"İZMİR, BUGÜN SUSUZ DEĞİLSE ERDOĞAN'A BORÇLU"
Konya'da sahur vakti DSİ tarafından yaptırılan ve 377 milyon liraya mal olan 49 tesisin toplu açılışı ve temel atma törenine katılan Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, programın ardından DSİ ait tesislerde dinlendikten sonra öğle saatlerinde Vali Muammer Erol'u makamında ziyaret etti.
Burada, Konya'da yapılacak projeleri anlatan Bakan Eroğlu, gazetecilerinde sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin "Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra Başbakan'ın Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu olacağı söyleniyor. Bu doğru mudur?" sorusu üzerine, Eroğlu, "Onu ben bilemem. Başbakanımıza soracaksınız. Yanlış kişiye soruyorsunuz" dedi. Eroğlu, "Kabine üyesi olarak sizin tercihiniz nedir?" sorusu üzerine "Bizim böyle bir tercihimiz olmaz" dedi.
Eroğlu, "İstanbul şebeke suyunun Sakarya Nehri'nden geldiği için koktuğu, sudaki organik maddelerin klorla birleştiğinde kanserojene dönüştüğü" iddialarının hatırlatılması üzerine, İstanbul'a birçok yerden su verildiğini belirtti.
Sakarya Nehri'nin eskiye göre daha temiz olduğunu çünkü arıtma tesisinin inşaa edildiğini belirten Eroğlu, şunları söyledi:
"Sakarya üzerinde çok sayıda baraj var. Oralarda su dengeleniyor. Su DSİ ve bizim tarafından kontrol ediliyor. Ben şunu anlamakta zorlanıyorum; bazı medya kuruluşları, İstanbul'da su bitse çok sevinecekler adeta. Öyle bir bir durumda yani, hayret ediyorum. Daha önce ne dediler? Gidiyor, Alibeyköy Barajı'na, 'Ölçüm yapıyor, su çekilmiş, İstanbul susuz kalacak, şu kadar günlük suyu kaldı' diyor. İzah ediyorum, onu vermiyorlar. Alibeyköy Barajı daha önce yapılan bir baraj. Terkos’un suları oraya aktarılıyor. Oradan da pompalanıp Kağıthane’ye aktarılıyor. Benim İSKİ Genel Müdürlüğü döneminde Alibeyköy'ü aktarma barajı olmaktan kurtardık. Terkosun sularını da, doğrudan Kağıthane’ye arıtmaya aktardık. Alibeyköye su, Terkos'tan basılmadığı için orada su olmaması, az su olması gayet tabii. Dolayısıyla bazıları kuraklık, muraklık diye, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, hükümet ve bakanlık zor duruma düşsün diye felaket tellallığı yapılıyor."
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, 1994 yılında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına seçilmeden önce kent nüfusunun 6.5 milyon olduğunu ve suyun haftada birkaç gün verildiğini, ancak susuzluk sorununun çözüldüğünü söyledi. Eroğlu, şöyle dedi:
"Biz o tarihten, bu tarihe kadar su veriyoruz, vermeye de devam edeceğiz. İnadına da veriyoruz. 'A planı'ndan sonra 'B planı var' dedik. Şimdi daha da olmazsa 'C planını' devreye sokarız. Şunu itiraf edeyim, eğer akıllı bir yönetim, tecrübemiz, şevk ve heyecanımız, İstanbul, Türkiye'ye aşkımız olmasa, 76 şehir bugün susuzdu. Biz gerekli tedbirleri aldık."
İZMİR'İN SU SORUNU
Türkiye'deki 76 kentin barajını, göletini, içme suyunu, modern arıtma tesislerini yaptırdıklarını hatırlatan Eroğlu, İzmir'in su sorununa da değinerek, "İzmir, bugün susuz değilse Allah'a şükür Recep Tayyip Erdoğan'a borçlu. Bana talimat verdi, dev bir hatla İzmir'e 59.5 milyon metreküp su veriyoruz. Susuzluk yok şimdi. Ankara'da şu anda suyumuz var. Hatta 2060 yılına kadar su problemi olmasın diye önümüzdeki yıl Gerede'den 32 kilometre uzunluğunda dev bir tünelle su getireceğiz. Şu anda su problemi yok. Biz geleceği düşünüyoruz. Netice itibariyle İstanbul'da sular kontrol ediliyor. Çok ileri içme suyu arıtma tesisleri var. Suyu vermeye devam edeceğiz. Allah'ın izniyle tabii ki. Biz de yatmıyoruz, çalışıyoruz, gayret ediyoruz."
Eroğlu, Kapu Camii'nde öğle namazı kıldıktan sonra Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek'i ziyaret etti. Ziyaret ardından Kayseri'ye hareket etti.
İsmail AKKAYA/KONYA, ()
FOTOĞRAFLI
