İtalyan birliğini kurarak İtalya’nın tek bir ülke olarak kurulmasını sağlayan ulusal kahraman Giuseppe Garibaldi, 1863 yılında İstanbul ’da İtalyan İşçi Yardımlaşma Derneği’ni kurdu. Cemiyet’in bugün halen faal olan binası 1885 yılında açıldı. Bina 1910 yılında kapsamlı bir değişime uğrayarak bugünkü halini aldı. İstiklal Caddesi’nde Deva ve Perukar çıkmazlarına bakan "Societa Operaia Binası" bilinen adıyla "Garibaldi" binasında yaklaşık bir yıldır hummalı bir restorasyon çalışması sürdürülüyor. Bina baştan aşağı onarılıyor.
 
Bizans dönemine ait kiremit mezarlar
 
İtalyan İşçi Yardımlaşma Derneği hala varlığını sürdürüyor. Maddi sıkıntı çeken dernek binayı TÜRSAB’a kiraladı. TÜRSAB kültür merkezi yapmak düşüncesiyle binada kapsamlı bir restorasyon çalışmasına başladı. Binanın statik yapısını sağlamlaştırmak için temelleri açılınca büyük bir sürprizle karşılaşıldı. Kiremitlerin arasında bir kafatası görülünce İstanbul Arkeoloji Müzelerine haber verildi. Müze arkeologları gözetiminde yapılan kazı çalışmasında 4 ya da 5 .yüzyıla tarihlenen bir mezar olduğu anlaşıldı. Ardından binanın bodrumunda yapılan araştırmada Bizans dönemine ait 7 mezar daha bulundu. Kiremit örtülü mezarlara Pera bölgesinde ilk kez rastlanıyor. Mezarlık olduğu yönünde tahmin yürüten arkeologlar, komşu binaların altında da bu tür mezarlar olabileceğini ileri sürüyor.
 
Temel kazıları sırasında Osmanlı ve Bizans dönemlerine ait çok sayıda tabak, çanak, şamdan gibi pişmiş toprak kaplar da bulundu. İskeletleri tam tarihleyebilmek için karbon testi yapılacağı belirtildi.
 

Pera nekropolü
 
Restorasyon ekibinin başında İtalyan İşçi Yardımlaşma Derneği üyesi Sedat Bornovalı var. Bornovalı ile restorasyon çalışmalarını ve bodrum katındaki mezarları beraber gezdik. Depo olarak kullanılan bodrum katında İstanbul’un belleğine yeni bilgiler eklenmesine neden olan mezarlar için şunları söyledi: ‘’Dolgu toprağı kaldırırken büyükçe bir kiremit parçası bulduk. Yerinden oynatmayalım, yavaşça açalım derken bir kafatasına rastladık. Hemen müzeye ve koruma kuruluna bilgi verdik. Gerekli izinler alındıktan sonra ciddi bir arkeolojik kazı çalışmasına başlanıldı. Bir mezar diye başlamıştık, şimdi sekizinci mezara ulaştık. Arkeologlar Bizans döneminin oldukça erken evrelerine ait olduğunu düşünüyorlar. Burada bir nekropol (mezarlık) alanının önemli bir parçasını bulduğumuzu düşünüyoruz. Restorasyon sonrasında yapılacak kültür merkezinde buluntuları sergilemeyi planlıyoruz’’
 

Ya diğerleri?
 
Bu bölgede temel kazıları aslında çok rastlanan bir durum.  Hemen her eski bina onarımında temeller açılır ve binanın statik yapısı güçlendirilir. Nekropole ait daha önceki hafriyat çalışmalarında da bu mezarlara rastlanıldığı ancak inşaatı durdurur geciktirir düşüncesiyle bu mezarların yok edildiği tahmin ediliyor. Restorasyonun başında bulunan Sedat Bornovalı aynı zamanda İstanbul Rehberler Odası Başkanı olması buradaki eserlerin kıymetinin bilinmesinin başlıca sebebi. Aksi halde bodrum katında yapılan hafriyattan da, burada çıkan mezarlardan da kimsenin haberi olmazdı. İstanbul çok önemli bir kültürel hazineden de yoksun kalırdı.