Behçet DALMAZ/HAKKARİ, () - HDP'nin cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş, Hakkari'den barış eli uzatıldığını belirterek, "Edirne, Çorum, İzmir, Antalya, Trabzon'daki kardeşlerim, şimdi Hakkarililerin uzattağı kardeşlik elinin barış eli olduğunu anlamalıdır. Bakın Hakkari'nin yakılmayan köyü kalmadı. Hakkari'nin yüzde 60'ı işsizdir ve bu yüzde 60'ı açlık sınırının altındadır. Hakkari'de cenaze ve taziyesi olmayan aile yoktur. Buna rağmen Hakkari, İzmir'e kardeşlik elini uzatıyor. Hakkari, Edirne'ye, Antalya'ya, Trabzon'a barış elini uzatıyor. Ben işte bunu temsil ediyorum" dedi.
Demirtaş, Şırnak'tan sonra Hakkari'deki bayramlaşma programına katıldı. Dün akşam Hakkari'ye gelen Demirtaş, bugün Belediye binası önüne gelenlerle bayramlaştı. HDP Iğdır Milletvekili Pervin Buldan, Diyarbakır Milletvekili Meral Danış Beştaş, Hakkari Milletvekili Esat Canan, il ve ilçe Belediye başkanlarının katıldığı bayramlaşma programı ardından Belediye binası önündeki toplananlara seslenen Demirtaş, Hakkari halkının barış ve özgürlük tutkusunun bütün bölgenin örnek alması gerektiğini belirterek şöyle konuştu:
"Herkesin bedel ödediği ama bütün bu ağır bedellere rağmen kimseye kin duymayan, kimseye düşmanlık yapmayan, kimseyi düşman etmeyen her daim işkence ve zulmle rağmen barış sesiyle Hakkari, herkese örnek olmalıdır. Özellikle bugüne kadar Hakkari'yi yok sayıp, bir sürgün yeri gibi görüp, Hakkari'yi cezalandırılacak yer olarak gören Ankara'nın örnek alması lazım. Barışın yolu Hakkari'den geçer. Bu nedenle bütün Colemergli (Hakkarili) kardeşlerimize özellikle annelere çok teşekkür ediyorum. Bizler, bu Cumhurbaşkanı seçimi nedeniyle bir kez daha tahrik dilini, düşmanlık dilini ibretle izliyoruz. Burada acı çekmiş bir halk, kimseye düşmanlık yapmıyor. 'Barış', 'kardeşlik', 'Eşitlik' diyor. Ama ülkenin sahibi haline gelmiş ve neredeyse ülkenin tamamını tapusuna geçirse rahat etmeyecek ülke haline gelmiş fakat kullandığı dil halen düşmanlık dilidir. Hala ülkeyi kutuplaştıran, bizi düşman ilan eden bir dil kullanıyor ve bu kişi ülkenin Cumhurbaşkanı olma iddiasındadır. Bbu hakaret ettiğin Kürtler, hakaret ettiğin Aleviler, hakaret ettiğin, sana oy vermeyen, sokakta katlettirilip annesini yuhalattığın kesimler, onlar bu ülkede yaşamıyor mu? Biz bu ülkenin vatandaşı değil miyiz? Sen seçilirsen bunların Cumhurbaşkanı olmayacak mısın? Yoksa bir zamanlar söylediğin gibi; 'Ya sev, ya terk et' mi diyeceksin Cumhurbaşkanı olunca. Alternatifsiz olmadığımızı göstermek için aday olduk. Türkiye'de devleti ele geçirip, soyup, soğana çeviren , devletin koltuğuna oturduğunda orada herkesi düşman olaran ilan eden zihniyetten kultulmamız lazım."
Kürtlüğü ile gurur duyduğunu belirten Demirtaş, Kürt olduğunu ve Kürt halkının bir evladı olduğunu ve Kürt siyasi mücadelesinde yer almış bir insan olduğunu ifade etti. Demirtaş, şöyle dedi:
"Bunu Cumhurbaşlığı önünde bir engel gibi çıkarmaya çalışan kafalar var hala bu ülkede. Yani 'Kendini inkar etmeyen, 'Kürdüm' demekten çekinmeyen biri devletin 1 numaralı koltuğuna nasıl oturur?' diyorlar. Oysa biz de diyoruz ki, önemli olan Kürt olmak, Türk olmak değil. İnsan olmak; vicdanlı, ahlaklı, dürüst olmaktır. Kürt halkının siyasi mücadelesi içerisinde yetişmiş biri olarak şimdi Türkiye'nin bütün ezilenleri adına, devletin insan odaklı, demokrasi odaklı bir değişim geçirmesi için çağırıyorum. Bu nedenle adayım. Ben sadece Kürt haklkının özgürlüğü için değil, Türk'ün de, Alevi'nin de, Sünni'nin de, Laz'ın da , başı kapalı, başı açık olanın da camiye, cem evine, kiliseye gidenin de insan gibi onurluca bu ülkede yaşaması için insan değeri görmesi için adayım. Bize yıllarca insan muamelesi yapmadılar. İkinci sınıf yurttaşlığı, zulüm, işkence nedir iyi biliriz. Bunları bu ülkede kimse yaşamasın diye bu mücadeleyi yürütüyoruz. 'İktidarı, devleti ele geçirelim ve devetin imkanlarını kendimiz için kullanalım' diye aday olmadık. Bu ülkede zulüm görmeyen kesim kalmadı. Zulüm gören kesimler birbirine düşman mı olacak. Yoksa bütün zulüm görenler , ezilenler bir araya gelip ortak bir geleceği, yeni bir yaşamı, adil, eşitlikçi bir kardeşliği mi inşa edecek? İşte Cumhurbaşkanlığı seçimi bunun seçimidir."
