CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, memleketi Tunceli'de düzenlenen mitingde, "Dersimliyim diye bu başçalan etmediği iftirayı bırakmadı. Buradan söylüyorum. Başçalan da duysun, Dersimliyim, Dersimli olmaktan da gurur duyuyorum" dedi. 'Barış süreci'nin kimsenin tekelinde olmadığını söyleyen Tılıçdaroğlu, "Eğer bu topraklarda barış olacaksa, bunu yapacak parti CHP'dir" diye konuştu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, seçim mitinglerinin 35'incisini memleketi Tunceli'de yaptı. Miting öncesi alanda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan arasında geçtiği iddia edilen telefon konuşmasının ses kayıtları dinletildi. Meydandakilere, Kılıçdaroğlu, Türkçe'nin yanı sıra Zazaca "O sizin evladınız, sizin kardeşiniz geliyor" diye anons edildi.
Seyit Rıza'nın heykelinin bulunduğu Kışla Meydanı'nda yaklaşık 15 bin kişiye seslenen Kılıçdaroğlu, Dersimli olduğu için Başbakan Erdoğan'ın kendisine etmediği iftira kalmadığını söyledi. Duygulandığı fark edilen Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
"Emin olun çok heyecanlıyım, babamın toprağı, dedemin toprağı. Çocukluğumun geçtiği yer, nasıl heyecanlı olmam. Küçücük bir köyde doğdum. 7 kardeşten üniversite okuyan benim, görev yaptım önemli mevkilere geldim, siyasete atıldım. Dersim Ballıca Köyü'nde doğan bir çocuk, CHP'nin Genel Başkanı. Ben Cumhuriyet'e onun için inanıyorum. Dersimli'yim diye bu başçalan etmediği iftirayı bırakmadı. Buradan söylüyorum. Buradan başçalan da duysun; Dersimliyim, Dersimli olmaktan da gurur duyuyorum. Dersim üzerinden benim üzerime geliyor. Madem çok seviyorsun, kabul et, Dersim kanunu teklifini, 2 yıldır bekliyor. Çünkü, o bir sahtekar, bir yalancı, çünkü o malı götüren, çünkü o halkına doğruları söylemeyen."
DERSİMLİ OLMAKTAN ONURLUYUM
Kılıçdaroğlu, Tunceli'nin yükümlülüklerini yerine getirmede birinci sırada olduğunu, vergi ödemede birinci sırada olduğunu da belirterek, şunları söyledi:
"Buna karşılık size yeteri kadar hizmet gelmedi. Malı götürdüler, paraları götürdüler diye gelmedi. Dersimli bunun hesabını soracak mı? Söz veriyorum, siz hesabını sorarsanız, ben de hesabını soracağım. Sizi seviyorum, size inanıyorum, size güveniyorum. Bu topraklar Anadolu toprağıdır, bizim Erenler var, helal süt emmiş olanlar var, insan sevgisi var, bu topraklarda yolsuzluk olmaz, kardeşi kardeşe düşürmek olmaz. Bu topraklar bizim topraklarımızdır. Bu topraklarda özgürlük var. Türkiye'nin her yerine gidin özgür bir iki il mi görmek istiyorsunuz. Geleceksiniz Dersim'e. Kılık kıyafetiniz, inancınız ne olursa olsun, özgür, Dersimli olmaktan onurluyum, gururluyum, Başçalan ne derse desin."
Kılıçdaroğlu, kitaplarında ayrılık gayrılık olmadığını belirterek, "Bizim kitabımızda beraber yaşamak vardır. Bizim kitabımızda kavga yoktur, kul hakkı yemek yoktur, herkese saygı vardır, kadın, erkek ayrımı yoktur. Bizim kitabımızda kadın erkek eşitliği vardır. Çünkü biz Dersimliyiz. Çünkü biz ülkemizi, çocuklarımızı seviyoruz, insanımıza inanıyoruz. İki belediye (Ankara Çankaya- Tunceli) inşallah seçilecek, ikisi de bir gün buraya gelecekler, kardeş belediye protokolü yapacaklar. Bunu gerçekleştireceğiz. İkisinin de seçileceğinden eminim. Çünkü ben size inanıyorum, size güveniyorum, tıpkı adımın Kemal olduğu gibi" dedi.
'BİR İNSANIN ÖLÜMÜ ÜZERİNE SİYASET YAPILIR MI?'
