İZMİR'den, yakılan bir baz istasyonunu sökmek için Diyarbakır'ın Lice İlçesi'ne bağlı Dolunay Köyü'ne giden 4 teknisyenle, Diyarbakır'dan onlara katılan 3 teknisyen, 12 gün önce PKK'lılar tarafından kaçırıldı. PKK'lılar, Diyarbakırlı 3 teknisyen ile İzmir'den gelen ekipten Cevdet Anar ve Bayram Bürçün'ü kısa sürede serbest bıraktı, Murat Yalçın ile Tamer Yiğitoğlu'nu ise ellerinde tuttu. İHD ile bağlantıyla geçen ailelerin girişimleri henüz sonuç vermedi. Murat Yalçın'ın gözüyaşlı eşi Suzan Yalçın, "İki çocuğumla perişan oldum. Askere sahip çıkanlar bizimkilere de sahip çıksın" dedi. İHD Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici ise 2 teknisyenin serbest bırakılmaları için örgüte çağrıda bulunduklarını dile getirdi.
İzmir'de baz istasyonu kurulum şirketinde çalışan Murat Yalçın, Tamer Yiğitoğlu, Cevdet Anar ve Bayram Bürçün, Diyarbakır'ın Lice İlçesi'ne bağlı Dolunay Köyü'ne gitti. Burada, Diyarbakır'dan gelen 3 kişilik teknisyen grubuyla buluşan Bürçün ve arkadaşları, geçen 23 Nisan'da köye yaklaşık 1 kilometre uzaklıktaki dağlık alanda daha önce yakılmış olan baz istasyonunu sökmek için çalışmaya başladı. Bu sırada çalışanların yanına gelen silahlı 2 PKK'lı, onları yaklaşık 3 kilometre uzaklıktaki ağaçlık alana götürdü.
YERE YATIRILIP, ELLERİ VE GÖZLERİ BAĞLANDI
Ağaçlık alanda 7 teknisyenin yanına kalabalık PKK'lı grubu geldi. Yere yatırılan teknisyenlerin, elleri ve gözleri bağlandı. Cep telefonu ve araçların anahtarını da alan PKK'lılar, daha sonra teknisyenlere, nereli olduklarını, niçin geldikleri gibi sorular sordu. Yaklaşık 8 saat bu şekilde elleri, gözleri bağlı ve yerde tutulan teknisyenlerden Diyarbakır'daki ekipten kendileri de Diyarbakırlı olan 3 teknisyen ile İzmir'den gelen 4 kişilik ekipten Bayram Bünçün ve Cevdet Anar, baz istasyonunun bulunduğu alana götürülerek serbest bırakıldı.
PKK'lılar ellerinde kalan iki kişiyi ise yanlarında götüreceklerini, kesinlikle jandarmaya haber verilmemesini istedi. PKK'lılar, Murat Yalçın, Tamer Yiğitoğlu ile birlikte ormanlık alana doğru kaçarak gözden kayboldu.
AİLELERİN GİRİŞİMİ SONUÇ VERMEDİ
Firma yetkililerini arayan teknisyenlerin verdiği bilgiler doğrultusunda askeri birliklerin yaptığı aramalardan sonuç alınamadı. Murat Yalçın ve Tamer Yiğitoğlu'nun Diyarbakır'a giden ailelerinin, İnsan Hakları Derneği, BDP İl Başkanlığı'na yaptığı başvuruların ardından da henüz olumlu bir gelişme yaşanmadı.
Bu arada yine Lice'de kaçırılan iki uzman çavuş ise HDP Milletvekili Sırrı Süreyya Önder'in de aralarında bulunduğu heyet tarafından örgütünün elinden teslim alınarak serbest bıraktırılması, Yalçın ve Yiğitoğlu'nun yakınlarının umudunu artırdı. Ancak halen PKK'lıların elinde olan 2 teknisyenin örgüt kampına götürüldükleri öğrenildi.
