Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 29 Ekim Resepsiyonu'nda 81 ilden gelen sivil halka hitap etti. 80 yılda hiçbir hükümetin yapamadığını 12 yılda yaptıklarını, darbecileri sindirenlerin halkın seçtiği bir kişiye tahammül edemediğini söyleyen Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Sarayı'na yönelik eleştirilere 'Buralar hep altın zaten, bizim klozetlerimizde altın, şurada gördüğünü sarımsı şeyler de altın'sözleriyle yanıt verince salon kahkahaya boğuldu.

YARINKİ GÖSTERİLERDE YENİ ANLAYIŞ

Resepsiyonda davetlilere hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan; yarın düzenlenecek törenlerde yaşanacak farklılıklara dikkat çekti. Erdoğan; "Yarın hipodromdaki kutlamalar da çok farklı olacak. Gösterilerde yepyeni bir anlayış ortaya konacaktır. Cumhuriyetin bir tarafta, cumhurun da diğer tarafta olduğu anlayışı uzun uğraşlar sonunda ortadan kaldırdık" dedi. 

İşte Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları:

Bu coğrafyadaki bin yıllık varlığımızın her döneminde olduğu gibi, Cumhuriyet döneminde de ülkemizin bütünlüğünü, şehitlerimizin canları, gazilerimizin fedakarlıklarıyla ayakta tutuyoruz.

Tüm şehitlerimizi rahmetle yad ediyorum. Allah onlardan razı olsun. Mekanları inşallah cennet olsun.

Kendini köklerinden koparmak isteyenlere karşı içlerinden çıkanı destekleyerek milletimiz kararını ortaya koymuştur.

Yarın ki törende, aynı orkestra kendi kültürümüzün bir yorumu olan Ulvi Cemal Erkin'in Köçekçesi'ni icra edecek.

Kılık kıyafeti ile kültürü, müziği ile tanımadıkları bir millet modeli dışındakileri yok saydılar.

'BİZİM KLOZETLERİMİZ HEP ALTIN(!)'

Şurası hep altın kaplı bakın görüyorsunuz. Şu gördüğünüz sarımsı renkler var ya onu hep altın zannediyorlar. Biliyorsunuz kullandığımız klozetler de hep altın kaplama. Geçmişte Cumhurbaşkanlığı makamı tek bir anlayışın hakim olduğu ve kapısında o anlayışa sahip olanların girdiği bir makan olmuştur. Şimdi ise millet bu makanda buluşuyor.

DARBECİLERİ SİNDİRENLER, HALKIN SEÇTİĞİNE TAHAMMÜL EDEMİYOR

Cumhurbaşkanlığı makamında darbecilerin oturmasını içlerine sindirenler, şimdi halkın oylarıyla koltuğa gelen birinin oturmasına tahammül edemiyorlar.

Bunların ne demokrasiye inançları var, ne de halkın fikirlerine saygıları var. Cumhuriyetimizin 80 yılda yapılanlarla, son 12 yılda yapılanları karşılaştırdığımızda kimin daha istismarcı olduğu ortaya çıkacaktır.