TUNCELİ'DE TOPLANAN 10 BİN KİŞİYE ADAYLARI TANITTI
BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Tunceli'de partisinin belediye başkan adaylarını tanıtımı için düzenlenen mitinge katıldı. Demirtaş'ı taşıyan parti otobüsünün önüne, 'Amed ve Kürdistan' tabelası asıldığı görüldü. Cumhuriyet Meydanı'nda yaklaşık 10 bin kişiye seslenen Demirtaş, Tunceli'de seçimleri kazanacaklarını öne sürdü.
Alevilere her zaman sahip çıktıklarını anlatan Demirtaş, hiçbir zaman hesap vermekten kaçmadıklarını ve alınlarının açık olduğunu söyledi. Demirtaş, AK Parti. CHP ve kendilerini mahkemenin karşısına çıkarılmasını isteyerek, şöyle devam etti:
"Peki onlara ne soracaklar? Tabi mahkeme karşısına çıkabilseler soracaklar. 'Bu ayakkabı kutusu sizin mi?' diye soracaklar. 'Evinizde çelik kasalar çıkmış. İçinde üç beş kuruş para vardı, onlar sizin mi?' diye sorsa hakim, yüzleri tutar mı? 'Evet bizim bin defa daha yaparız' diyebilecekler mi? Bu meydanlara gelirlerse siz de sorun kendilerine. Sorun deyin ki 'Yaptıklarınızdan utanıyor musunuz?' Buraya gelirlerse sorun 'Bu cemaat sevdası nereden geliyor?' Daha düne kadar bunlar değil miydi devrimcilere, ilericilere kan kusturanlar? Türkiye'de her yerde, Dersim'de bu meydanlarda sizlere gazla copla işkence yapan insanlar kimdi? Şimdi de bu işbirliği sevdası nereden geliyor? Biz oy için kimsenin karşısında eğilmedik, şunun bunun peşine de takılmadık. Biz sadece halkımızın karşısında eğiliriz. Bizi iktidar yapacak güç cemaat olursa bundan hayır gelmez, biz halkın gücüne inanıyoruz. Cemaatin peşine takılarak iktidar olacağını düşünenler kusura bakmasınlar siz onların elinde sadece oyuncak haline gelirsiniz, iktidar olamazsınız."
'SÜREÇ TEK TARAFLI İLERLİYOR'
Demirtaş, mitingin ardından Tunceli Belediyesi'nde Başkan Edibe Şahin ile görüştü. Burada gazetecilere gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Demirtaş, çözüm sürecine değinerek, "Hükümet artık bundan sonra lafla peynir gemisinin yürümediğini görmeli ve somut adımlar atarak süreci ilerletmelidir. Gelinin noktada süreç tek taraflı ilerliyor. Başbakan çıkıp meydanlarda barışı getirdiklerinden, süreci sahiplendiklerinden bahsediyor ama buna dair tek bir somut adım atmıyor. Bunun siyasetini yapıyorsan bari siyaseten ahlaken de gereğini yap, biz bunu diyoruz" dedi.
Gazetecilerin sorusu üzerine İmralı'da Öcalan ile görüşmeye başka heyetlerin gitmesi gerektiğini söyleyen Demirtaş, şunları söyledi:
"Bunun dışında müzakerelerin gelişmesi için TBMM ayağındaki yasal altyapısının oluşması için gerekli adımların atılması gerekiyor. İnsani bir konu olan cezaevindeki bütün hasta tutukluların derhal serbest bırakılması gerekiyor. Bunlar pratik anlamda sürecin ilerleyebilmesi için belki sürece ruh, can verebilir ama sürecin bütün beklentisi bundan da ibaret değil tabii ki. Türkiye'nin kalıcı bir demokrasiye ihtiyacı var. Bunun içinde atılması gereken çok adım var. Şu anda AKP bu adımları atmayı bir tarafa bırakın, kendi güvenliği için, kendisini korumaya almak için hırsızlığın yolsuzluğun rüşvetin üzerini örtmek için yasalar çıkarıyor. Atamalar yapıyor, devlet içi müdahaleler yapıyor ama barış adına hiçbir şey yapmıyor. Barış adıma tek bir adım atmıyor tek bir yasa bile çıkarmıyor."