'ÇOCUKLARIM BABALARINI SORUYOR CEVAP VEREMİYORUM'
Eşi Murat Yalçın'ın bir an önce serbest bırakılmasının isteyen Suzan Yalçın, olayı iki çocuğuna ilk başta söylemediklerini, ancak artık onların da bildiğini ve her dakika babalarından haber gelip gelmediğini kendisine sorduklarında, cevap veremediğini dile getirdi. Gözyaşlarına boğulan Suzan Yalçın, "Eşim gitmeden önce tehlikeli bir bölgeye gittiklerini bana söyledi. Giderken de benden dua etmemi iştemişti. Demek ki içlerine doğmuş. Ama onlar sadece söküm için gittiler oraya, ne suçları var. Ben ve iki çocuğum kocamı bekliyoruz. 12 gündür yaşayan ölü gibiyiz. En azından iyi olduğuna dair bir haber bile yok. Biran önce onları serbest bıraksınlar. Çocuklarına kavuşsun eşim. Askere sahip çıkanlar onlara da çıksın. Yalvarıyorum bıraksınlar" dedi.
Kaçırılan teknisyenlerden Tamer Yiğitoğlu'nun annesi Aysel Yiğitoğlu da "Bizler Diyarbakır'a gittik, başvuruda bulunduk ama bize sahip çıkan olmadı. Askere sahip çıkıp, onları hemen kurtardılar. Ama bizim çocuklarımız 12 gündür onların ellerinde. Onların ne suçu var? İş için, ekmek parası için oraya gittiler. Bunu PKK'lılar da biliyor. Anne olarak onlara yalvarıyorum, lütfen serbest bıraksınlar onları. Ailelerine kavuşsunlar" dedi.
KORKU DOLU ANLARI ANLATTI
Kaçırılan teknisyenlerden Bayram Bürçün de yaşadığı korku dolu anları anlattı. Köylülerin yaktığı öne sürülen baz istasyonunu sökmek için gittiklerini söyleyen Bürçün, "Köye gidince bize tepki gösterilmedi. Ancak baz istasyonunun bulunduğu alana gittiğimizde yanımıza iki kişi geldi. Bizim cep telefonlarımızı ve aracın anahtarını alıp ormanlık alana götürdüler. Sonra yanımıza silahlı 5 kişi geldi. Bizi yere yatırdılar. Ellerimizi ve gözlerimizi bağladılar. Soru sordular. Baz istasyonuna kamera yerleştirip yerleştirmediğimizi sordular. Ancak biz söküme geldiğimizi söyledik. Kürt teknisyenlerle Kürtçe, bizimle ise Türkçe konuştular. Sonra o şekilde 8 saat bekledik. Ardından bizleri serbest bıraktılar. Gözlerimi açtığımda iki arkadaşımın olmadığını gördüm. Onların ne olduğunu sordum. Bana 'Çok konuşuyorsun' diyerek kızdılar. Ardından da onları da serbest bırakacaklarını söylediler ama yapmadılar. Büyük korku yaşadık. Ne yapacaklarını bilmeden öyle bekledik. Ben arkadaşlarımı da serbest bırakmalarını istiyorum" dedi.
'GİRİŞİM BAŞLATTIK, ÇAĞRI YAPTIK'
İHD Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici ise ailelerin başvurusu üzerine teknisyenlerin serbest bırakılmaları için örgüte çağrıda bulunduklarını dile getirdi. Raci Bilici, "Ancak örgüttenden henüz bize cevap gelmedi. Çağrımızı yineleyeceğiz. Teknisyenlerin biran önce serbest bırakılmalarını bekliyoruz. Teknisyenlerinin yaralı yada ölü olduğuna yönelik bizlere bir haber gelmedi. Bu olayın üzerine düşüyoruz ve çalışmalarımızı sürdürüyoruz" dedi.

TY(AÖ/SS) (FOTOĞRAFLI)