımız yasada da buna imkan sağlayan bir ibare kullanmışız, yasama organı olarak bizim de eksiğimiz olabilir. Yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın oy kullanmak isteyenlerin oyunu tam anlamıyla alamadığımız için üzgünüm. Hatta onlardan özür bile dilemeliyiz. Yüksek Seçim Kurulu dilemeli, biz dilemeliyiz. Ama bundan sonraki seçimlerde milletvekili seçimlerine 10 ay bir süre kaldı inşallah cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yaşadığımız bu sorunu o seçimde yaşamayız. Bunun önlemlerini kısa sürede almalıyız. Bunun yurt içeresindeki oy kullanmaya olumsuz yansımazı olmaz. Yüzde 85-90'a yakın bir katılımın olacağını düşünüyorum. Bu seçimde milletimizin başarılı bir sınav vereceğini düşünüyorum."
YARGI SÜREÇLERİNİN NASIL GELİŞECEĞİNİ TAKİP EDECEĞİZ
Emniyet içerisinde yapılan operasyonlar hakkındaki bir soruya ise Şahin, şöyle cevap verdi: "Bu operasyonlar tamamen yargısal bir süreçtir. Ne yasama organının ne yürütme organının talimatıyla gerçekleşen süreçler değildir. Tamamen yargı organlarının ve soruşturma esnasında savcılığın talimatı ile hareket eden emniyet güçlerimizin gerçekleştirdiği bir soruşturmadır. Hep birlikte bu yargı süreçlerinin nasıl gelişeceğini takip edeceğiz. Konu yargıya intikal edecektir, davalar açılacaktır, bu davalarda yargılamalar olacaktır. Bunların sonucunun beklemenin dışında bize düşen başka birşey olmaz. Biz yargıya intikal etmiş konularda olumlu veya olumsuz beyanda bulunmayı doğru bulmayız."

FOTOĞRAFLI