Eyüp KELEBEK/ ESKİŞEHİR, () - ESKİŞEHİR'de geçen pazartesi günü, boşanma davaları süren ve evden uzaklaştırma cezası alan Tuncay Yalçın (54) tarafından sokak ortasında 10 yerinden bıçaklanarak öldürülen Yasemin Yalçın'ın (54) ablası Hatice Söylemez ile kardeşi Sema Çuhadar, "Adalet istiyoruz" dedi.
Akşam saatlerinde Deliklitaş Mahallesi Hamamyolu Caddesi'ndeki Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü önünde toplanan Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu üyesi kadınlar basın açıklaması yaptı. Açıklamaya geçen pazartesi günü eşi Tuncay Yalçın tarafından öldürülen Yasemin Yalçın'ın yakınları da katıldı. Yaklaşık 40 kadar kadın 'Kadınlara koruma katilere ağır ceza' yazılı pankart açıp çeşitli sloganlar attı.  Öldürülen Yasemin Tuncay'ın fotoğraflarını da taşıyan kadınlar, kadın cinayetlerinin sona ermesi için gereken yasal düzenlemelerin yapılmasını istedi. 
KANI YERDE KALMAYACAK
Kardeşi Yasemin Yalçın'ın geçen Pazartesi günü Kırmızıtoprak Mahallesi Nilay Sokak'taki bir kuaför dükkanı önünde boşanmak istediği eşi tarafından öldürüldüğünü belirten abla Hatice Söylemez şöyle konuştu: "Benim kardeşim bunları hak etmedi. Devamlı taciz devamlı şiddet. Hiç çalışmayan evine ekmek getirmeyen bir adam çocuğunu görmeye geliyor. Çocuğu önce beslesin, doyursun ondan sonra alsın gitsin. Niye götürmedi? Biz kaç kere verdik. Alıp gitseydi. Benim kardeşim bulaşık yıkayarak hayatını geçiriyordu. Benim kardeşime bir lokma ekmeği zehir etti. Devletten adalet istiyorum bu kaçıncı kadın? Kardeşler analar babalar kızlar herkes sahip çıksın bu bir tavuk ölüsü değil. Bu bir kadın. Zavallı kendi başında olan. Nerede bu yasa. Adı var kendi yok. Devletin kendi yok. Nerede? Devlet istiyorum, adalet istiyorum. Bunun kanı yerde kalmayacak. Eğer adalet yerini bulmayacaksa herkes kendi hakkını aramaya dağ başına mı çıkacak. Ben böyle bir adalet böyle bir Türkiye istemiyorum. Beni koruyamayan bir polis. Benim yalnız olan kadınımı haber verdiği halde kendi, cinayete ortak olan bir polis. Ben ortak derim buna, alıp gitmediği için. Çünkü 3 kere 4 kere polis çağırılıyor. Tamam biz konuştuk bir şey yapmayacak. Sarhoş bir adamın bir şey yapmayacağından emin olabilir misin? İşte yaptı. Ne oldu? Benim kardeşim geri mi gelecek? Ona da bedava ekmek bedava yatmak kalacak orada. Ben bunu istemiyorum. Sallandırsın bir tanesi bak bir daha yapabilirler mi?"  

ABLAM KAZADA ÖLMEDİ  Sema Çuhadar da ablasının kanserden ya da trafik kazasında ölmediğini, eşi tarafından bıçaklayarak öldürüldüğünü söyledi. Çuhadar, "Ben bu ülkede Başbakana sesleniyorum direk. Başbakanımıza sesleniyorum. Ne zaman sahip çıkacak. İstediği zaman her şeyi yaptırabilen, her şeyi yapma gücü olan başbakan neden hala bu yasayı çıkartmıyor. Daha kaç tane Yasemin daha kaç Ayşe, Fatma ölecek bu ülkede? Ben sadece bunun son olmasını diliyorum. Devletin polisine sesleniyorum; Her ne kadar öldüren adam suçlu ise devletin polisi de suçludur. Gelip götürmediği için suçludur" dedi.  YASA OLSAYDI ÖLMEYEBİLİRDİ   Devletin kadın katillerine ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmesi yönünde yasa çıkartmasını isteyen Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu temsilcisi Fatma Kurt da şöyle konuştu: "AKP hükümeti çıkardığı yargı paketinde kadın katillerine ağırlaştırılmış hapis cezası verilmesi yasasını meclisten geçirmedi ve hale kadın katillerine indirim yolları açan uygulamalara gitti. Bu da kadın cinayetlerinin maalesef artışı demek oluyor. Bugün burada Yasemin Yalçın'ı öldüren kişi ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alacağını bilseydi Yasemin kardeşimiz öldürülmeyebilirdi. Ayrıca Yasemin Yalçın koruma altındayken öldürüldü ve ölüm tehdidi de aldı. Buna şahit olan güvenlik görevlileri de kendisinin yakalama emri olduğu halde katili yakalamadı, tutuklamadı. Çünkü katil uzaklaştırmayı ihlal ettiği için yakalaması vardı. Ama tutuklanmadı ve ertesi gün Yasemin kardeşimiz ertesi gün öldürüldü. Devlet koruma kanununu uygulasaydı Yasemin kardeşimiz öldürülmeyebilirdi." Yapılan konuşmaların ardından kadınlar çeşitli sloganlar attıktan sonra dağıldı. 

FOTOĞRAFLI