Fransa, İngiltere, İspanya ve İskandinav ülkeleri gibi Avrupa’nın genişleyen Müslüman azınlığa sahip diğer ülkeleri de entegrasyon ve radikal hareketlerle ilgili sorunlar yaşıyor.
Hessen eyaletinde kabul edilen müfredat Protestan ve Katolik öğrencilere verilene benzer bir eğitim içeriyor. Birinci sınıf öğrencilerine verilen giriş dersiyle İslam’daki hoşgörü ve kabul anlayışına vurgu yapılıyor. Yetkililer bu tür bir eğitimle öğrencilerin aşırı dini görüşlere kaymasını engellemeyi amaçlıyor.
Velilere çocuklarını bu derse kaydettirmeleri konusunda seçme şansı tanınıyor. Eğitim bakanlığında görev yapan ve Hesse’deki programın geliştirilmesi projesinde çalışan Nurgül Altuntaş göçmenlerin yoğun olarak yaşadığı bölgelerde 29 sınıfın açıldığını ve insanların ders için heyecan duyduklarını anlattı.
Öğrencilerinin arasında Afganistan, Türkiye, Fas ve Arnavutluk gibi Müslüman olan ya da nüfusunun çoğunluğunu Müslümanların oluşturduğu ülkelerden gelen ailelerin çocukları da olan Timur Kumlu, öğrencilerinin farklı kültürel çevrelerden geldiğini hatırlatıyor. “Onların ortak kökenlere sahip kişilikler geliştirmelerine olanak verecek şekilde bir eğitim vermek zorundayız” diyen Kumlu eyaletteki İslam dersi veren ilk öğretmenlerden biri olmak için Giessen Üniversitesi’nde açılan derslere katıldı.
Almanya doğumlu olan Kumlu, gençliğinde yaşadığı zorlukların kendisi için motivasyon kaynağı olduğunu belirtti ve üç ila beşinci jenerasyon göçmenler olan öğrencilerinin, diğer dinlere mensup öğrencilerle eşit şartlarda olmaları gerektiğini ifade etti.
