Hakime TORUN / ANKARA () - BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan partisinin grup toplantısında konuştu.

Kahramanmaraş ve Adana'daki Suriyeli eylemlerine değinen Başbakan Erdoğan, "Suriye'den ülkemize sığınmış insanlardan dolayı insanlardan dolayı Maraş'ta yapılan eylemler bu ülkenin evladına yakışan eylemler değildir. Adana'da yapılanlar bu ülkenin evladına yakışan eylemler değildir" dedi. Başbakan Erdoğan, "Buradan ben İsrail halkına da sesleniyorum. Devletlerinin bu katliamına artık itiraz etsinler" dedi.

Başbakan Erdoğan, "İsrail devleti ve hükümeti de bilsin ki Türkiye olarak bu katliamlar sürdükçe, Filistin'de çocuklar katledildikçe ilişkilerimizin normalleşmesi asla mümkün değildir. Biz Mavi Marmara olayı olduğu zaman ne dedik? Önce özür dedik, dilediler. Tazminat dedik, belli bir yere geldiler. Üçüncü madde de ambargonun kaldırılmasıydı. İmzalamak üzereyiz dediklerinde de aynı oyunu yaptılar. Bunu Olmert zamanında da yaptılar. Şimdi de yine Batı Şeria'da başlayan olayı Gazze'ye götürdüler. Ateşkes yetmez, Gazze'ye uygulanan insanlık dışı ambargonun derhal kaldırılmasını istiyoruz" diye konuştu.

CHP ve MHP seçmenine seslenen Başbakan Erdoğan, "CHP'ye gönül veren kardeşlerim doğruyu görüp oyunu bizden yana kullanıyor. MHP'ye gönül veren kardeşlerim de partisinin nasıl kirli bir ittifak içine girdiğini görüyor. Onlar da oyunu bizden yana kullanıyor. HDP seçmeni de aynı şekilde. Saadet Partisi'ne, Büyük Birlik Partisi'ne gönül veren kardeşlerim de böyle zamanlarda desteğini bizden kullanıyor. Hiç endişeniz olmasın 10 Ağustos'ta bütün AK Partililerin oyunu alacak ama bunun üzerine hatırı sayılır miktarda diğer partilerden kardeşlerimizin oylarını da alacağımıza inanıyorum" dedi.

"CHP SANAL İTHAL BİR ADAYI CHP SEÇMENİNE DAYATTI"

Çatı aday Ekmeledin İhsanoğlu'nun aday gösterilmesine ilişkin Başbakan Erdoğan, "Tabanda özellikle CHP ve MHP'ye yönelik çok büyük bir tepki var. CHP kendi siyasetiyle uzaktan yakından alakası olmayan sanal ithal bir adayı bir zatı CHP seçmenine dayattı. CHP genel müdürü ne diyor, "Adam gibi tıpış tıpış sandığa gideceksiniz." Bir de seçmene kaba bir dille emir veriyor. "Tıpış tıpış sandığa gideceksiniz" diyen kişi utanmadan bize diktatör yakıştırması yapıyor. Diktatör aranıyorsa senden daha güzel diktatör olmaz. Kendi mesai arkadaşlarıyla bir kez adayın istişaresini yapmayan sonra da seçmenine "tıpış tıpış sandığa gideceksiniz" diye kükreyenden daha başka bir diktatör olamaz. Biz ricada bulunuyoruz, aman ha sandığa mutlaka gidin. Çocuklarınıza anlatacak bir hatıranız olsun diyoruz. Ama CHP genel müdürü masaya yumruğunu vurarak seçmenine talimat veriyoruz. İnanıyorum ki CHP seçmeni de buna sandıkta gereken cevabı verecektir" diye konuştu.

