CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a seslenerek, "Korkmuyorsan, şüphe duymuyorsan gönder oğlanı ifadesini versin. Meydanlarda ne bağırıp duruyorsun? Meydanlarda bağırıp durma, gürültü kirliliği yapıyorsun, havayı kirletme. Sen 'İstiklal mücadelesi' diyorsun ama aslında 'istikbilal mücadelesi' veriyorsun" dedi.
CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, TBMM'de basın toplantısı düzenleyerek gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu, Başbakan Erdoğan'a ve hükümete yüklendi. İnce, "Korkmuyorsan, korkun yoksa, şüphe duymuyorsan gönder oğlanı ifadesini versin" diyerek Erdoğan'a seslendi. "Meydanlarda ne bağırıp duruyorsun? Meydanlarda bağırıp durma, gürültü kirliliği yapıyorsun, havayı kirletme. Sen 'İstiklal mücadelesi' diyorsun ama aslında 'istikbilal mücadelesi' veriyorsun" diyen İnce, şöyle devam etti:
"Savcıyı tehdit ediyor, muhalefete hakaret ediyor, iftira atıyor, herkes haksız. Savcı, emniyet müdürü, daire başkanı, polis, muhalefet, medya haksız, bir tek Başbakan haklı. 'Devlette çete var, orduya kumpas kurdular, savcı iş takibi yapıyor, dış mihraklar' diyorsun da sen ne iş yaparsın, neye yararsın? Sen boşuna kabadayıymışsın. Senin efelenmelerin çiftçi, işçi, öğretmene, öğrenciyeymiş. Sen daha evindeki, ofisindeki, aracındaki böceklerin kimin koyduğunu bulamayacak kadar aciz bir adammışsın aslında. Sen muktedir de değilmişsin, bostan korkuluğu gibi duruyormuşsun. Başbakan'ın işi, ayakkabı kutularındaki dolarları aklamak değildir. Başbakan'a şunu söylüyorum; Allah'tan korkmaz, kuldan utanmaz bir yapıya büründün. Sana bu memleketin tapusunu, anahtarını versek yine de 'Mağdurum da mağdurum' diye ağlayacaksın. Rüşvet, dolarlar ayakkabı kutusuna girince iman, vicdan ve ahlak bacadan çıkıyormuş, Türkiye'de bunu gördük."
'SAVCIYKEN ŞİMDİ HAKİM OLDU'
"Başbakan Ergenekon'da savcıyken, şimdi hakim oldu" diyen İnce, şunları söyledi:
"Genel Müdür saf, belediye başkanına iftira atılıyor, rüşvet veren hayırsever, savcı hain, operasyon komplo, rüşveti veren değil, alan değil ama ayakkabı kutusunu gösterenin evi basılıyor. Başbakan meydanlarda yalan söylüyor, halkı kandırıyor. Genel Başkanımıza 'Sen Rahşan affından yararlandın' diyor. Bu, bir müfettişe not veriyor, müfettiş de düşük not verildiği için yargıya gitmesi olayıdır. Arada para, dolar, akçeli bir iş var mı bu davada? Yok. Genel Başkanımız 2002'de milletvekili seçiliyor, komisyona gidiyor, dokunulmazlığının kaldırılmasını istiyor. Buna rağmen dokunulmazlığını kaldırmayacaksın ama kendin AKBİL ile ilgili Rahşan affından yararlanmak için yardımcını gönderip dilekçe vereceksin, utanmadan, sıkılmadan, hangi yüzle o meydanlara çıkıp da 'Rahşan affından yararlandın' diyorsun. Sana imam hatipte 'Böyle mi yalan söyle, iftira at' dediler."

FK(SS)