ANKARA () - BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan ile Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu Başbakanlık Resmi Konutta bir araya geldi. Genel Başkan Ahmet Gündoğdu, Başbakan Erdoğan'a Soma'da yaşanan maden faciasından dolayı başsağlığı ve geçmiş olsun dileklerini iletti, kamu görevlileri ve çalışma hayatındaki sorunlara değindi.

MEMUR-SEN TARAFINDAN BAŞBAKAN ERDOĞAN'A SUNULAN ÇALIŞMA

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, görüşmede Soma'nın 77 milyonun ortak acısı olduğunu belirterek, Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu'ya teşekkür etti. Başbakan Erdoğan, Gündoğdu, tarafından kendisine iletilen talepleri de inceleyeceğini vurguladı.

Memur-Sen tarafından düzenlemelere ilişkin hükümleri de içeren Kanun (Torba Kanun) Tasarısı'nın Bakanlar Kurulu'nca TBMM'ye gönderildiği belirtilerek söz konusu talepler şu şekilde:

"Disiplin cezalarının affına ilişkin düzenleme, (Kamu görevlilerine disiplin cezalarının affına ilişkin son düzenleme 2006 yılında yapılmış 14/02/2005 tarihine kadar işlenen fiillere bağlı olarak disiplin cezaları affedilmiştir.)

Uyarma ve kınama cezası verilen aday memurların memuriyetle ilişiğinin kesilmesi uygulamasına son verilmesi, (Çok ağır olmayan fiillere bağlı olarak verilen uyarma-kınama cezaları nedeniyle aday memurların memuriyetle ilişiğinin kesilmesi işlemi 28 Şubat döneminde en çok yapılan uygulamalardan biridir.)

Müdür, Genel Müdür Yardımcısı, Genel Müdür olarak görev yapmakta iken özelleştirme kapsamında Araştırmacı kadrolarına atananları istekleri halinde kariyerlerine uygun (mühendis, mimar, avukat gibi) kadrolara atanması, ( Kariyer meslek sahibi oldukları halde, söz konusu unvanda bulunan kişilerin doğrudan araştırmacı kadrolarına atanması hem mesleki doyum hem de mali kayıplara neden olmaktadır.)

Sümer Holding'de çalışan sözleşmeli personelden işsizlik sigortası kesilmemesi, (Sümer Holding'de görev yapan kamu görevlilerinden işçi olmadıkları halde işsizlik sigortası kesintisi yapılmaktadır. Mevzuat kaynaklı hatanın düzeltilmesini sağlayacaktır.)

Kadroya geçirilen İş ve meslek danışmanlarının maaş mağduriyetlerinin giderilerek ek ödemelerinin artırılması, (Sözleşmeden kadroya geçirilmelerine bağlı olarak maaşları 850-900 TL düşen söz konusu personelin, ek ödeme oranlarının arttırılması suretiyle maaş mağduriyeti giderilmiş olacaktır.)

Nöbetçi memurluğu uygulamasının kaldırılması, (1960 darbesi sonrasında yürürlüğe konulan kanunun öngördüğü uygulama, bugün sahip olunan imkan ve yeterlikler karşısında gereksiz hale gelmiştir.)

Tapu çalışanlarının hukuki ve mali sorumluluğunu düzenleyen Medeni Kanunun ilgili maddesinde düzenlenme yapılması, (Tapu Kadastro çalışanlarının iş ve işlemleri kaynaklı mali sorumluluklarının mirasçılarına intikaline neden olan Medeni Kanunun 1007 maddesinde, mali sorumluluğun mirasçılara intikalini engelleyen bir düzenleme yapılmak suretiyle şahsi sorumluluk ilkesi hayata geçirilecektir.)

İş yoğunluğu fazla olan mahkeme çalışanlarına fazla çalışma ücreti verilmesi,(Personel yetersizliği ve iş yoğunluğunun fazla olduğu ve fazla çalışmanın isteğe bağlı olmasının imkansız olduğu bu hizmetlerde fazla çalışma ücreti ödenmek suretiyle görev motivasyonu sağlanacaktır.)