"MHP'NİN DURUMU DAHA DA İÇLER ACISI"

Başbakan Erdoğan, "Tabi MHP'nin durumu daha da içler acısı. MHP içinde yer aldığı kirli ittifakları pasif ve edilgen tavrı artık seçmenine izah edemez hale geldi. 1999 yılında MHP kendisine yapılan onca hakarete rağmen DSP ve ANAP'la hükümet kurdu. Üç buçuk yılda en küçük bir itiraz sergilemedi, kendisine ne söylendiyse harfiyen yaptı. Meclis'te 10'ncu cumhurbaşkanı seçileceği zaman, MHP hiç ikiletmeden oy verdi. Hatta kendi içlerinde çıkan cumhurbaşkanı adayı Meclis'te dövdüler, tartakladılar. Bu Bahçeli çıtını bile çıkarmadı" diyerek eleştiride bulundu.

"MHP CHP'NİN KUYRUĞUNA TAKILIYOR"

Başbakan Erdoğan, "MHP CHP'nin kuyruğuna takılıyor, gölgesinde durumu idare ediyor. Tekrar soruyorum MHP vekillerinin arasından aday olabilecek tek bir kişi bile yok muydu? O kadar aciz durumdaki, adayın dayatıldığını her cümlesi ile kırdığı bir potla yaptığı her gafla ortaya koyuyor" dedi.

"PENSİLVANYA'NIN MHP'NİN GEÇMİŞİNDE ÇOK MANİDAR BİR YERİ VAR"

Başbakan Erdoğan, "30 Mart seçimleri öncesinde MHP gitti Pensilvanya ile ittifak yaptı. Pensilvanya'nın MHP'nin geçmişinde çok manidar bir yeri var. 12 Haziran seçimleri öncesinde adayların çirkin görüntülerini kaydeden servis eden işte bu Pensilvanya'dır. Türkiye'nin milli kurumlarına savaş açan bu Pensilvanya'dır. 30 Mart'ta da MHP seçmeni, hem Pensilvanya'ya hem de Pensilvanya ile iş tutan yönetimine gereken dersi vermiştir. Bahçeli bu dersi almadı. Bir kez daha bu ihanet şebekesinin ardına takıldı gidiyor" dedi.

"BAHÇELİ EDEBE AHLAKA SIĞMAYACAK HAKARETLER YAPIYOR"

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi sert bir dille eleştiren Başbakan Erdoğan, "Bahçeli edebe ahlaka sığmayacak hakaretler yapıyor. Ağzını istediği kadar bozsun içinde bulunduğu acziyeti gizleyemeyecek. Ben MHP'ye oy vermiş kardeşime soruyorum, Bahçeli'nin bu üslubu MHP'ye gönül vermiş kardeşlerimi yansıtan bir üslup olabilir mi? Edepten, ahlaktan, aile terbiyesinden nasibini alamamış bu üslup MHP tabanına hoş gelebilir mi? Bahçeli'deki MHP tabanına hoş gelebilir mi? MHP'ye gönül veren kardeşim bu çirkinliğe izin vermeyecektir" ifadelerini kullandı.

"MHP'Lİ SEÇMEN KENDİSİNE DAYATILAN, DOKUNUN UYUŞMADIĞI BU ADAYI REDDEDECEK"

Başbakan Erdoğan, "MHP'li seçmen kendisine dayatılan, dokunun uyuşmadığı bu adayı reddedecek, partisine gereken cevabı çok güzel biçimde verecektir. Milletimiz bizim karşımızda kurulan bu şer ittifakını da bu ittifakın Türkiye'yi nereye götürmek istediğini de çok iyi biliyor. Cuma günü açıkladığımız vizyon belgesiyle biz nasıl bir Türkiye hayal ettiğimizi ortaya koyduk. Vizyon belgesi henüz size ulaşmadıysa temin etmenizi ve satır satır incelemenizi rica ediyorum" açıklamasında bulundu.

