Hasan KIRMIZITAŞ- Mücahit YOLCU- Mehmet SEZGİN- İskender ZENGİN/ KAHRAMANMARAŞ, () - BAŞBAKAN ve Cumhurbaşkanı adayı Recep Tayyip Erdoğan, Kahramanmaraş'ta düzenlenen mitingde rakibi Ekmeleddin İhsanoğlu ile muhalefet partilerini eleştirdi. HDP ve cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş'tan bahsetmediği konuşmasında ağırlıklı olarak MHP Lideri Bahçeli'yi eleştiren Başbakan Erdoğan, "MHP kendi kimliğini, siyasetini bir kenara bıraktı CHP'nin yavrusu, CHP'nin vagonu oldu. MHP Genel Başkanı, CHP'nin peşine takıldı, nereye sürüklerse oraya gidiyor. Sadece CHP'nin değil, Pensilvanya'nın da oyuncağı oldu" dedi. Erdoğan, rakibi Ekmeleddin İhsanoğlu için de "Çarkçı Ekmel" dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 10 Ağustos'ta yapılacak olan cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi eşi Emine Erdoğan ile birlikte Müftülük Meydanı'nda düzenlenen mitinge katıldı. Binlerce kişinin katıldığı mitingde sık sık Erdoğan lehine sloganlar atılırken, kalabalık arasında zaman zaman çıkan izdiham görevliler tarafından engellendi. 'Edeler' diye hitap ettiği Kahramanmaraşlılar'dan seçimlerde destek isteyen Erdoğan, rakibi İhsanoğlu ile CHP, MHP ve Pensilvanya'yı eleştirirken; diğer muhalefet partisi HDP ile cumhurbaşkanı adayı olan Selahattin Demirtaş'tan hiç bahsetmemesi dikkat çekti.
"EDELER DİYARI PENSİLVANYA'YA GEREKEN CEVABI VERDİ"
Başbakan Erdoğan, Müftülük Meydanı'nı kalabalığa, kentte 'kardeş', 'ağabey' yerine kullanılan 'Ede' deyimini kullanarak 'Edeler diyarının yiğitleri' diye hitap etti. Kahramanlığın ve kardeşliğin şehri olarak tanımlayarak övgüler yağdırdığı Kahramanmaraş'ın son seçimlerde yüzde 59 oy oranıyla AK Parti'ye tercih ettiğini hatırlatan Erdoğan, "30 Mart'ta sandığa gittiniz ve tarih yazdınız, 'yüzde 59 ile AK Parti' dediniz, büyük Türkiye'ye, güçlü Türkiye'ye sahip çıktınız. Pensilvanya ihanet çetesine gereken cevabı verdiniz. Pensilvanya'nın oyuncağı partilere gereken cevabı verdiniz" dedi.
GAZZE İLGİMİZ BİRİLERİNİ RAHATSIZ ETTİ
Geride kalan Ramazan ve bayramın, İslam ülkelerindeki sorunlar nedeniyle huzurlu değil hüzünlü geçtiğini ifade eden Erdoğan, "Irak'ta her gün onlarca yüzlerce kardeşimiz öldürülüyor. Mısır, Libya'da kardeşlerimiz zor günler geçiriyor. Suriye'de kan akmaya devam ediyor. Somali'de yoksulluk tehdit ediyor. Bunların üzerine İsrail, Ramazan ayının ortasında Gazze'ye saldırı başlattı. Ramazan, Kadir Gecesi hatta bayram demedi çocukları öldürmeye devam etti. Şu ana kadar şehit olanların sayısı 1400'ü aştı. Bunların 300'e yakını çocuk, yüzden fazlası kadın. Rabbim İslam coğrafyasında zulüm, baskı, işkence, ayrımcılık gören her bir kardeşimize sabır, tahammül versin. Rabbim İslam dünyasının üzerindeki ölü toprağını, tepkisizliği, ilgisizliği kaldırsın" diye konuştu.
