CHP Kocaeli Milletvekili Hurşit Güneş bakan çocuklarının tutuklandığını, bakanların şaibeli hale geldiğini belirterek, "Hükümet kendi büyüttüğü canavarın kendisini yok etmesi tehlikesiyle karşı karşıya" dedi.
CHP Bolu İl Başkanlığı'nı ziyaret eden Hurşit Güneş, CHP Bolu Belediye Başkan Adayı Mehtap Mısırlıoğlu'na başarılar diledi. CHP Bolu Milletvekili Tanju Özcan ile birlikte parti binasında basın toplantısı düzenleyen Güneş, bazı bakanların çocuklarının tutuklandığı operasyonun ardından hükümetin meşruiyetini kaybettiğini iddia ederek, "Türkiye'de eğer bir İçişleri Bakanı'nın oğlu Metris Cezaevi'ne yollanıyorsa o hükümet hukuken ve etik olarak meşruiyetini kaybetmiş demektir. Vahim bir durumla karşı karşıyayız. Bakan çocuklarının bir kısmı gözaltına alınıyor, bazıları tutuklanıyor, bakanlar şaibeli hale geliyor. Böylesi bir konjonktürde o hükümetin ülkeyi yönetmesi ve ülkede egemen olabilmesi ve devlete hakim olabilmesi mümkün olamaz" dedi.
Hükümetin kendi büyüttüğü canavarın kendisini yok etme tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını söyleyen Güneş, konuşmasına şöyle devam etti:
"Devletin içinde çete diyor, peki bu çete ne zaman büyüdü, kim büyüttü? Bazı filmlerde kötü adamların, çete reislerinin seri katilleri vardır. O seri katil sonunda gelir ve patronunu vurur. Şimdi öyle anlaşılıyor ki bu hükümet kendi büyüttüğü canavarın kendisini yok etmesi tehlikesiyle karşı karşıya. Tutuklamayı yapan ya da gözaltına alan veya soruşturmayı yürüten savcıların yanına yedek savcılar koyuyor. Bu savcılar daha önce Balyoz ve Ergenekon gibi benzer davaları başlattığında onlara sahip çıkıyordu. Onları adeta kahramanlaştırıyordu. Şimdi ise onların ne kadar yanlış olduğunu kendisi söylüyor. O zaman çıkıp "Bunlar Balyoz ve Ergenekon davalarında da yanlış yapmış. Bazı insanlar 18-20 yıl hapis cezası yediler" desene. Bunu demeni bekliyoruz. Sabahın köründe saat 04.00 ve 05.00'de bazı aydınlar evden alındığı zaman haksız yapıldı, vicdansızlık yapıldı desene. Sen artık bunları söyleme noktasına geldin."
Güneş, operasyonda bazı isimlerin dikkat çektiğini ifade ederek, "Bu davalarda ilginç bazı isimler var. İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde İstihbarat Dairesi Başkanlı'ğı yapmış bir kişinin yerini bugün değiştiriyor. Daha önce İstanbul'dan almıştı ama bu kez yer değiştiriyor. Daha önce Balyoz ve Ergenekon davaları başladığı zaman ve meşhur Hrant Dink davasında da görüldüğü gibi o kişinin çoktan yerinin değiştirilmesi gerekiyordu. Ne zaman ki silahlar kendisine döndü o zaman gerekli tertibatı almaya başladı. Başbakan yıllarca Silivri'de zulüm yapmıştır ve zulüm yaptığı da ortaya çıkmıştır. Bu hükümetin uzun süre sürmesi mümkün değildir. Bir erken seçim artık kaçınılmaz gözüküyor. Türkiye'nin Ak Parti'den kurtulması gerekiyor. İnsanlar ayakkabı kutusu partisi diye dolaşıyorsa, artık o hükümetin bu ülkeyi yönetmesi mümkün değildir. Başbakan artık bir erken seçim takvimini Türkiye'nin gündemine sokmalıdır. Başbakan yerel seçimlerde bir ders alacak. Biz bu yerel seçimlerde çok sayıda yeri kazanacağız" diye konuştu.