VİZYON BELGESİ VE TARTIŞMALAR

Cumhurbaşkanlığı adaylığına ilişkin yapılan vizyon toplantısı ve sonrasındaki tartışmaları değerlendiren Başbakan Erdoğan, "Vizyon belgesi, cumhurbaşkanı olarak seçilirsek beş yılda neler yapacağımızı, 2023'te neleri gerçekleştireceğimizi detaylı şekilde ortaya koyuyor. Demokratikleşme konusunda 12 yılda çok önemli reformlar yaptık. Artık çetelerin temizlendiği bir ortamda daha yoğun şekilde adımlar atacağız. Yeni ve büyük yatırımlarla Türkiye ekonomisini daha da büyüteceğiz. Toplumsal barışın güçlenmesi için başlattığımız reform süreçleri kesintisiz devam edecek. Vizyon belgesini açıkladığımız toplantının ardından ortaya çıkan bir tartışma aslında Türkiye'de kimin uzlaşmadan kimin de kutuplaşmadan yana olduğunu çok net bir biçimde ortaya koydu. Toplantıya toplumun her kesiminden kişileri çağırdık. Sanatçıları da çağırdık. Biz geçmişte de milli birlik ve kardeşlik projesi kapsamında sanatçılarımız sporcularımız aydınlarımızla bir araya geldik ve çok verimli sonuçlar elde ettik. Akil insanlar heyetimizde yer aldılar. Çok önemli görevler ifa ettiler. Bu çok önemli çözüme katkı veren sanatçılarımız, ağır eleştirilere maruz kaldılar. Bizi mahalle baskısı yapmakla itham edenler, alasını kendi çevrelerine yapıyorlar" diye konuştu.

"KILIÇDAROĞLU'NUN DAVETİNE GİDİYORSA ALKIŞ, ERDOĞAN'IN DAVETİNE GİDİYORSA YUH"

Vizyon toplantısına katılan sanatçıların eleştirmesinin doğru olmadığını söyleyen Başbakan Erdoğan, "Medyada sosyal medyada sanatçılarımıza karşı son derece edep dışı insaf dışı insanlık dışı saldırılar yapıldı. Şunu burada hatırlatmak isterim. Bazen şer gördüğümüz şeylerde hayır vardır. Kılıçdaroğlu'nun davetine gidiyorsa alkış, Erdoğan'ın davetine gidiyorsa yuh. Böyle bir mantık olabilir mi ya? Sen ne zamandan beri sanatçının iradesine ambargo koyma kabiliyetini kendinde bulabiliyorsun? Kimin dikta yanlısı, baskı, faşizm yanlısı olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur. Hem o sanatçılarımız hem de Türkiye bu linç girişimi ile düşen maskeleri görme ve tanıma fırsatını buldu. Sanatçılarımıza bir kez daha sesleniyorum. Hiç tedirgin olmasınlar, rahatsız olmasınlar" ifadelerine yer verdi.

"CHP ZİHNİYETİ NAZIM HİKMETİ İSTİSMAR EDEN AMA ÖLENE KADAR SÜRGÜNDE KALMASINA YOL AÇAN ZİHNİYETTİR"

Başbakan Erdoğan, "Sanat hiç kimsenin tekelinde değildir. Bu CHP zihniyeti, Nazım hikmeti istismar eden ama ölene kadar sürgünde kalmasına yol açan zihniyettir. Nazım Hikmet'e vatandaşlık hakkını iade eden AK Parti iktidarı olmuştur. Aramızdaki fark budur. Şu andaki CHP zihniyeti, Sabahattin Ali'yi katleden CHP'ye tek laf edebildi mi? Ahmet Kaya'nın gurbette ölmesine yol açanları görmezden geldiler, omuz omuza yürüyorlar. Nice kitabı yasaklayan, yakan, CHP'yi ve tek parti zihniyetini asla eleştiremezler. Ama Nazım Hikmet'e itibarını iade eden AK Parti'ye özgürlük içinde saldırmayı marifet bilirler. Bunun modası artık geçti. Sanata ve sanatçıya mahalle baskısı uygulanmasına izin vermeyeceğiz. Mağdur olmalarına izin vermeyeceğiz" açıklamasında bulundu.