ORTADOĞU'NUN UMUDU SİZLERSİNİZ
Türkiye'nin Gazze, Suriye ve diğer Ortadoğu ülkelerine ilgisinin dışarıda olduğu kadar içeride de birilerini ciddi şekilde rahatsız ettiğini ancak kendilerinin mazlumlara yüz çevirmeyeceklerini kaydeden Erdoğan şöyle konuştu:
"Bizim Gazze'yle ilgileniyor olmamız dışarıda olduğu kadar içeride de birilerini ciddi şekilde rahatsız etti. Aynı şekilde Suriyeli kardeşlerimizle ilgileniyor olmamız, hem dışarıda, hem içeride, hem de maalesef Kahramanmaraş'ta birilerini rahatsız etti, ediyor. Kahramanmaraş muhacir ve ensarın, Hazreti Ömer'in, Hazreti Halit Bin Velid'in şehridir. Kahramanmaraş; Adıyaman ve Gaziantep'le birlikte Ukkaşe Hazretlerinin şehridir. Kahramanmaraş düşmanına karşı Sütçü İmam kadar yiğit, dostuna Necip Fazıl, Erdem Beyazıt, Aşık Mahsuni kadar müşfik bir şehirdir. Burası Eshabı Keyifteki 7 yiğidin hem de söz ustası 7 güzel insanın şehridir. Evlerini yurtlarını terk etmek zorunda kalmış kardeşlerine sığınmış muhacir konumdaki Suriyelilere gerçek manada Kahramanmaraşlı el kaldırmaz, el uzatmaz, dil de uzatmaz. Kardeşlerim şunu bilmenizi isterim ki; Irak'ın umudu sizlersiniz. Suriyeli kardeşlerimizin, Gazze'nin, Balkanların, Kafkasların, Kuzey Afrika'nın, Ortadoğu'nun umudu sizlersiniz, bizleriz. Şu anda bütün mazlum halklar, bütün mazlum topluluklar yüzlerini bize döndüler. Biz onları yüz üstü bırakmayacağız. Ecdadımız nasıl sahip çıktıysa biz de imkanlar ölçüsünde sahip çıktık, çıkacağız. 81 vilayetin tamamına nasıl ulaşıyorsak, dünyanın her yerindeki mazlum mağdurlara ulaşıyor büyük devlet olmanın gerektiği şekilde ellerinden tutuyoruz. Şu anda bombardıman altındaki Gazze'de; Kızılay, TİKA, AFAD, TRT, ve gönüllü kuruluşlarımız ile biz varız. Suriye'de; Arap, Kürt özellikle Türkmen kardeşlerimizin yanında her türlü imkanımızla varız. Irak'ta başta Türkmenler olmak üzere, dost eli kardeş eli olarak her imkanımızla biz varız."
CHP VE MHP İKİ YÜZLÜ
Konuşmasında Adana'da durdurulan MİT TIR'larını hatırlatarak Türkmenlere yardım etmemekle hükümeti suçlayan muhalefet partilerini eleştiren Başbakan Erdoğan şöyle devam etti:
"Adana'da MİT'e ait TIR'lara hukuksuzca baskın yaptılar. Nereye gidiyordu TIR'lar; Suriye'de Türkmen kardeşlerimize yardıma gidiyordu. Bu Pensilvanya çetesi; yargı, emniyet, TSK içindeki uzantısı yoluyla TIR'lara baskın düzenlediler. Şimdi de; CHP ve MHP utanmadan sıkılmadan çıkıyor bizi Türkmenlere yardım etmemekle itham ediyor. Pensilvanya'ya sahip çıkan bu CHP, bu MHP. Adana'da TIR'ların durdurulmasına sessiz kalan işte bu CHP, bu MHP. Hem yardımın engellenmesine göz yumup destek vereceksin, hem de 'Türkiye Türkmenlere bir şey yapmıyor' diyeceksin. Bunlar iki yüzlü, iki yüzlü. Bunlar hiçbir şey yapmazlar, yapılmasına da razı olmazlar."