'HSYK TASARISININ ÇIKMAMASI İÇİN NE GEREKİYORSA YAPACAĞIZ'
Meclis'e sunulan 5'inci demokratikleşme paketinin olumlu ve olumsuz yanlarını bulunduğunu belirterek, "Ama tek başına süreci doğrudan ilerletecek bir paket değil. Paketin olumsuz yönlerine mutlaka karşı çıkacağız. Olumlu yönleri de destekleyeceğiz. Ama basına yansıdığı kadarıyla bu paket son derece yetersiz korkak ürkek bir pakettir. Daha çok AKP'nin ihtiyaçlarından yola çıkılarak hazırlanmış bir pakettir. Halkın sokağın ihtiyaçlarını ifade eden bir paket değil. HSYK düzenlemesi de öyle biz Anayasa için yapılan görüşmelerde bağımsız, tarafsız bir HSYK yasasını destekleyeceğimizi belirttik. Anayasal düzeyde bu değişikliliği yapalım dedik. Ama AKP'nin meclise sunduğu yasa tasarısı yargıyı AKP'ye bağlamak, Adalet Bakanı'na bağlamak için kurgulanmış bir tasarıdır. Bu tasarı mecliste görüşüldüğü zaman biz BDP grubu olarak kesinlikle muhalefet edeceğiz. Çıkmaması içinde elimizden gelen ne varsa yapacağız" dedi.
ÖZERKLİK KONUSU
Gazetecilerin, özerlik konusunda yaptığı açıklamayı sorması üzerine Demirtaş, şunları söyledi:
"Bazı gazeteler, bazı demeyiyim ulusalcıların yayın organları onlar dışında da konuyu çarpıtan olmadı. Biz her şeyi kameraların karşısında açık söylüyoruz, çarpıtmanın manası yok. Demokratik özerklik ilan edecekmişiz, biz yıllardır özerkliliği inşa ediyoruz. Özerklik dediğimiz şey halkın yerelde öz yönetimle kendisini yönetmesidir. Bugün bizim partimizin dışındaki bütün siyasi partilerin genel başkanları partilerinde tek başına bütün kararları almaya yetkilidir. Halkın diliyle, kültürüyle, düşüncesiyle hiçbir alakaları yok. Bunların yönettiği belediyeler sadece rant merkezine dönüşmüş durumda. Biz demokratik özerklik inşa edeceğiz derken dile, kültüre, halkın iradesine saygılı yönetim biçimi oluşturmaktır. Şimdi birileri bunun üzerinde nasıl fırtınalar koparabilirim diye sahte manşetler atıyor. Kusura bakmasınlar biz özerklikten geri adım atacak falan değiliz, korkacak değiliz. Ama öyle 30 Mart'tan sonra özerklik ilan edilecek, başka bir şeye dönüştürülecek gibi paranoyalar ile seçimi kitleleri tabanı döndürmeye yönelik hamleleri de çok çirkin buluyoruz. Özellikle cemaat medyası kendisine şunu sorsun. Gerçekten Allah'a inanıyorlarsa yalan atmasınlar, Allah'tan korkuyorlarsa bunu yapmasınlar. Allah varsa ki, vardır. Onlar da dindar olduklarını söylüyorlar, bu kadar bariz bir yalanı manşetlerine çekmesinler. Hesabını verirler, biz hesabını soramazsak gücümüz yetmezse öbür dünyada Allah onlardan sorar. Bu haberler tamamen kastidir, kasten yapılıyor bunlar. Zaten özerklik BDP'nin resmi projesidir. Biz özerkliliği savunuyoruz ve sonuna kadar da savunacağız. Ama 30 Mart akşamı özerklik ilan edilecek gizli hazırlıklar var gibi söylemlerinde iyi niyetli hiçbir tarafı yok."
'FEZLEKELER GELSİN'
Demirtaş, Meclis'e gönderilen fezlekelerle ilgili soru üzerine, "Valla biz fezlekelere alıştık, fakat AKP'liler alışkın değil. Onların fezlekesini bi görmek isteriz, bizim fezlekelerin ne olduğu belli. Yani muhalefet milletvekilleri ile ilgili hazırlanan fezlekeler meclise geliyor. Dokunulmazlıklarımızı kaldırabilirlerde o konuda bir tereddüdümüz yok. Biz buna hazırız da ama onların fezlekeleri de gelsin bir görelim ne renktir. Ne var içinde ne yazıyor bizimkilerden farkı nedir görelim. Yani fezlekeyi Meclis'ten kaçırmakla bütün bu yolsuzlukların üstünü örtmüş mü oluyorlar. Halk bundan haberdar olmadı mı yani. Bugün iktidardalar yarın giderler başka iktidarlar gelir o fezlekeler Meclis'e gelir böyle kaçamakla sonuç alamazlar" dedi.