"ORHAN GENCEBAY TÜM BUNLARA CEVABI VERDİ"

Başbakan Erdoğan, "Esasen Orhan Gencebay tüm bunlara cevabı verdi. Türkiye Cumhuriyeti denen bu muhteşem yer bizim vatanımız. Burası bizim toprağımız. Buraya sahip çıktığımız, sevgi saygı duyduğumuz sürece bize hiç kimse bir şey yapamaz. Ben bu sözün üzerine daha başka bir şey söylemeyi gereksiz görüyorum" dedi.

"ZALİMLERİN ZULÜMLERİNE ARA VERMELERİNİ ELBETTE BEYHUDE BEKLEDİK"

Başbakan Erdoğan, "Suriye'de katliam devam ediyor. Irak'ta süren kavga can almaya devam ediyor. Libya, Mısır aynı şekilde. Ramazan hürmetine zalimlerin zulümlerine ara vermelerini elbette beyhude bekledik. İsrail'in son günlerde yaptıkları hiçbir şeyle izah edilemez. İsrail terör estiriyor. Bu bireysel terörün ötesine geçti. Bir terör devleti anlayışıyla bunu yapıyor. Her Ramazan ayında yaptığı gibi Gazze'deki Müslümanların üzerine ölüm yağdırdı. Bu sabah itibariyle bir ateşkes kararı güya onaylandı. 2012'de de ateşkes kararı verilmişti. Temenni ederim ki sağlanır. Ateşkes girişimi elbette değerlidir. Ortadoğu'nun kirli siyasetinde, Filistinli masum çocukların kanı kullanılmıştır. 200'e yakın Gazzeli şehit oldu, çok sayıda çocuk ve kadın var. Gazzeliler maalesef oruçlarını bir kez daha şehadetle açtılar. İftar sahur sofralarında okullarda camilerde masum insanlar acımasızca katledildi" diyerek eleştirilerde bulundu.

"FİLİSTİN'DE ÇOCUKLARIN HAVADAN YAĞAN BOMBALARLA KATLEDİLMESİ İNSANLIK İÇİN BİR ANLAM İFADE ETMİYOR"

Filistin'de yaşananlara sessiz kalınmaması gerektiğini söyleyen Başbakan Erdoğan, "Maalesef Filistin'de çocukların havadan yağan bombalarla katledilmesi insanlık için bir anlam ifade etmiyor. Bir şehrin en ileri ağır silahlarla acımasızca bombalanması 400-500 ton bombanın oraya yağdırılması bir şey ifade etmiyor" dedi.

"BATI SADECE ENDİŞELİYİZ DİYOR, GAZZELİ ÇOCUK İSE ÖLÜYOR"

Dünyanın Gazze'deki çocuk ölümlerine sessiz kaldığını söyleyen Başbakan Erdoğan, "Batı sadece endişeliyiz diyor, Gazzeli çocuk ise ölüyor.  1948'den beri olduğu gibi bugün de Ramazan ayında hem insanlık hem de halkı Müslüman ülkelerin çoğu trajediyi seyrediyor. Hatta sırtını döndü. Olanları görmüyor duymuyor. İsrail şımarık biçimde, gazetelerde gördünüz. Tanklar bir tarafta ölüm kusuyor, onlar ise halay çekiyor. Bu nasıl insanlıktır?" diyerek eleştiride bulundu.

"HESAPSIZ KALMAYACAK, BUNUN BEDELİ ER YADA GEÇ ÖDENECEKTİR"

Başbakan Erdoğan, "Uluslararası hukuku çiğneyerek bölgede devlet terörü estirmeye devam ediyor. Bizim dışımızda bir tek ülke çıkıp buna dur diyemiyor. Hiçbir zulüm ebedi değildir, zalim er yada geç zulmünün bedelini ödemiştir. Hesapsız kalmayacak, bunun bedeli er yada geç ödenecektir. O çocukların melekleri ağlatan feryatları karşılıksız kalmayacaktır. O kadınların yavrularının başında arşı alayı inleten çığlıkları karşılıksız kalmayacaktır. Çocuk katilleri de bunun bedeli öderler, göreceksiniz ödeyeceklerdir" açıklamasında bulundu.