CHP; AZERİLERİ STALİN'E TESLİM ETTİ
Muhalefet partisi CHP'yi tarih boyunca dış politikada hata yapmakla suçlayan Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Şimdi bakın CHP tarihi boyunca dış politikada ne hata yaptıysa bugün de aynısını yapıyor. CHP, geçmişte Stalin'e sahip çıkmıştı, Mussolini'ye sahip çıkmıştı. Hatta Hitler'in safında yer almıştı. Bugün de Hitler'in izinde giden İsrail'e sahip çıkıyor. CHP kurulduğu andan itibaren İsrail'in yanında yer aldı, bugün de yanında durmaya devam ediyor. Ah kardeşlerim ah; bu CHP var ya bize sığınan Azeri kardeşlerimizi Stalin'in askerlerine bu CHP teslim etmiş ve Boraltan Köprüsü'nde şehit edilmelerini işte bu CHP izlemiştir. O Azeri kardeşlerimiz şehit edilmeden önce ne demişti biliyor musunuz; 'Bizi Stalin'in askerleri değil, siz bizi öldürseydiniz de bizi onlara teslim etmeseydiniz' diyorlar. Yıllarca bu CHP Filistin meselesine Ortadoğu'ya sırtlarını döndü. Bunu yaparken Avrupa'ya da yaklaşamadılar. Müzakere safhasına bile taşıyamadılar biz taşıdık. Gazze'de katliamı örtmek için içeride ellerinden geleni yapıyor. Irak'a adaletsizliği destekliyor, Mısır'da darbecileri destekliyor, Suriye'de eli kanlı rejimi Esed'i destekliyor. Yüz binlerce insanın katilini destekliyor. İşte Gazze'de İsrail işini rahat görsün, rahat soykırım yapsın diye susturmanın mücadelesini veriyor. Susmak yok ve hakkı söylemeye devam edeceğiz."
MHP, KİMLİĞİNİ BIRAKTI CHP'NİN VAGONU OLDU
Konuşmasını MHP ve Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi eleştirerek sürdüren Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:
"MHP artık kendi kimliğini siyasetini, bir kenara bıraktı CHP'nin yavrusu, CHP'nin vagonu oldu. MHP Genel Başkanı, CHP'nin peşine takıldı, nereye sürüklerse oraya gidiyor. Sadece CHP değil, MHP Pensilvanya'nın da oyuncağı oldu. Devlet Bahçeli meydanlarda konuşmuyor, salonlarda konuşuyor ve maalesef edebe, adaba, nezakete, terbiyeye sığmayacak üslupla ağır hakaretleri arka arkaya sıralıyor. Biz onun seviyesine düşmeyiz, debelendiği çukura, çamura girmeyiz. MHP Genel Başkanı şu anda gerekten çok zor durumda, yaptıklarını tabanına izah edemez duruma geldi. CHP'nin arkasına takılmayı, Pensilvanya'nın dizinin dibine oturmayı tabanına izah edemiyor. Ne dediler 'çatı' dediler, altında kim var; MHP var, yanında kim var Sosyalist İşçi Partisi var, başka Devrimci Halk Partisi var. MHP Genel Başkanı bunlarla yol yürüyor. Hani ya siz milliyetçiydiniz, hani ya siz komünistlere karşıydınız. Dünyada komünist mi kaldı, bunların peşine takılıyor ve hatayı örtmek için sabah akşam iftiraya, yalana başvuruyor."
ÇARKÇI EKMEL
Başbakan Erdoğan, konuşmasına MHP Lideri Bahçeli ile cumhurbaşkanlığı seçimlerinde rakibi olan Ekmeleddin İhsanoğlu'nu eleştirerek devam etti. İhsanoğlu'nun Mehmet Akif Ersoy'un kabrini ziyareti sırasında okuduğu İstiklal Marşı dizelerini Çanakkale Şiiri ile karıştırdığı görüntülerini meydana kurulan dev ekranlara yansıtarak izlettiren Erdoğan şöyle konuştu:
"Bu Bahçeli bize ne diyordu; evimin önüne çocukları gönderip çocuklara andımızı okutacakmış. Hani kaldırdık ya onu okutacakmış. Sayın Bahçeli sen o çocukları ortak adayınızın evinin önüne gönder. Çok önemli bir belge açıklayacağım o çocuklar artık gitsin sizin ithal monşer adayınıza İstiklal Marşı'nı öğretsinler. Görüntüleri izlediniz mi, ortak adayınızın Akif'in kabri başında sergilediği cehaleti gördünüz mü? 'Babam Akif'in arkadaşıydı, manevi dergahından geçtim' diyor, sonra kalkıyor İstiklal Marşı'ndan dörtlük okuyor. Şimdi ben çarkçı Kemal'i tanıdım ama şimdi çarkçı Ekmel çıktı. Diyor ki; 'saptırıyorlar, ben bir şey demedim' diyor. Şimdi size bunu izletiyorum. Bu adamın çarkçı olduğunu, yalan söylediğini bizzat izleyin, kendinden dinleyin. Şimdi bugün çok enteresan güya bu profesör 'beyit okudum' diyor. Ey profesör bu beyit değil, kıta kıta. Dört mısradan oluşan kıta. Dört mısra, beyit iki mısradan oluşur sen daha bunu öğrenememişsin ya. Senin her yerin profesör olsa ne yazar."