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Berkin Elvan öldüğü zaman herkesin onun yasını tuttuğunu, annesi onu ekmek almaya gönderirken, Berkin'in Başbakan tarafından 'terörist' ilan edildiğini söyleyerek, şöyle devam etti:
"Bir toplu iğne ucu kadar vicdan varsa kitleye yuhalattırmaz. Burak Can, o da bizim çocuğumuz. Bir gün önce demişim 'Güçlü duyumlar geliyor, provokasyon olacak' diye. Burak Can dışarı çıkıyor, elektrikler söndürülüyor, kurşunlar sıkılıyor, 22 yaşındaki çocuğumuz hayatını kaybediyor. 'Kılıçdaroğlu'nun militanları öldürttü' diyor. Sende nasıl bir ahlak var? Bir insanın ölümü üzerine siyaset yapılır mı arkadaşlar? Demokrasiyi, özgürlüğü, insan sevgisini görmek istiyorsanız, barışı özleyen insanlar istiyorsanız Dersim'e geleceksiniz. Burada gösterinin olduğu gün biber gazı atıldı. Ahmet diye polis kardeşimizi hayatını kaybetti, ona rahmet diliyoruz, o da bizim kardeşimiz. Hiç kimsenin ölmesini, burnunun kanamasını istemeyiz. Bu topraklarda huzur olsun, barış içinde yaşayalım."
'BARIŞ KİMSENİN TEKELİNDE DEĞİL'
'Çözüm süreci' ile ilgili de konuşan Kılıçdaroğlu, "AKP giderse barış süreci ne olacak? Barış süreci kimsenin tekelinde değildir. Eğer bu topraklarda barış olacaksa, bunu yapacak parti CHP'dir. Biz 'Türkiye'nin birleştirici gücü' sloganı kullandık. İster Doğu'da, ister Batı'da, Kuzey'de olsun bütün yurttaşları kucaklıyorum. Kimsenin inancı nedir diye soru sorulmasını asla kabul etmem. Etnik kimliği, inancı ne olursa olsun, kimliği mezhebi ne olursa olsun, herkesin başımın üstünde yeri vardır. Ben Türkiye'nin birleştirici gücüyüm buna inanıyorum" dedi.
'CİBİLİYETİMİ MERAK EDİYORSAN GEL BİR DERSİMLİYE SOR'
Kılıçdaroğlu, CHP'nin gelmesi halinde bütün yardımların kesileceğini söylediklerini belirterek, şöyle konuştu:
"Niye keselim, aklımızı mı kaçırdık? Tam tersini söylüyorum. Yurttaşlara yapılan yardımları artıracağız. Çünkü, 247 milyar lirayı götürenlerin fitil fitil burnundan getireceğim. Cibilliyetten söz ediyor, cibilliyetimi öğrenmek istiyorsan gel herhangi bir Dersimli'ye sor. Hatta AKP'ye oy vermiş bir Dersimli'ye sorsun. Diyorsan 'Başka adres' İstanbul Müftülüğü'ne git sor 'Kılıçdaroğlu'nun cibilliyeti nedir?' diye. Ben kimsenin soyuyla, sopuyla uğraşmam. Bize 'İncinsen de incitme' dediler. Ülkede demokrasi ve barışı savunacağız, bunun mücadelesini vereceğiz. Tunceli'ye bu iktidar hiç yatırım yapmadı. Çocuklarımıza, işçilere sana devlet kapısında iş yok diyorlar. Bu tabloyu değiştireceğiz. Nerede olursa olsun 76 milyon yurttaşa kucak açacağım. Herkese eşit davranacağım. Çünkü benim için yandaş yok vatandaş var. Diyor ki 'CHP belediyeyi kazanırsa, bazılarının işine son verilecek.' Bakın hiç kimsenin ekmeğiyle, aşıyla, işiyle oynamayız. Bu malı götürdün, yolsuzluk, hırsızlık yaptın ve milletin önüne çıkıyorsun, nasıl bir ahlak anlayışı bu?"
'BARIŞ SÜRECİ ASLA BİTMEYECEK'
Miting sonrası gazetecilerin sorularını yanıtlayan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bu toprakların kavgayı asla benimsemediğini ve kabul etmediğini ve en büyük arzusunun barış olduğunu ifade ederek, "Bu topraklarda barış olsun, insanlar evlerine akşam rahat gidebilsinler. Barış süreci, CHP iktidara gelince de asla bitmeyecektir. Biz her zaman barıştan yanayız" dedi.
KOVANCILAR'DA BAŞÖRTÜLÜ ADAYINI TANITTI
Öte yandan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaoğlu, Tunceli mitingine gelmeden önce Elazığ'ın Kovancılar İlçesi'ne uğradı. Kovancılar'da CHP'nin başörtülü Belediye Başkan Adayı Halime Karakoç'u halka tanıtan Kılıçdaroğlu, herkesten destek istedi.