"NEDEN BİR KÜRT CUMHURBAŞKANI OLMASIN?"
Demirtaş, Hakkari Milletvekili olduğunu, buradaki halkın oyları, dua , desteği, geliştirdikleri siyasi iradeyle, kendisinin şahsında milyonarın desteğiyle Türkiye'ye kardeşlik önerisinde bulunduklarını söyledi. Demirtaş, Hakkari'nin çektiği acılara rağmen kardeşlik elini uzattığını, yönetimde zulüm, haksızlık yapan devlet istemediklerini anlatırken, şöyle dedi:
"Neden bir Kürt Cumhurbaşkanı olmasın. Bunun yanlışlığı nerede? Türkiye'de yaşayan Kürtler olarak yıllarca yöneticimiz Türk müdür, Arap mıdır, buna bakmadık. Adil midir, eşitmidir buna baktık. Zülme karşı çıktık, 'Cumhurbaşkanı niye Türktür?' demedik, demeyiz de. 'Vali niye Türktür?' demedik ve sormadık. Şimdi ben aday olduğumda niye tartışıyorlar. Bir Kürt adil, demokrasi yanlısı olamaz mı? Kürt halkı, demokrasinin öncü gücünü istiyor. Biz ele ele verelim diyoruz. Faşizan düşüncelerden uzak duralım diyoruz. Nerde ezilen bir işçi ve halk varsa, bir gün Soma'da, bir gün Roboski'de o acıları birleştirecek bir ülkeye ihtiyaç vardır, bir Cumhurbaşkanına ihtiyaç vardır. Bakın Soma'daki faciada Hakkarili Emrulah Armut kardeşimiz de yaşamını yitirdi. Demek ki emeğin, alın terinin rengi aynıdır."
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Soma'da bir katliam olduğunu, 'Maden ocaklarının hesinde yaşam odası olsun' diye verdikleri önerinin hükümet tarafından reddedildiğini anlattı. Demirtaş, valilerin Hakkari'yi sürgün yeri olarak gördüklerini, ifade ederken "90 yıldır sürgün yeri gördüğünüz bu şehirde artık bir Cumhurbaşkanı çıksın" dedi.
AŞİRET KAVGALARINA DEĞİNDİ'
Hakkari'de yaşanan aşiret kavgalarına da değinen Dimartaş, yaşanan bu olayların kendilerini derinden üzdüğünü belirtti. Demirtaş, şunları ekledi:
"Eminim ki herkes, hepimiz bunun hesabını yüreğimizde yapıyoruz. İçinde olan da dışında olan da tek bir kişi olup bitenlerden mutlu değildir. Bu olay Hakkari açısından, bizler açısından gerçekten trajik bir durum. Geldiğimiz nokta Hakkari olarak hakketiğimiz bir durum değildir. Fakat toplumun sıkıntısı, sorunları, piskolojisi belki de bir kıvılcımın patlamaya dönüşmesine yol açtı. Bu acılı olay vesilesiye yaşamını kaybeden kardeşime buradan Allah'tan rahmet diliyorum. Bir daha asla böyle bir duruma düşmeyelim. Burda herkese görev ve sorululuk düşüyor. Heyetimiz buraya geldi sizlerde büyük katkı sundunuz. Özellikle Er ailesi büyük olgunluk gösterdi barış için. Bizlerin eksiklikleri olabilir. Ama birileri bu eksikliklerimizden birleri fırsatçılık yaparak bunu yapmaya çalışıyorlar. Bunu yapanlar Hakkari umurlarında değil. Bizler aile yapılarımızı inkar edecek değiliz. Bizler tek bir aileyiz. Aşiret falan yok biz de. Bizler tek bir aileyiz. O da Kürt ailesi, Kürdistandır. Ben de Hakkrailiyim artık . Ben şimdi hangi aşiretten olacağım. Elbetteki hepimiz Kürt ailesiyiz. Buna bu şekilde bakmamız lazım."
Demirtaş, Başbakan'ın devletin imkanlarını ve televizyon kanallarını kullandığını, mal varlığını da açıklamadığını ifade ederek, kendisinin kendisi ve ailesinin bütün varıklarını açıkladığını söyledi. TRT'de kendisine 224, Başbakan Recep Tayip Erdoğan'a 7 bin 200 dakika ayrıldığını,. TRT Genel Müdürüne bayramdan sonra yanıt vereceığini söyledi.
Yapılan konuşmanın ardından küçük yaştaki bazı çocuklar, biriktirdikleri bozuk paraları Cumhurbaşkanı adayı Demirtaş'a verdi. Bozuk paraları alan Demirtaş, çocukları öpüp sohbet etti. Demirtaş, Van'daki programına katılmak için kentten ayrıldı.

FOTOĞRAFLI