Erdoğan daha sonra İhsanoğlu'nun karıştırdığı İstiklal Marşı'nın dizelerini okudu ve, "İşte dörtlük, kıta bunu öğrenmen lazım. Sen bunu öğrenememişsin. Hiç olmazsa yalan söyleme dürüst olda 'sürçü lisan ettik' de. Ama yalan söyleme. Siyasetin bu inceliklerini kavrayamadı. Fakat fazla vakti de yok. AK Partili gençler değişik illerden bu profesör beye İstiklal Marşı ve Safahat gönderiyorlar. Dün de Kahramanmaraş'taki gençler göndermişler. Olur ya bakarsınız okuyuverir. 10 Ağustos'tan sonra okumaya çok zamanı olacak. Ey Kahramanmaraş, ey edeler bu ortak aday benim CHP'ye, MHP'ye gönül vermiş kardeşlerime hiç yakışıyor mu?" dedi.
BAHÇELİ'YE NECİP FAZIL ŞİİRİYLE CEVAP VERİRİM AMA...
İhsanoğlu'nu destekleyen ve konuşmalarında kendisine yönelik eleştirilerinden dolayı Bahçeli'ye tepki gösteren Erdoğan, konuşmasında şair Necip Fazıl Kısakürek'in şiiriyle cevabı olmasına rağmen o cevabı vermeyeceğini ifade ederek şöyle devam etti:
"Bahçeli senin işin çok zor. Çok yanlış yola girdin ama şimdi ne yoldan çıkabiliyorsun ne de girdiğin yolu izah edebiliyorsun. Ey Bahçeli İstiklal Marşı'nı dahi bilmeyen bu adayı sen MHP'li kardeşlerime nasıl yutturacaksın? Gözü dönmüş şekilde arka arkaya sıraladığı hakaretler, bu çirkinliği beceriksizliği örtmez. Bahçeli bunun hesabını iki dünyada da vereceksin. Ama ben senin düştüğün seviyeye düşmem. Sana aslında Kahramanmaraş'ın evladı Necip Fazıl'ın ağzıyla cevabım var ama o cevabı da vermem. Üstadı tanıyanlar onu çok iyi bilir. Kardeşlerim CHP'ye de, MHP'ye de bu adayı adeta zorlattılar. CHP ve MHP tabanına gideceksiniz 'tıpış tıpış bu adaya oy vereceksiniz' dediler. Ama inanıyorum ki CHP ve MHP'li kardeşlerim bu ithal adaya, İstiklal Marşı'nı bilmekten aciz monşere oy vermeyecekler."
BİZ DAHA MİLLİYETÇİYİZ
12 yıllık iktidarları boyunca gururla hizmet ettikleri Türkiye'yi uçurum kenarından alarak dünya ülkesi yaptıklarını ifade eden Erdoğan, gerçek milliyetçiliği kendilerinin yaptığını diğerlerinin ise istismarcı olduğunu vurguladığı konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Buradan sadece bir alandan yaptıklarımızı anlatacağım, kimin geçek milliyetçi, kimin istismar yaptığına karar verin. 2003 yılında TSK ihtiyaçlarının yüzde 75'i dışarıdan karşılıyordu, şu anda yüzde 45'e kadar düşürdük. Yüzde 75'ten yüzde 45'e daha da düşüreceğiz ve yüzde 5'lere çekeceğiz. 12 yıl önce Türkiye savunma ve havacılıkta 248 milyon dolar ihracat yapıyordu, şimdi 1 milyar 262 milyon dolar ihracat yapıyoruz. Kendi tankımızı Altay tankını imal ettik. İnsansız hava araçları, savaş gemilerini imal ettik. Gemilerimizin 2 tanesini uluslararası denizlere gönderdik, yeni gemi ve denizaltılar yolda. Kendi tüfeğimizi tasarladık, uyduları imal ettik, roket ve füzeleri üretir konuma geldik. 10 Haziran'da törenle kendi mühendis teknisyenlerimizin imal ettiği Atak helikopterini TSK'ya teslim ettik. Savunma sanayinde neredeyse tamamen dışa bağımlı Türkiye vardı, şu anda dünyada iddia sahibi Türkiye var. Dünyanın gözü şu anda Türkiye'de, birçok ülke ürettiğimiz silah ve savunma sanayi araçlarını satın almak için sıraya giriyor. Uçakları modernizasyon için yurtdışına gönderiyorduk, artık yurtdışından bize geliyorlar. Burada durmuyoruz 2023'e kadar inşallah kendi jet eğitim uçağımızı yapacak, istihbarat uydusunu göndereceğiz. Milliyetçilik işte budur. Ülkesini büyütmekle milliyetçilik olur. Biz 230 milyar dolar milli gelirden aldık ve 820 milyar dolara ulaştırdık. Bu MHP, IMF'ye 23,5 milyar dolar borçla bize devretti, şimdi borcumuz bitti. Merkez Bankası döviz rezervi 27,5 milyar dolardı, şimdi 135 milyar dolara ulaştı. Kim milliyetçi, kim milletini, ülkesini seviyor? CHP'nin arkasına takılarak, Pensilvanya'nın dizinin dibine oturarak sabah akşam hakaretle milliyetçilik olmaz. İstiklal Marşı ile Çanakkale şiirini birbirine karıştıran adamın arkasına takılarak milliyetçilik olmaz."
