MANİSA Barosu, Soma'da 13 Mayıs'ta meydana gelen maden faciasıyla ilgili savcılığa 5 sayfalık suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusunda faicanın olduğu madenin ana işvereni durumundaki Türkiye Kömür İşletmeleri (TKİ) yetkilileri hakkında da yasal işlem yapılması ve Soma Kömürleri A.Ş. ile bu şirketin bağlı olduğu Soma Holding'in ve olayda sorumluluğu tespit edilen şirketlerinin mal varlıklarına tedbir konulması istendi. Ayrıca, bugüne kadar madeni denetleyen tüm kamu kurumların raporların yeniden incelenmesi gerektiği de belirtildi.
Türkiye'yi yasa boğan kömür ocağı faciasının ardından ölen madencilerin ailelerine ücretsiz avukatlık hizmeti veren Manisa Barosu, edilen bilgiler ışığında hazırlanan 5 sayfalık suç duyurusunu Soma Cumhuriyet Başşavcılığı'na teslim etti. Manisa Baro Başkanı Zeynel Balkız, Soma Cumhuriyet Savcılığı'na yeni ihbarlarda bulunduklarını belirtip, "Soma'daki maden faciasının maddi tazminatı çok yüksek olacak. Soma Kömürleri A.Ş. ile bu şirketin bağlı olduğu Soma Holding'in ve olayda sorumluluğu tespit edilen şirketlerinin mal varlıklarına tedbir konulmalıdır. İkincisi husus ise kazanın meydana geldiği maden Türkiye Kömür İşletmeleri'ne (TKİ) ait bir maden. Soma Kömürleri A.Ş., TKİ'ye ait maden arama ruhsatı ile kazanın meydana geldiği madende çalışmaktadır. TKİ ile Soma A.Ş. arasında hizmet alım sözleşmesi mevcut. Soma A.Ş., bu madende hizmet alımı kapsamında maden işçisi çalıştırmaktadır. Bu işlemin doğal sonucu olarak TKİ asıl işveren, Soma A.Ş. ise alt işveren vasfına haiz olup, soruşturmada TKİ'nin yetkilileri hakkında da asıl işveren sıfatı ile işlem yapılmalı. Kusuru ve ihmali bulunan TKİ yönetici ve sorumluları hakkında gereğinin yapılmasını talep ettik" dedi.
Balkız, madendeki ölüm ve yaralanmalardan asıl işverenin alt işveren ile birlikte iş güvenliğinin alınmasından müştereken ve müteselsilen (zincirleme olarak) sorumlu olduğunu da kaydetti.
"TÜM DENETLEME RAPORLARI YENİDEN İNCELENMELİ"
Baro Başkanı Balkız, 6331 Sayılı İş Kanunu ve Güvenliği Kanunu'nun 3'üncü maddesine göre 'Mesleki alma zorunluluğu bulunan, tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yar alan işlerde, yaşayacağı işle ilgili mesleki eğitim aldığını belgeleyemeyenler çalıştırılamaz' ve 'Amir hüküm çerçevesinde alınacak belgelerin Milli Eğitim Bakanlığı onaylı olması gerekir' hükmü olduğuna dikkati çekip, ölüm olayının meydana geldiği bu madende işçilerin anılan mevzuat hükümlerine uyulmaksızın çalıştırıldığı, onaysız ve ne olduğu belli olmayan bir takım belgelerin de suç duyurusuna eklendiğini kaydetti. Balkız, bu güne kadar madeni denetleyen tüm kamu kurumlarının raporlarının yeniden incelenip, madenle uyuşup uyuşmadığının tespit edilmesini ve gerekliler hakkında yasal işlem yapılmasını istediklerini de ifade etti.
"KASTEN ÖLDÜRMEDEN YARGILANMALILAR"
Baro Başkanı Balkız, madendeki ölüme neden olan yetkililerin alt sınırı 2 yıl olan 'taksirle öldüe neden olma' değil, alt sınırı 10 yıldan başlayan 'kasten öldürme ihmali davranışlarının işlenmesi' suçundan yargılanmalarının gerektiğini de savundu.

MHÖ(İÖ/AAA)(FOTOĞRAFLI)