ANKARA () - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Başbakan ülkeyi ateşe atıyor. Müthiş bir kutuplaşma var eğer böyle giderse Türkiye’nin geleceği açısından kaygılıyız. Kullandığı dil üslup suçlamalar insanları ayırması kabul edilecek bir olay değil" dedi.
CHP Lideri Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanlığı seçimlerine ilişkin Türkiye Barolar Birliği'ni (TBB) ziyaret etti. Ziyaretin ardından TBB Başkanı Metin Feyzioğlu ile birlikte kameraların karşısına geçen Kılıçdaroğlu, dün İstanbul Okmeydanı'nda cenazeye katılmak üzere geldiği cemevinde vurularak öldürülen Uğur Kurt'a rahmet ailesine başsağlığı diledi, "Başsağlığı dilemek için Cemevi’ne giden birisi. Hiçbir olaya karışmamış. O ölüyor, Berkin ölüyor, diğerleri ölüyor" dedi.
'POLİSLER DE BİZİM ÇOCUKLARIMIZ'
Başbakan Erdoğan'ın tavrını ve uslubunu eleştiren Kılıçdaroğlu, "Başbakan'ın tek derdi var; 'Kırılan cam ve çerçeveler' diyor. Çünkü o dünya malını benimsiyor. Onun bütün hayatı o. Ben ve ailem nasıl köşeyi döneriz nasıl zengin oluruz. Onun için ölenlere hiç acımadı. Biz polise yönelik şiddete de karşıyız. Polise yönelik şiddet olmamalı. Polisler de bizim çocuklarımız. Onların görevleri toplumda huzuru sağlamaktır. Demokrasilerde protesto en doğal haktır. 1982 anayasasın da bu çok açıkça yazılı. Ama insanları öldürerek kurşun kullanarak değil bu affedilecek bir şey değil. Başbakan ülkeyi ateşe atıyor. Müthiş bir kutuplaşma var eğer böyle giderse Türkiye’nin geleceği açısından kaygılıyız. Kullandığı dil üslup suçlamalar insanları ayırması kabul edilecek bir olay değil. Biz Murat Can'a da sahip çıkıyoruz Berkin' e de ölen gencimize de sahip çıkıyoruz. Yaralı polisimize de sahip çıkıyoruz" ifadelerine yer verdi.
'TOPLUMU BÖLMEKTEN YANA BİR TAVIR TAKINDIĞINI ÇOK İYİ BİLİYORUM'
Kılıçdaroğlu, "Siz ülkede yurttaşlar arasında ayrım yaparsanız bu hiç olmaz hele ülkeyi yönetenlerin bunu hiç yapmaması lazım. Bu nasıl anlayıştır. Ülkeli yöneten insanların kucaklayıcı dil kullanmaları eleştiriye saygı göstermeleri gerekir. Eleştiriyi dinlemeye bile tahammül edemeyen bir yapı var karşımızda. İki dudağı arasından çıkan her şeyin doğru olduğunu düşünüyor. Bu yapı ülkeyi felakete götürür. Toplumu bölmekten yana bir tavır takındığını çok iyi biliyorum. Bu toplum bugüne kadar bölünmedi Erdoğan bölmeye çalışıyor. Bu toplum çatışmadı. Erdoğan çatıştırmaya çalışıyor. Etrafındaki insanların Erdoğan’ı uyarması gerekir. Siz ölen insanlara değil de kırılan cam ve çerçeveye üzülürseniz bu sağlıklı bir gidiş değildir" diye konuştu.
'DÜNYA ERDOĞAN'I DİKTATÖR OLARAK GÖRÜYOR'
Başbakan Erdoğan'ı eleştirmeyi sürdüren Kılıçdaroğlu, "Türkiye Cumhuriyeti tarihinde böyle bir Başbakanla ilk kez karşılaşıyor. Erdoğan'ın savaş tamtamları var bu toplumu geriyor. Kendi insanıyla değil tüm dünya ile kavgalı başbakan. Dünyanın hangi ülkesine giderseniz gidin Erdoğan'ı diktatör olarak görüyor" dedi.
SAĞDUYU ÇAĞRISI 
TBB Başkanı Metin Feyzioğlu da Okmeydanı’nda olayları eleştirerek, "Tüm milletimizi sağduyulu davranmaya davet ederken barolar birliği olarak bununda takipçisi olacağımızı bilmenizi istiyorum. Yaralanan Polislerimiz ve yurttaşlarımıza acil şifalar diliyor ölenlere Allahtan rahmet diliyorum" dedi.
'PIRIL PIRIL TÜRKİYE HEDEFİ İDEALİNİN CUMHURBAŞKANI ARAYIŞINDAYIZ'
Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili Feyzioğlu, "Geçmişin yanlışlarına özenmek yerine geçmişin yanlışlarından ders almayı bilen bugünün yanlışlarını gören bugünün yanlışlarına mazeret arayan değil yepyeni pırıl pırıl Türkiye hedefini ortaya koyan bir ideale ihtiyacımız var. Bu idealin Cumhurbaşkanı arayışındayız" açıklamasında bulundu. 'ZULME UĞRAYANLARIN BASKIYA UĞRAYANLARIN ADI SÜREKLİ DEĞİŞİYOR'
Feyzioğlu, "Bu topraklarda Zalimlerin adı sürekli değişiyor. Zulme uğrayanların baskıya uğrayanların adı sürekli değişiyor. Ancak zulüm ve baskı bir şekilde devam ediyor bu kısır döngünün kırılması lazım" dedi.
'CUMHURBAŞKANLIĞINA ADAYLIĞIM SPEKÜLESYONDUR'
Cumhurbaşkanlığına adaylığı konusunda ortaya atılan iddialara yanıt veren Feyzioğlu, "Spekülasyondur. Aday olunmaz talip de olunamaz. Teklif gelir tartışılır. Konuşulur. Seçilecek Cumhurbaşkanının Türkiye yi bütünüyle benimseyen Senden benden ayrımı yapmayan, dinin istismarını kesin bir dille reddeden bireylerin dini özgürlüklerini de koşulsuz koruyan din, etnik köken, cinsiyet ayrımını kesin bir şekilde reddeden, Herkesin hukuki güvenlik hakkına sahip olması için mücadele veren, güçlü bir dengeleyici olmayı başaran siyasi iktidarın sorumluluklarını yerine getirmesini engellemeyen dengeleyen devlete güvenin yeniden tesis edilmesini sağlayan ve kendisini hiçbir yurttaştan üstün görmeyen saygın bir yurttaş olmalı. Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili sürecin Kırıcı olmayan bir üslupla geçmesini, eleştirilerin yapıcı gerçekleştirilmesini isimleri belli olmayan Cumhurbaşkanı adaylarının da böyle bir yarıştan sonra seçilmesini diliyorum. Sürecin Türkiye’mize hayırlı olmasını temenni ediyorum" diye konuştu.

(HT/SS)