Işıl ARSLAN- Sebile ÇETİN- Mehmet İNAN/KESTEL (Bursa), () - BAŞBAKAN Yardımcısı Bülent Arınç, başlangıcından itibaren Taksim Gezi Parkı sürecinin içinde olduğunu belirterek, "Bize acılar getiren bu olayların anılacak tarafı yok ama üzüntüyle hatırlayabiliriz" dedi.
Bursa'nın Kestel Belediyesi'ni ziyareti sırasında gazeteciler açıklamalarda bulunan Bülent Arınç, Gezi Parkı olaylarını anma gibi bir durumu düşünemediğini söyledi. Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu anılacak, övünülecek bir şey değil. Orada acı ve üzücü olaylar yaşandı. Başlangıcından itibaren sürecin içinde olan bir kişi olarak Taksim'de ve çevresinde başlatılan, insanların ölümüne yol açan, bazılarının ölümcül yaralar almasına yol açan, kamu mallarına zarar veren ve bize acılar getiren bu olayların anılacak tarafı yok. Üzüntüyle hatırlayabiliriz."
Türkiye'nin yanı sıra uluslararası basın kuruluşlarının saatlerce yayın yaptığı ve dünyada geniş yankı uyandıran olayları her yönüyle tahlil ettiklerini vurgulayan Arınç, geçen yıl 31 Mayıs ve 5 Haziran arasında Türkiye'ye çok şey kaybettirebilecek bu olayların hükümetin 'kararlı ve güvenlikli' yönetimi sayesinde amacına ulaşamadığını söyledi. Arınç, Türkiye'nin her yanına sirayet eden bu olaylarda, sosyal medyanın insanları suç işlemeye nasıl tahrik edebileceği noktasında da önemli örnekler yaşadıklarını kaydetti.
Bu tür olayların yeniden yaşanmasının, Türkiye'nin huzur ve esenliğine, barışına, ilerlemesine, büyümesine, güçlenmesine hizmet etmeyeceğini vurgulayan Arınç, şunları söyledi:
"Türkiye demokratik bir ülkedir. Hukuk devletidir. Herkesin toplantı ve gösteri yürüyüşü yapma hakkı vardır. Bunun için izin almaya gerek yoktur. Sadece hukuk çerçevesinde, kırıp dökmeden, yasadışı örgütlerin silahlı eylem alanı haline getirmeden, insanların mal ve can güvenliğine hiçbir zaman tehdit oluşturmadan bunların yapılması gerekir. Eğer bugün bu olayları hatırlayacaklar varsa, bence herkesin aldığı derslerden yola çıkarak bugünü yine cana, mala zarar verebilecek noktaya getirmeden sadece o günün hatırasını barışçıl yöntemlerle ortaya koymak gerekir. Dün sayın Kılıçdaroğlu'nun sözünü doğrusu önemsiyorum. Bir yıl önce böyle demiyordu ama bugün çok güzel bir şey söylüyor. 'Hiç kimse yasa dışı örgütlerin faaliyetine izin vermesin. Eğer yüzlerini gizleyenler varsa teşhir etsin. Bunlarla birlikte olmasın.' Yine oralarda yasa dışı oralarda eylem yapmak, ortama zarar vermek, Türkiye'nin imajına zarar vermek isteyenler olabilir. Ama güvenlik güçleri de elbette onlarla ilgili gereğini yapar. Hiçbir masum vatandaşımız, hukuk, kanun ve nizamlar dışına çıkmadan hareketlerini bitirmesi gerekir diye düşünüyorum."
