GAZİANTEP Zirve Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi öğretim üyesi ve Ortadoğu Stratejik Araştırmalar Merkezi Üyesi Yrd.Doç.Dr. Alper Dede, Cenevre-1'in devamı şeklinde olan Cenevre-2'nin, ne kadar umut vaadedici görünse de Esad rejimi ile muhaliflerin önceliklerinin çok farklı olduğunu söyledi. Yrd.Doç.Dr. Dede, "Esad rejimi terörist olarak gördüğü unsurların elimine edilmesine öncelik verirken, muhalifler ise Esad rejiminin sonunu getirecek bir geçici hükümetin kurulmasına öncelik veriyor. Bu iki tutumun uzlaşma ihtimali ise çok düşük" dedi.
Suriye'deki çatışmaları sonlandırma amacıyla devam eden barış görüşmelerinin Cenevre-2 çerçevesinde devam ettiğini belirten Yrd.Doç.Dr. Alper Dede, Suriye hükümetinin önceliği terörle mücadele olduğunu söyledi. Yrd.Doç.Dr. Dede, iç savaşa son vermek için bir geçiş sürecinin yaşandığı ifade ederek, "Cenevre Bildirisi, ülkede yaşanan iç savaşa son vermek amacıyla bir geçiş sürecinin başlatılması ve savaşan tarafların rızasıyla kurulacak olan bir geçici hükümet yoluyla ileriki bir tarihte yapılacak olan seçimlere kadar ülkenin yaralarını sarmasını öngörüyor. Suriye rejimi, Cenevre Bildirisi çerçevesinde müzakerelere katılmaya hazır olduğunu yakın zamanda açıklamıştı. Fakat Suriye hükümetinin en önemli çekincesi önceliğin 'geçiş hükümetinin' kurulmasına değil, 'terörizmle mücadeleye' verilmesi şeklinde" diye konuştu.
"Suriye muhalefeti ise kendilerinin geçiş planını sunduğunu, Suriye rejimi temsilcilerinin Cumhurbaşkanı Beşar Esad'ın geleceği ile ilgili tartışmaları reddetmesinden şikayetçiler" diye Yrd.Doç.Dr. Alper Dede, şöyle konuştu:
"Bu arada, Suriye hükümeti Amerikan Kongresi'nin isyancıları desteklemeye devam etme kararını onaylamasını sert bir dille eleştirdi. Kongre'nin onayladığı plana göre, Ürdün'de muhalif Suriyeli grupların eğitilmesi ve silahlandırılmasını hedefleyen bir CIA programı mevcut. Uluslararası medyaya göre; ABD'nin bu gruplara hafif silahlar ve tanksavar roketler verdiği, fakat omuzdan atılan karadan havaya roketlerin bu silahlar içinde bulunmadığı belirtiliyor. Bu arada görüşmelerin ilk turu sonlanırken, Suriyeli muhalifler ve Esad rejiminin temsilcileri, 10 Şubat'ta ikinci tur görüşmelere geçme konusunda uzlaşmaya vardı."
Yrd.Doç.Dr. Dede, Suriye'de mevcut olan yabancı unsurların Suriye'yi istikrarsızlığa düşürme potansiyelinin bulunduğuna değinerek, şunları kaydetti:
"Cenevre-2 görüşmeleri hem Esad rejiminin temsilcilerini hem de Suriye muhalefetinin temsilcilerini bir araya getirmekle beraber ülkede önemli bir askeri ve siyasi güç haline gelen IŞİD temsilcilerini içermemektedir. Ayrıca, Cenevre-2 görüşmelerine Suriye'nin kuzeyinde özerk bölge kurduklarını ilan eden Kürt gruplar da dahil edilmemiştir. Bütün bunlar gösteriyor ki; hiçbir ortak noktası bulunmayan ve uzlaşma ihtimalleri de düşük olan dört unsuru, Esad rejimi, muhalifler, IŞİD ve Kürt grupları, bir araya getiremeyen Cenevre-2 görüşmelerinden ülkenin gidişatını pozitif yönde etkileyebilecek bir kararın çıkması zor görünüyor."