Ümit TÜRK - Mustafa ÖZDABAK / İSTANBUL, () 22 Temmuz Operasyonu kapsamında 38 kişinin mahkemece serbest bırakılmasına savcılık tarafından yapılan itiraza avukat ve serbest kalan polisler tepki gösterdi.
Çağlayan'daki Adalet Sarayı'na gelen polis ve avukatları açıklama yaptı.
Polislerin avukatlarından Ömer Turhanlı, “Mahkemece serbest bırakılan 38 müvekkilimizin tutuklanması için, Savcı İrfan Fidan tarafından mahkemeye yapılan 167 sayfalık itirazda; kimin hangi suçu nasıl işlediği ile ilgili suçun şahsiliği yönünden hiçbir tespit ve değerlendirme yoktur. Kaçma şüphesini oluşturan somut olgular da yoktur. Delillerin nasıl karartılacağı ve tutuklamaya ilişkin hiçbir somut gerekçe yoktur. Ayrıca Askeri ve Siyasi Casusluk ile ilgili casusluğun, nasıl ve nerede kimler tarafından işlendiği, bu konuda kimin hakkında hangi delilin olduğuna dair bilgi yoktur. Suç uydurmayla ilgili Selam Tevhid Örgütü soruşturmasında yer alan delillerden hangisinin uydurulduğuna dair somut bir tespit de yoktur. Soruşturma dosyasının içinde, müvekkiller aleyhine delil olarak gösterilen belgelerin tamamı, adli makamlara gönderilen veya adli makamlardan gelen savcı ve hakim kontrolünden geçen resmi evraklardır. Sulh Ceza Hakimi Bekir Altun başta olmak üzere, diğer hakimler tarafından karar verilmiş ve hukukiliği tescillenmiş evraklardır.
Müvekkillerin yaptığı tüm işlemler kanunların ve hukukun çerçevesindedir. Kanunlara ve hukuka aykırı bir işlem yaptıklarına dair 22 Temmuz'dan bu yana hiçbir aşamada bilgi, belge ve delil gösterilmemiştir. Müvekkillerin; Emniyet, savcılık ve mahkeme aşamalarındaki ifadelerinde soruşturma kapsamındaki 7 adet hard disk incelenmiş ve bununla alakalı müvekkillere ifadelerinde sorular sorulmuştur" dedi.

"ŞEREFLİ DEVLET MEMURLARI VE VATAN EVLATLARIDIR"

Turhanlı, "Savcı İrfan Fidan, mahkemece serbest kalan müvekkiller il ilgili yaptığı itirazında; 2 hard diskin incelendiğini, diğer 5 hard diskin incelenmediği ve incelenecek 5 hard diskten elde edilecek deliller olduğunu dilekçesinde belirtmesi, ifadede sorulan sorularla çelişmektedir. Dijital malzemelerin incelenmesi, CMK madde 134 kapsamında yapılmaktadır. 7 adet hard disk imaj alınmadan inceleme yapıldıysa zaten hukuksuz olan bir durum ortaya çıkmıştır. 2014 yılı Haziran ayında yaptığımız suç duyurularında da, müvekkillerimize yönelik delil uydurma yoluyla suç isnat edileceğini belirtmiştik. Müvekkillerin kaçma şüphesine dair herhangi bir bulgu yoktur. Kendileri teslim olmuşlardır. Devlet memuru ve sabit ikamet sahibidirler. Delil olduğu İddia edilen her şey savcılık ve emniyet tarafından muhafaza altındadır. Müvekkillerimiz kesinlikle cemaat üyesi, tarikat üyesi veya son dönemdeki popüler ismi ile sözde paralel yapılanma üyesi değillerdir. Müvekkillerimiz hukuk çerçevesinde kanunları uygulayan, savcı talimatları ve hakim kararlarını yerine getiren şerefli devlet memurları ve vatan evlatlarıdır. Ayrıca müvekkillerimiz hakkında yürütülen soruşturma kesinlikle emniyet içindeki sözde paralelcilere yönelik bir soruşturma değildir. Soruşturma esnasında ve gözaltında bu yönde bir soru ve isnatta bulunulmamıştır. Müvekkillerimizin bildiği ve delilleriyle ortaya koyduğu tek paralel yapılanma PKK/KCK terör örgütüdür. Ayrıca devlet içine sızmaya çalışan ve devletin kılcallarına nüfus etmeye çalışan en büyük yapılan Selam Tevhid-Kudüs Ordusu terör örgütüdür" diye konuştu.

"MEMNUN OLACAKLARSA ONA DA EYVALLAH DER GİDER YATARIZ"
Avukat Ömer Turhanlı son olarak bazı basın yayın organlarında ve internet ortamında “Paralel casusların ipliği ortaya çıktı" haberiyle ilgili müvekkilleri aleyhinde Başbakan'ın ve Mit Müsteşarının dinlendiği algısı oluşturulduğunu belirterek, bu haberleri yapan ve yayınlayanlar ile bu belgeleri medyaya servis eden İstanbul Emniyet Müdürlüğü personeli hakkında suç duyurusunda bulunduklarını söyledi. Avukat Turhanlı, Bir daha gerek yazılı gerekse görsel medyada paralel yapı, paralel devlete ait polisler, paralel soruşturma gibi ifade ve beyanların kullanılmaması için de tedbir talep ettiklerini aktardı.
Terörle Mücadele eski Müdürü Ömer Köse de “Avukatımız söylenmesi gerekeni söyledi. Tamamen kanun içerisinde kalınarak yapılmış bir çalışmadan dolayı 8 gün zulüm sayılacak bir muameleden geçtik. Bunun üzerine ifadelerimiz alınmadan serbest kaldık. Ve operasyonun talimatını veren cumhuriyet savcısı tekrar yakalanma talebiyle mahkemeye müracaat etmiş. Az önce avukatın ifade ettiği gibi bu kadar yokun arasında eğer birileri bizim cezaevine girmemizden memnun olacaklarsa ona da eyvallah der gider yatarız" diye konuştu.
(FOTOĞRAFLI)