CUMHURBAŞKANI SEÇİMİ
Bülent Arınç, cumhurbaşkanlığı seçimine ilişkin de CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin çatı adayı görüşmelerini değerlendirirken, "Çatı aday konusunda çok ilginç karikatürler görüyorum. Mesela damda bir kedi var. Birisi gösteriyor bu bizim çatı adayımız diye. Bak şimdi de komisyon kurulacakmış. Türkiye'de cumhurbaşkanlığı seçimleri halk tarafından yapılacağı için fiilen yarı başkanlık sistemini getireceği için fevkalade önemlidir. Elbette Ak Parti'nin bir adayı olacaktır ve o aday Allahın izniyle seçimi kazanacaktır" dedi.
Muhalefeti "Siz bu çalışmaları devam eder ve kapı kapı dolaşmaya devam ederseniz, farkında olmazsınız, cumhurbaşkanlığı seçimi yapılmış olur" diyerek eleştirilerini sürdüren Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Acaba o adayın özellikleri acaba MHP'nin istediği şekilde CHP'nin iştirakini mümkün kılar mı? Yada CHP'nin beğendiği adaylar üzerinden MHP evet oyu verebilir mi? CHP'nin içinde ismi geçen o kadar çok insan var ki bazen kulaklarıma inanamıyorum. MHP açısından ismi uygun görülen bazı insanlar var ki inanın bunların halkta 10 kişinin bile karşılığı yoktur. Siz bazı isimlerin çok güçlü olduğunu zannedersiniz ama onlar sokağa çıktığında selamını alacak 10 kişi bile bulamazlar."
"EÇİMİN İKİ ANEMLİ YANI VAR"
Gazetecilerin sorusu üzerine Arınç, "31 Mayıs bugün ama cumhurbaşkanlığı adayımızı açıklayacak durumda değiliz. Sizlerden özür diliyorum. Bu sözümü tutamadım. Gerçi az çok biliyoruz ama izin çıkmadı, bu isimin açıklanması konusunda. Başbakanımız 15 Haziranı ifade etmeye başladı. Sanıyorum Ak Parti muhalefetin adayının belirlenmesini bekliyor. Kendi içindeki süreci bitirmiş durumda" dedi. Cumhurbaşkanlığı seçiminin iki önemli yanı olduğuna değinen Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Adayımızı tespit ederek, birinci turda seçilmesini sağlayacağız. İkinci konu ise AK Partinin geleceğe hangi kadrolarla yürüyeceği. Ak Parti'nin daha çok iktidar olmasına, başarısını sürdürmesine halkımızın ve ülkemizin ihtiyacı var. 2015 seçimi var. Bir dört yıllık iktidarı Ak Parti dördüncü dönem olarak kazanmak mecburiyetinde. Başbakanlığa kim gelecektir, genel başkan kim olacaktır, kongre ne zaman olacaktır. Bunlarda düşünülüyor. Bu konuyla ilgili çalışmalar yapılıyor. Parti içinde ve parti dışında kanaat önderleriyle, STK'larla görüşülüyor. Cumhurbaşkanı adayımızın açıklanmasının ardından bir yol haritası kendiliğinden belirlenecektir."
Bülent Arınç, Ak Partili bazı il başkanlarının istifalarıyla soruya, "Bunlar partinin Merkez Yürütme Kurulu'nda konuşulan ve üzerinde çalışılan konulardır. Her partide böyle şeyler vardır. Olağanüstü bir durum yok" yanıtını verdi.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e, ABD'de konferans verirken soru yönelten Harvard Üniversitesi'nde çalışan Dr. Emrah Altındiş'in 'densizlik' yaptığı ileri süren Arınç, "Türk olduğunu ifade eden bir densizin söylediklerini çok iyi hatırlıyorum. Cumhurbaşkanına bile küçültücü beyanlarda bunabiliyor bir insan. Ne yapalım. Türkiye'de de dışarıda da var böyleleri" diye konuştu. Arınç, 'paralel yapı' diyerek hükümetin mücadele başlattığı Gülen Cemaati ile ilgili her şeyin hukuk içinde kalınarak yapılacağını sözlerine ekledi.

IA(FK/ESM) (FOTOĞRAFLI)