Terör örgütü PKK'nın şehir yapılanması olduğu iddia edilen KCK'ya yönelik yürütülen soruşturma kapsamında 91'i tutuklu 205 sanık hakkında açılan davanın 60. duruşması başladı. Savunmasını yapan tutuklu sanık Celalettin Delibaş, "KCK ile hiçbir ilişkim yok. Bu iddiayla ilgili dosyada delil de yok. 11 yıldır siyasetten uzağım. Savcı, 1980'li yıllara ait bulguları dosyaya koymuş" dedi.
İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Prof. Dr. Büşra Ersanlı ve yazar Ragıp Zarakolu'nun da aralarından bulunduğu 205 sanık hakkında açılan davanın 60. duruşması başladı. Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nin yanında bulunan büyük salonda yapılan duruşmaya eski BDP İstanbul İl Başkanı Mustafa Avcı'nın da aralarında bulunduğu 87 tutuklu sanık ve 13 tutuksuz sanık katıldı. Öte yandan Adalet Komisyonu listesinden seçilen bir Kürtçe tercüman da duruşmada hazır bulundu.
"KCK İLE HİÇBİR İLİŞKİM YOK"
Tutuklu sanık Celalettin Delibaş, Kürtçe tercüman aracılığıyla yaptığı savunmasında "KCK ile hiçbir ilişkim yok. Bu iddiayla ilgili dosyada delil de yok. 11 yıldır siyasetten uzağım. Savcı, 1980'li yıllara ait bulguları dosyaya koymuş" dedi. Davanın tarihi bir dava olduğunu söyleyen Sanık Delibaş, "Mahkeme heyeti, avukatlar ve biz sanıklar hep birlikte bir tarih yazıyoruz. Bugün Kürt sorunu olduğu için biz buradayız. Eğer Kürt sorunu çözülmüş olsaydı biz burada olmayacaktık. Kürt sorunu Ortadoğu'nun çözülmeyen en temel sorunudur. Kürt sorunu çözülünceye kadar barış ve demokrasi gerçekleşemez. Hangi plan gerçekleştirilse gerçekleştirilsin altı boştur ve sonuç alınamaz. Kürt sorunu Ortadoğu ve özellikle Türkiye için barışın ve demokrasinin anahtarıdır. Böyle önemli bir sorun bizim hapislere atılmamızla çözülemez. Bölgede kaos yaşanıyor. Bu durum mevcut sistemin iflasıdır" dedi.
"İDDİALAR ZAMANIN DURUMUNA AYKIRI VE ANLAMSIZDIR"
Suriye'de yaşananlara da değinen Delibaş, "Türkiye'yi de bu savaşa çekmek istiyorlar. Bundan dolayı kardeşlik ve demokrasi bugünkü şartlarda ekmek, su, hava ve güneşten daha değerli duruma gelmiştir. Bu gerçeklik barış sürecinin önemini ortaya koyuyor. Bundan dolayı barış ve çözüm sürecini destekliyorum. 9 aydır kan akmıyor. Bundan dolayı mutluyum. 21 yıl cezaevinde kaldım. 12 Eylül Darbesi'nin zulmünü gördüm. Bugün Başbakan 'Kürdistan' diyor. Sayın Barzani kırmızı halılarla karşılanıyor. 1970-1980'li yıllarda 'Kürt' ve 'Kürdistan'dan bahsettik. Bundan dolayı başımıza gelmeyen kalmadı. Ben yine 'Kürt' ve 'Kürdistan' diyorum. Bunun dışında bir şey demiyorum. Bana göre bu iddialar zamanın durumuna aykırı ve anlamsızdır. Ben geçmişimden dolayı yargılanıyorum" diye konuştu. Duruşma sanık Delibaş'ın savunmasını yapmasıyla devam ediyor. (BB)