"BU ZİHNİYETİN HİTLERİN ZİHNİYETİNDEN NE FARKI VAR?"

Başbakan Erdoğan, "İsrail'de bir kadın çıktı şunları söyledi "Filistinlilerin hepsi bizim düşmanımız. Kanları bizim elimizde olmalı. Buna öldürülen teröristlerin anneleri de dahil. Filsitinli anneler de öldürülmeli" bunu söyleyen bir kadın milletvekili. Allah aşkına soruyorum. Bu zihniyetin hitlerin zihniyetinden ne farkı var? Buna benzer sözler, başkaları için söylenseydi dünya ayağa kalkar mıydı kalkmaz mıydı?" diye sordu.

"AVRUPA'YA SESLENİYORUM NEDEN SUSUYORSUNUZ?"

Başbakan Erdoğan, "Avrupa'ya sesleniyorum neden susuyorsunuz? İslam dünyasına sesleniyorum, kardeşleriniz alçakça öldürülürken daha ne kadar tepkisiz kalacaksınız? Dünya bu devlet terörüne daha ne kadar tepkisiz kalacak? Filistin'de sadece Filistinli çocuklar ölmüyor, küresel adalet vicdan ölüyor. Susan bu zulmün ortağıdır. Zulme rıza gösteren bu zulmün ortağıdır. Susmadık susmayacağız" dedi.

"ANA MUHALEFET DE, YAVRU MUHALEFET DE RAHATSIZ"

Başbakan Erdoğan, "Kim ne derse desin, varsın birileri bundan rahatsız olsun. içerde ve dışarda tavrımızdan tedirgin olsun. Ecdadımız gibi biz de zalimin değil mazlumun tarafında olmaya devam edeceğiz. Bölgemizde bizim Filistin ile ilgili sesimizi yükseltmemizden rahatsız olanlar var. Sadece bölgemizde değil içerde de rahatsız olanlar var. işte buyurun, Suriye'den ülkemize sığınmış olanlar var. Ana muhalefet de, yavru muhalefet de rahatsız" dedi. 

"MARAŞ'TA ADANA'DA YAPILAN EYLEMLER BU ÜLKENİN EVLADINA YAKIŞAN EYLEMLER DEĞİLDİR"

Kahramanmaraş ve Adana'daki Suriyeli eylemlerine değinen Başbakan Erdoğan, "Suriye'den ülkemize sığınmış insanlardan dolayı insanlardan dolayı Maraş'ta yapılan eylemler bu ülkenin evladına yakışan eylemler değildir. Adana'da yapılanlar bu ülkenin evladına yakışan eylemler değildir" dedi.

"FİLİSTİN DAVASI KONUSUNDA, PENSİLVANYA İLE CHP GENEL MÜDÜRÜ, TAM BİR FİKİR BİRLİĞİ İÇİNDELER"

Başbakan Erdoğan, "Bu millet ensar olmayı kendisinin vazgeçilmez özelliği olarak benimsemiştir. Bunu yapanlar nasipsiz tiplerdir. Ama biz onlara da insanlık öğretmeye devam edeceğiz. Mavi Marmara konusunda CHP genel müdürü gitti İsrail'in yanında durdu. Filistin davası konusunda, Pensilvanya ile CHP genel müdürü, tam bir fikir birliği içindeler. 2012'de sosyalist enternasyonel de CHP gitti, Filistin davasıyla, Türkiye'deki terörist örgütü aynı bildiriye imza attı. Biz ne zaman tel Aviv'e bir eleştiri getirsek cevabını oradan değil CHP genel müdüründen aldık" diye konuştu.

