ÇÖZÜM TÜRKİYE'NİN DEMOKRATİK BİR ÜLKE OLMASI
Abant Platformu'nun 'İnanç ve Vicdan Özgürlüğü, Hak ve Hürriyetlerde Eşitlik' konulu oturumunda konuşan Reha Çamuroğlu, "Alevilikle ilgili sorunlara çözüm arıyoruz. Bence çözüm falan aramıyoruz. Çünkü çözüm belli. Çözüm tam anlamıyla Türkiye'nin demokratik bir ülke olması ve bunun gerekliliklerinin yerine getirilmesi. Senelerdir bu hep Kaf Dağı'nın ardındaki bir olay olarak ortaya konuldu ve bir türlü bir arpa boyu yol gidilemedi" dedi.
'RAPORDA APTAL YERİNE KONULUYORUZ'
Alevi Çalıştayları Nihai Raporu'na değinen Çamuroğlu, "Ben bugün neler yapılması gerektiği değil, neler yapılmaması gerektiği üzerine konuşmak istiyorum. Bu konuda bize neler yapılmaması gerektiğini madde madde gösteren bir kılavuz var. Bu kılavuz Türkiye Cumhuriyeti Devlet Bakanlığı'nın 7 alevi çalıştayı sonrasında yayınladığı Alevi Çalıştayları Nihai Raporu'dur. 2010 yılında yayınlanan raporudur. Bir takım karar vericilerin zihninde muayyen bir takım sünniler var. Ve alevilere tanınacak, alevilere sağlanacak belirli statü ve olanaklardan bu muayyen sünni kardeşlerimiz rahatsız oluyor. Ve bu muayyen sünni kardeşlerimizin muayyen olmayan temsilcileri var. Bunlar çeşitli yerlerde yazılar yazıyorlar, konuşuyorlar ve bir yerleri etkiliyorlar. Yani alevilerin karşısına çıkarılan zorlu yokuşlar alevilerin taleplerinin abestliği falan değil, başka vatandaşların direnci. Öyle bir noktaya geldik ki, öyle bir rapor, kılavuz var ki karşımızda bir diyalog nasıl yapılmaz onu anlatıyor bize. Çünkü medeni insanların diyaloğunda birinci koşul muhatabı geri zekalı zannetmemektir, aptal zannetmemektir. Oysa maalesef biz bu raporda aptal yerine konuluyoruz" diye konuştu.