SALİHLİ’DE TOPLU AÇILIŞ
Başbakan Erdoğan, Manisa’nın Salihli İlçesi’ndeki toplu açılış töreninde, 'Menderes’i astınız, Özal’ı zehirlediniz, Erdoğan’ı yedirmeyiz', 'Dedelerimiz Menderes’le, babalarımız Özal’la, biz Erdoğan’la yürüyoruz' pankartları asılan miting alanında konuştu. Salihli'de kamu ve özel sektörün 44 milyon liralık yatırımla gerçekleştirdiği 15 tesisi açıp hizmeti başlattıklarını söyleyen Erdoğan, 11 yıldır millet için çalıştıklarını anlattı.
Türkiye’nin 90 yıldır çeşitli operasyonlara maruz kaldığını ve bu operasyonlardan dimdik çıktığını söyleyen Erdoğan, "Önümüze çıkan engelleri kaldırdık. Bu milletin zenginliklerini, bu millet kullansın istedik. Babamızın oğlu olsun, evladımız olsun asla prim vermedik. Bugün bir büyük operasyonla siyaset mühendisliği, karalamalarla iktidarımız karşı karşıya. Kara hem de kapkara propaganda yürütüyorlar. Şimdi de aynı oyun oynanıyor" dedi.
Erdoğan, halkın tefecilerin oyununa gelmemesini isterken, "Bunlar sülük. Sülük gerçekten işlevi çok önemli olan bir varlıktır. Ama bunlar sülük gibi değil, sülük kirli kanları emer. Bunlar ise faydalı olanı, kime vatandaşıma, onu emip alıyorlar. Vatandaşın cebindeki emeğimi alıyorlar. Acımasızca alıyorlar. Benim çöken çiftçi kardeşim böyle çöküyor. Memurum, işçim faiz lobileriyle çöküyor" diye konuştu.
'ÇÜRÜKLERİ BULDUKÇA TEMİZLİYORUZ'
Yargının içinde çürükler olduğunu, yürütmenin içindeki çürükleri kendilerinin temizlediğini anlatan Erdoğan, " Maalesef yargının içinde de çürükler var. Yürütmenin yok mu? Yürütmenin içinde de var, bunları buldukça biz temizliyoruz. Bunu kim yapacak? Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSYK) yapması lazım. HSYK da yetkilerini farklı kullanmaya başladı. HSYK başsavcının açıklamasından sonra kalkıyor Danıştay’ı baskıya alıyor. Anayasa’nın 138. maddesini çiğnediler" dedi.
YARGININ DENETLENMESİ
Başbakan Erdoğan, yargının da denetlenmesi gerektiğini, anayasa değiştirecek güce sahip olduklarında HSYK'dan yetkili alacaklarını belirttiği konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bir yanlış yaptık. Nedir o yanlış? HSYK, onu da yargılayan denetleyen mekanizma vardı. Biz dedik ki, demokrasinin gereğini yapalım. Adalet Bakanlığı’ndaki bu yetkiyi kalktık devrettik. Orada yanlış yapmışız. Eğer şu anda anayasayı değiştirecek bir güce sahip olduğumuz anda bu değişikliği yapmak durumundayız. Herkes denetlenecek, bu beyler denetlenmeyecek, demek ki olmuyor böyle bu iş. Bu beylerin de denetlenmesi gerekiyor. Sen kimin savcısısın? Sen iddia makamısın. Kim adına? Millet adına. Sen nasıl masum insanlar hakkında dosya düzenler, yalan yanlış dosyaları medyaya sızdırarak o insanları gölgelemeye kalkarsın? Böyle bir yetki olamaz. Şurada 11 gün içinde bu ülkenin zararı 120 milyar dolar. Kim verecek bunun hesabını? "
"ONLAR İSTİFA ETMEDİ, İHRAÇ ETTİK"
Partisinden ayrılan milletvekillerinin istifa etmediklerini, ihraç ettiklerini söyleyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Onlar istifa etmedi. Biz kesin ihraç kararıyla disipline gönderdik. İşin metodu bu. Baktılar ki gidiyoruz, istifa etmek zorunda kaldılar. Bunların içinde bakıyorsun bir tanesi bakan. Sen bakanken niçin bu uyarılarını yapmadın? Dürüstlük bu mu? Eğer bakan olarak kalsaydın bunları söyleyecek miydin? Onun için turnusol kağıdı gibi her şey belli oluyor. Ama biz her şeyi konuşmayız. Vakti saati geldiğinde iyot gibi onlar dışa çıkacaklar. Onlar Ak Parti’nin gücü altında bir şeyler elde ediyorlardı. Eğer senin gücün varsa, bağımsız olarak milletvekili olursun ondan sonra da konuşursun. Ama gelip genel başkanın arkasında, davetimize icabetle uyacaksın, sonra da ihanet edeceksin. Onları biz artık halkımıza havale ediyoruz. Bundan sonra gördüğümüzü partimizin içinde tutmayız kapının önüne koyarız."
Başbakan Erdoğan konuşmasının ardından eşi Emine Erdoğan, beraberindeki bakan ve milletvekilleriyle Salihli İlçesi’ndeki toplu açılışların kurdelesini kesti. Ardından Başbakan Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan mitinge katılanlara oyuncak ve satranç takımı dağıttı. Erdoğan ve beraberindekiler daha sonra İzmir’e gelmek üzere Salihli’den ayrıldı.