MURAT GÖĞEBAKAN'I UNUTMAYIN
Konuşmasının son bölümünde Kahramanmaraş'a yapılan hizmetleri ve yapılacak yatırımları anlatan Başbakan Erdoğan, vatandaşlardan dualarında Filistin, Gazze, Suriye, Mısır ve Irak'taki Müslümanlar ile bugün cenaze namazı kılınan sanatçı Murat Göğebakan'ı unutmamalarını da istedi.
FOTOĞRAFLI
--------MİTİNG NOTLARI----------
* 1,5 SAAT GECİKTİ, 48 DAKİKA KONUŞTU
Başbakan Erdoğan daha önce saat 15.00'te başlayacağı açıklanan mitinge 1,5 saat gecikmeli geldi. Saat 16.30 sıralarında meydana gelen Başbakan Erdoğan, saat 16.35'te çıktığı platformda 48 dakika konuştu ve 17.23'te konuşmasını sonlandırarak Manisa'ya hareket etti.
* 25 BİN KİŞİ KATILDI
AK Parti'nin Cumhurbaşkanı adayı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, öğleden sonra kiralanan özel uçakla eşi Emine Erdoğan ve kızı Sümeyye Erdoğan'ın yanı sıra; Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ve Başdanışmanı ve İzmir Milletvekili Binali Yıldırım ile birlikte Kahramanmaraş'a geldi. Hava alanında seçim otobüsüne binen Erdoğan ve beraberindekiler, mitingin yapılacağı Müftülük Meydan'na geldi. Erdoğan, eşi Emine Erdoğan ile birlikte; Adalet Bakan Yardımcısı Veysi Kaynak, AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal ile Adıyaman, Kahramanmaraş, Şanlıurfa ve Muş milletvekilleri eşlik ettiği mitin alanında kendisini bekleyen yaklaşık 25 bin kişiyi selamladı. Karadan ve havadan yoğun güvenlik önlemlerinin alındığı miting öncesi ve sırasında alandakilere çok kez, dün tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitiren Murat Göğebakan'ın Erdoğan'a hitaben besteleyip seslendirdiği 'Uzun Adam' şarkısı dinletildi.
* 30 TON SU DAĞITILDI
Türkiye ile AK Parti ve Erdoğan logolu bayrakların dışındaki pankart ve bayrağa izin verilmeyen meydana gelenler polisler tarafından üst aramalarından geçirilerek alana alındı. Hava sıcaklığının yaklaşık 40 derece olduğu kentte, mitinge gelenler yol kenarlarına bırakılan kutulardaki 30 ton suyu tüketti. Sıcak hava nedeniyle alanda ayrıca soğuk su da püskürtüldü. Adıyaman, Gaziantep, Kayseri, Diyarbakır ve Şanlıurfa'dan da takviye gelen 2 bin 500 polisin görev yaptığı mitingi yüzü aşkın gazeteci de takip etti.
* GÖĞEBAKAN PANKARTI ASILDI
AK Parti İl Başkanlığı tarafından mitingin yapıldığı alanın yanındaki bir apartmana üzerinde Başbakan Erdoğan ve Murat Göğebakan'ın fotoğraflarının da bulunduğu "Murat Göğebakan uzun adam seni unutmadı Maraş da unutmayacak" yazılı dev pankart asıldı. Apartman sakinlerinden bir kadın balkonu kapattığı gerekçesiyle pankartı çekince alandaki kalabalık tarafından ıslıklandı.