Emekli ikramiyesinin hesaplanmasında 30 yıllık hizmet süresi sınırının kademeli olarak 35 yıla çıkarılması (Kamu görevlilerinin emekli ikramiyesi en fazla otuz yıllık süre için ödenmektedir. Ancak, otuz yılı aşan sürede de sosyal güvenlik primi kesintisi devam etmektedir. Bu çarpıklığı gidermek için emekli ikramiyesinde otuz yıllık sürenin kaldırılması -şimdilik kademeli olarak 35 yıl- uygun olacaktır) talep ve tekliflerimizi içeren Kanun Tasarısı'nın yasama yılının tamamlanmasından önce yürürlüğe konulmasını bekliyoruz."

Toplu sözleşme/KPDK görüşmelerinde olumlu bakılmasına bağlı olarak Torba Kanun'a eklenmesi istenilen talepler şu şekilde:

"2005 yılından sonra göreve başlayan personele bir derece verilmesi, (Bir derece verilmesine ilişkin son düzenleme 2005 yılında yapılmış olup o tarihten bu yana görev başlayanlar/başlayacaklar bu haktan yararlandırılmamıştır. Bu durum, 2005'den sonra göreve başlayanlar açısından hem maaş mağduriyeti hem de kariyer engeli oluşturmaktadır.)

4/C'li sözleşmeli personele kadro verilmesi, (4/C statüsündeki geçici personelde, kadroya geçirilmelerine yönelik yüksek bir beklenti ve bu beklenti kapsamında dile getirilen görüşlere bağlı olarak da kadroya geçirileceklerine yönelik bir algı oluşmuştur.)

KİT'ler ve kamuda çalışan üniversite mezunu işçilerin KİT'lerde 2 sayılı cetvele, diğer kamu kurumlarında çalışanların memuriyet kadrolarına geçirilmesi, (Üniversite mezunu olup yaptıkları işin niteliği ve görev yapma şekilleri boyutuyla kamu görevlileriyle benzer durumda olan yükseköğretim mezunu işçilerle sınırlı bir taleptir.)

Öğretim elemanlarının ücretlerinin iyileştirilmesi (akademik zam yapılması), kadın istihdamının artırılması, (2002 yılından bugüne kadar maaş zamlarının reel artış olarak ya hiç yansımadığı ya da en yansıdığı kamu görevlileri akademik personeldir. Bu durum, hem akademisyen olma isteğini azaltmış hem de nitelikle mezunların akademisyenlik yerine özel sektörde ve kamuda kariyer kadrolarda görev alma tercihinde bulunmasına neden olmuştur.)

Öğretmen ihtiyacının açık kalmayacak şekilde tamamlanması,

Yardımcı hizmetler sınıfında görev yapan personelin de ek göstergeden yararlandırılması ve mevcut ek gösterge oranlarının arttırılması (Yardımcı hizmetler sınıfı kapsamındaki hizmetlilerin ve diğer personelin ek göstergesi bulunmamaktadır. Bu hem fiilen çalıştıkları dönemdeki maaşların hem de emekli maaş ve ikramiyelerin düşük olmasına neden olmaktadır. Diğer taraftan, öğretmenler, sağlık personeli ve bazı kariyer unvanlara uygun mezuniyet gerektiren görevlerin ek gösterge oranları emsallerine nazaran oldukça düşük durumdadır. Örneğin astsubayların ek göstergesi 3600 iken öğretmenlerin ek göstergesi 3000'dir.)

Kamu kurum ve kuruluşlarının yurtdışı teşkilatlarında 4/B statüsünde görev yapan sözleşmeli personelin kadroya alınması ve aile yardımından faydalandırılması, (Sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesinden merkez ve taşra teşkilatı yararlandırılmış ancak yurtdışı teşkilatındakiler yararlandırılmamıştır. Aynı durum, aile (eş ve çocuk)yardımı için de geçerlidir. Sayıları çok fazla olmayan bu durumdaki personelin her iki haktan da yararlanması kamu maliyesi açısından yük oluşturmayacaktır.

KİT'lerdeki sözleşmeli personelinin yıllık izinlerinin bir sonraki yıla devredilmesi,

(KİT bünyesinde görev yapan kamu görevlileri ile 657 sayılı Kanuna tabi memur ve sözleşmeli personelin izin hakları arasındaki tek farklılık bu olup KİT'teki sözleşmeli personelin kullan(a)madığı yıllık izninin bir sonraki yıla devriyle eşitlik tam anlamıyla sağlanmış olacaktır.

Talep ve tekliflerimizin de aynı Torba Kanun içerisinde yer almasını talep ediyoruz."

HT(SSA)