CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Günümüz, gerçek bir demokrasi ve temel hakların yeşerdiği bir Türkiye'yi isteyenleri cesaretlendirmenin zamanıdır. AB zirvesinde, Türkiye'deki duruma ilişkin AB'nin endişeleri net bir biçimde ifade edilmeli ama, aynı zamanda da, Türkiye'nin AB'ye tam üyeliğinin karşılıklı ve de tüm dünya için olan önemine de dikkat çekilmelidir" dedi.

AB zirvesine ve Başbakan Erdoğan'ın da Brüksel'e gideceğine dikkat çeken cCHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu yazılı bir açıklama yaparak şunları söyledi; "AB zirvesi toplanacak ve Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'da Brüksel'de olacak. Başbakan Erdoğan'ın temas ve görüşmelerde bulunacağı Brüksel'deki AB zirvesi, Türkiye-AB ilişkileri ve ülkemizdeki gelişmeler nedeniyle önemli bir süreçte toplanıyor. Önemli çünkü, Türkiye-AB katılım müzakereleri çok hassas bir durumda. Ayrıca, Türkiye'de ortaya çıkan gelişmelerle, demokrasi ve hukukun üstünlüğüne yönelik girişimler de, Türkiye-AB ilişkilerini daha da sıkıntılı bir noktaya taşıyabilir. Böylesine bir olumsuzluğun yaşanmaması, ilişkilerimizin zarar görmemesi ve Türkiye'nin AB'ye tam üyelik yolunda kararlılıkla yürüyebilmesi için, AB'nin, varılan koşullu mutabakatlar çerçevesinde, Türkiye'nin katılımına mutlak bağlılığını tekrar ve açıkça, hiçbir kuşkuya yer bırakmayacak şekilde teyid etmesi büyük önem taşımaktadır. Aksi halde, AB'den aykırı yönde gelecek herhangi bir mesaj, Türkiye'yi Avro-Atlantik aidiyetinden uzaklaştırmak isteyenlerin niyetleriyle emellerine hizmet edecektir. Öte yandan, AB-Türkiye ilişkilerinin güçlendirilmesi ve kalıcılaştırılmasına katkıda bulunacak AB'nin olumlu açıklamasında , özellikle bağımsız bir yargı ile işleyen bir güçler ayrılığına işaret edilmesi, Türkiye'nin Kopenhag Kriterlerine tam uyumunun gerekliliğine dikkat çekilmesi, bu konularda güçlü ve aleni bir ısrar da yer almalıdır. Aynı zamanda, düşünce, basın, toplanma ve iletişim özgürlüklerine tam saygı duyulmasına ilişkin bir çağrının yapılması gerektiğine de inanıyorum. Özellikle belirtmek istiyorum ki, CHP, Avrupa Birliği'ne katılmak için, Türkiye'nin yaptığı reformların güçlü bir destekçisi olmuştur, olmaya da devam edecektir. Çünkü biz, Avrupa ideallerine bağlılığımızı benimsemekte ve Türkiye'nin katılımını daha dinamik, daha rekabetçi ve yaratıcı bir Avrupa için katma değer yapacağına inanmaktayız. O nedenle, toplanacak olan AB zirvesinde, AB'nin Türkiye'deki duruma ilişkin endişelerini net bir biçimde ifade etmesi ama, aynı zamanda da Türkiye'nin AB'ye tam üyeliğinin karşılıklı ve de tüm dünya için olan önemine dikkat çekilmelidir. Günümüz, gerçek bir demokrasi ve temel hakların yeşerdiği bir Türkiye'yi isteyenleri cesaretlendirmenin zamanıdır." (MV)