GAZİANTEP'te, partisinin yerel seçimler öncesi düzenlediği eğilim yoklamasına katılan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, "Artık Cumhurbaşkanlığı seçimleri dolayısıyla Türkiye'de kirli pasaklı 'Ali Cengiz' oyunları oynanmayacak. Genç arkadaşlar ne dediğimi anlamaz" dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, partisinin Gaziantep İl Başkanlığı'nın yerel seçimler öncesi bir restorandaki eğilim yoklamasına katıldı. Eğilim yoklamasına Kurtulmuş'un yanı sıra; AK Parti Gaziantep milletvekilleri Derya Bakbak, Halil Mazıcıoğlu, Şamil Tayyar, Nejat Koçer, Mehmet Sarı, Mehmet Erdoğan ve AK Parti İl Başkanı Ahmet Uzer ile partililer katıldı.  AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Türkiye'nin eski kirli ve pasaklı labirentlere dönmeyeceğini belirterek şöyle dedi:
"Allah'ın izniyle Türkiye, bir daha eski, kirli ve pasaklı labirentlerine dönmeyecek. Ama bunun ortaya çıkarılacağı yer; önümüzdeki sandıklardır. Sayın başbakanımızın il başkanları toplantısında ifade ettiği gibi; 'Yönetimi beğenmiyor musunuz? Türkiye'de diktatör bir Başbakan olduğunu ya da yanlış bir yönetim olduğunu mu düşünüyorsunuz? 'Hodri meydan', önümüzde sandıklar kurulacak. Bu sandıklarda eğer gücünüz yetiyorsa; mevcut iktidarı alaşağı edin ve değiştirin.' Sevgili kardeşlerim; cumhurbaşkanlığı seçimi Türkiye'nin dönüm noktasıdır. Artık cumhurbaşkanının kim olacağını kapalı kapılar ardından bir takım zadegan (Elit) karar vermeyecek. Artık cumhurbaşkanlığı seçimleri dolayısıyla Türkiye'de kirli pasaklı 'Ali Cengiz' oyunları oynanmayacak. Genç arkadaşlar ne dediğimi anlamazlar. Sadece şunu ifade etmek istiyorum. 1961'den bu yana Türkiye'de bütün Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde öncesinde ciddi sıkıntılar olmuştu. Çünkü devleti yönettiği, milletin kendisi olduğunu zanneden zihniyetin mensupları, eski Türkiye'nin sahipleri cumhurbaşkanını seçmenin kendi hakları olduğunu düşünür ve cumhurbaşkanlığını bir emniyet subabı olarak görürlerdi. Millet sandıkta oy verir de eğer davulcuya, zurnacıya kaçarsa düzeltmesini de cumhurbaşkanlığı makamıyla yaparlardı."
Numan Kurtulmuş, ilk kez 2014 yılında cumhurbaşkanının halkın doğrudan oylarıyla seçileceğini anlatırken, "Sizi garanti ederim ki; bu millete benzemeyen; bu milletin inanç, değerlerine sahip olmayan, bu milletin hissettiklerini kalbinde hissetmeyen, milletin çarşısından, pazarından, mescidinden ve bulunduğu yerlerden gelmeyen hiçbir kimse bu memlekette bundan sonra cumhurbaşkanı olmayacaktır. Çünkü milletin istikameti budur. İşte o tarihin bir dönüm noktasıdır" diye konuştu.
"MİLLET CHP ZİHNİYETİNİ BU ÜLKEDE İKTİDARA TAŞIMAZ"
CHP'nin iktidara gelmek ister gibi bir halinin bulunmadığını ve milletin de CHP zihniyetini iktidara taşımayacağını söyleyen Kurtulmuş, şunları kaydetti:
"Türkiye; zihniyet, kabuk değiştiriyor ve hızlı bir şekilde yeni bir Türkiye istikametinde yürüyor. Ama zannetmeyin ki; bütün işlerimiz bitti, her şeyi hallettik ve artık hiçbir sorun kalmadı. Türkiye bu istikamette yürürken bu yürüyüşü bozmak isteyenlerden şüpheniz olmasın. İşte bir Gezi Parkı dolayısıyla oradaki bir takım samimi niyetleri kontrol edip manipüle edip Türkiye'nin bayına çorap örmek isteyenler olmadı mı? Bundan sonra her fırsatta Türkiye'nin önünü kesmek isteyenler olacak. Türkiye'de silahların susmasından rahatsız olanlar var. Onlar, Türkiye'de silahların yeniden konuşacağı eski dönemlere dönmeyi akıllarından geçiriyor olabilirler. İşte bütün bunların önünü kesecek şey kararlığınızdır. Başta kendim olmak üzere hepinize söylüyorum. Rehavete kapılmak olmadığı gibi, bundan sonraki süreçte bizim en büyük rakibimiz başka siyasi partiler değil. Zaten Türkiye'de bıraksanız ana muhalefet partisinden iktidar olmaz, kendilerinin de iktidar ister bir halleri yok. Bu millet de zaten CHP zihniyetini bu ülkede iktidara taşımaz. Bizim rakibimiz bizatihi kendimizdir. Neyi kastediyorum; rehavete kapılırsak, efendim bu millet bize oy vermeye mahkum ve mecbur zannedersek yanılırız. Bu millet, bize oy vermeye mahkum ve mecbur değil; biz, bu millete hizmet etmekle yükümlü sorumlu bir kadroyuz ve millete hizmeti Allah'ın rızasının inancı olarak görüyoruz."