"İSRAİL HALKI DEVLETLERİNİN BU KATLİAMINA ARTIK İTİRAZ ETSİNLER"

Başbakan Erdoğan, "Malum monşer cumhurbaşkanı adayı tarafsız olmak gerektiğini söyledi. O da efendisinin gözüne girmeye çalışıyor, hale bak. Bunların vicdanları kurumuş. Bunlar da tarih şuuru yok. Ecdadın hatırasına saygı yok. Biz yarın mahşerde elimle dilimle, kalbimle yapılması gerekeni yaptım demenin huzuru içinde olmak istiyoruz. İsrail halkına da sesleniyorum. Devletlerinin bu katliamına artık itiraz etsinler. Buradan ben İsrail halkına da sesleniyorum. Devletlerinin bu katliamına artık itiraz etsinler. İsrail halkı bahanelerle yapılan saldırının ne kadar orantısız olduğunu artık görsün. Böyle bir politikayla, efendim Hamas bomba attı. Kaç kişi öldü? Ölen yok. Nasıl oluyor bu iş? Ama siz 200 kişiyi öldürdünüz 1000'e yakın yaralı var. Tamamiyle Gazze'yi yine yerle yeksan hale getirdiniz" açıklamasında bulundu.

"DİLE KOLAY 400 TON BOMBA YAĞDIRIYORSUN ŞU ANDA 500 TON OLMUŞTUR"

Başbakan Erdoğan, "Dile kolay 400 ton bomba yağdırıyorsun. Şu anda 500 ton olmuştur. Böyle bir politikayla İsrail halkı hiçbir zaman refaha kavuşamaz. Böyle bir politika ile İsrail halkı hiçbir zaman güvenliğe, refaha kavuşamaz" dedi.

"GAZZE'YE UYGULANAN İNSANLIK DIŞI AMBARGONUN DERHAL KALDIRILMASINI İSTİYORUZ"

Başbakan Erdoğan, "İsrail devleti ve hükümeti de bilsin ki Türkiye olarak bu katliamlar sürdükçe, Filistin'de çocuklar katledildikçe ilişkilerimizin normalleşmesi asla mümkün değildir. Biz Mavi Marmara olayı olduğu zaman ne dedik? Önce özür dedik, dilediler. Tazminat dedik, belli bir yere geldiler. Üçüncü madde de ambargonun kaldırılmasıydı. İmzalamak üzereyiz dediklerinde de aynı oyunu yaptılar. Bunu Olmert zamanında da yaptılar. Şimdi de yine Batı Şeria'da başlayan olayı Gazze'ye götürdüler. Ateşkes yetmez, Gazze'ye uygulanan insanlık dışı ambargonun derhal kaldırılmasını istiyoruz" diye konuştu.

"EY AMERİKA SEN BİZE HEP ŞUNU SÖYLEDİN İKİ DEVLETLE BİR FİLİSTİN DEDİN"

Başbakan Erdoğan, "Ey Amerika, sen bize hep şunu söyledin. İki devletli bir Filistin dedin. Ne oluyor? Bunu hep söyledin. Ben sayın Bush'la da masaya oturduğumuz zaman bu ifadeler kullanılmıştır, şu anda yine aynı ifadeler kullanılmıştır. Uygulamaya gelince maalesef. Bir kez daha Filistinli kardeşlerime sesleniyorum. Asla yalnız değilsiniz, asla yalnız olmayacaksınız. Biz insani yardımlar konusunda yardımlarımızı sürdürüyoruz. Yaraları sarmak için kanı durdurmak için yanınızda olmaya devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.

"BİZ KUDÜS'TE BURAYA BİLMEM NE ÖDÜLÜ TAKMAK İÇİN BU MÜCADELEYİ YAPMIYORUZ"

Başbakan Erdoğan, "Biz Kudüs'te buraya bilmem ne ödülü takmak için bu mücadeleyi yapmıyoruz, bizim derdimiz sadece Allah rızasını tahsil içindir. Bu mübarek ayda 76 milyon dualarımızla yanınızda olmaya devam edeceğiz. Allah tüm Filistin ve mazlumların yardımcısı olsun. Müslüman ülkelerin üzerindeki ölü toprağını kaldırsın" dedi.