Programında olmamasına rağmen, ilgi nedeniyle Belediye Meydanı'nda toplanan kalabalığa konuşan Kılıçdaroğlu, halka hizmeti hakka hizmet olarak bildiğini ve öyle çalışıp genel başkan olduğunu söyledi. Mal varlığını CHP'nin internet sitesine koyduğunu hatırlatan Kılıçdaroğlu, yalancıdan siyasetçi olmayacağını belirterek, şunları söyledi:
"Yalancıdan siyasetçi olmaz. Yalancı, halkı kandıran adamdan siyasetçi olmaz. Bakın ben söyledim. Mal varlığımı açıkladım. Bu ülkeyi yöneten zat mal varlığını açılıyor mu? Ne diyordu? 'Ben yırtık ayakkabıyla siyasete girdim' diyordu. Eyvallah. Peki kardeşim yırtık ayakkabıyla siyasete girdiysen bu milyar dolarlar ne? Benim çocuğumun evinde bir milyar dolar nakit para yok. Benim genel başkan yardımcılarımın evinde bir milyar dolar nakit para yok. Ertesi gün dağıt dağıt, '30 milyon euro kaldı', öyle bir para da yok. Nasıl para var? Alınteriyle kazandığım para var. Varsa param da zaten bankada. Niye evde para saklayayım?"
Kadının başörtüsü üzerinde siyaset yapıldığını ifade eden Kılıçdaroğlu, "20-25 yıldır kadının başörtüsü üzerinden siyaset yapıldı. Ben Kovancılar'dan sesleniyorum. Bütün Türkiye'de duysun. Kadının ister başı açık olsun, ister başı kapalı olsun. Bütün kadınların benim başımın üstünde yeri var. Eski algılarımızı değiştirelim. Kadınlar daha fazla siyasete girsin istiyorum. Bu dönemde 53 kadın belediye başkan adayımız var. Hiçbir partide olmadığı kadar 53 kadın belediye başkan adayımız var. İki kadın belediye başkan adayımızın başı kapalı. Birisi Kovancılar'da birisi Afyon'da. Biri Doğu da biri Batı da inşallah Güney de de olacak. İnşallah Kuzey de de olacak. İnşallah Türkiye'nin her tarafında kadınlar belediye başkan adayı olacak. Siyasete girecekler onlar" dedi.
Kılıçdaroğlu, "Parayı yiyenler beli, malı götürenler belli, ayakkabı kutuları belli. Hala diyorlar ki 'Bunlar montaj.' Neresi montaj ya neresi montaj? Diyor ki 'Kılıçdaroğlu'nun da oğluyla konuşmasını montaj olarak çıkaracağım.' E çok güzel. Oğlumla konuşuyorum. Güney Kore'de doktora yapıyor. Doktora yaparken Skype üzerinden konuşuyorum duysun diye. Ben hiçbir zaman oğluma 'Oğlum evde kaç para var' diye sormam. Orada yurtta kalıyor zaten. 'Oğlum paraları sıfırladın mı?' diye sormam. Hadi bakayım yapsın görelim. Benim ses kasetimi de çıkarsın, oğlumla konuşmayı çıkarsın, bütün dünya da duysun" dedi.
YILLARCA BİZE CHP'Yİ İSLAM DÜŞMANI OLARAK GÖSTERDİLER
CHP'nin Kovancılar Belediye Başkan Adayı Halime Karakoç ise yıllarca CHP'yi halka din düşmanı olarak gösterdiklerini belirterek, "Yıllarca bize CHP'yi 'İslam düşmanı, başörtüsü karşıtı' olarak gösterdiler. İşte başörtülü olarak bacınızın aday olması CHP'nin başörtüsü takıntısının olmadığının kanıtıdır. Başörtümle CHP'ye aday oldum diye kullanıldığımı söyleyenlere şunu belirtmek isterim ki, başörtülüler AK Parti'nin arka bahçesi değildir. Bizim başımız kapalı ama gözümüz açık. Başörtümüz yapılan haksızlıkları, hırsızlıkları görmeye engel olamaz. Biz doğrunun yanında halkın yanındayız. Başörtülüyüz diye kul hakkı yiyenlerin hırsızlık yapanların destekçisi olmayacağız" dedi.
Kılıçdaroğlu, daha sonra belediye, iş merkezinde Halk Eğitim Merkezi tarafından açılan el sanatları kursunu gezerek çalışan kadınlardan bilgi aldı. Kılıçdaroğlu'na burada bir vazo hediye edildi.

FD,FA,ŞG,GY(GG/SS) (FOTOĞRAFLI)