HAKKARİ İnsan Hakları Derneği (İHD) Şubesi Başkanı İsmail Akbulut, 41 yaşındaki Uzman Jandarma Kıdemlı Çavuş Erhan Yürüdür ve araçta bulunan 32 yaşındaki Yücel Ertuş'un ölümüyle ilgili basın toplantısı düzenledi. Akbulut, Hakkari Valiliği'nden, olayda kusuru bulunan askerler hakkında soruşturma başlatılmasını ve sorumlu olan yetkililerin açığa alınmasını istediklerini söyledi.
İHD Hakkari Şube Başkanı Akbulut, Hakkari'ye 30 kilometre uzaklıkta bulunan Üzümcü Jandarma Karakolu'nda önceki gece açılan ateş sonucu minibüste hayatını kaybeden Ertuş ile Uzman Jandarma Kıdemlı Çavuş Yürüdür için yaptıkları çalışmalarla ilgili dernek binasında basan toplantısı düzenledi. Akbulut, Üzümcü Köyü Jandarma Karakolu'nda meydana gelen olayla ilgili görgü tanıkları ile yaptıkları görüşmelerin ardından rapor hazırladıklarını söyledi. Akbulut, şöyle konuştu:
"İHD ve Mazlum-Der yetkilileri tarafından olay yerinde bulunan görgü tanıklarıyla görüşülmüştür. İsimlerinin zikredilmesini istemeyen görgü tanıkları, olayın yaşandığı yerde Çukurca ilçesi yönünden Hakkari’ye doğru gelen bir minibüs karakola yaklaştığı esnada durdurulmak istendiğini, bu esnada paniğe kapılan sürücünün geliş istikametine dönmeye çalışırken yolda bekleyen uzman çavuş tarafından iki defa ateş açıldığı, bu esnada paniğe kapılan sürücü Yücel Ertuş’un aracıyla beraber yoldan çıktığı, hemen ardından aracı hedef alan bir yaylım ateşinin gerçekleştiğini bu esnada karakoldaki askerler tarafından açılan ateş sonucu seyir halindeki aracın arkasından giden uzman çavuş ve araç sürücüsü Yücel Ertuş’un yaralandığı dile getirilmiştir. Karakoldan açılan ateşten hemen sonra olay yerine gelen askeri birliklerin yaralı uzman çavuşu olay yerinden alıp götürdükleri, olaydan yarım saat sonra yaralı olan sürücü Yücel Ertuş’un da hastaneye götürüldüğünü dile getirmiştir. Araçta bulunan Cemil Korkmaz adlı vatandaşın araçtan çıkarılırken olay yerinde bulunan güvenlik güçleri tarafından feci bir şekilde darp edildiği ve gözaltına alındığı dile getirilmiştir."
HEDEF GÖZETEREK ATEŞ EDİLDİ
Olayın gerçekleştiği Üzümcü Karakolu önünde hız kesici engellerin bulunduğunu ve seyir halinde olan araçların karakola yaklaştıklarında hızlarını kesmek zorunda olduklarını gözlemlediklerini de belirten Akbulut, "Karakol önünden hızlı bir şekilde geçmenin mümkün olmadığı gözlenmiştir. Aracın durdurulmak istendiği yerden yaklaşık olarak 20 metre geri geri gittiği daha sonra ise Çukurca yönüne dönmek için 20 metreye yakın ileri gittiği ve burada şoförü vurulan aracın Zap Suyu kenarına doğru yoldan çıktığı görülmüştür. Araç şoförünün karakolun Çukurca tarafında ve yolu tam karşıdan gören kuleden açılan ateş sonucu hedef gözeterek öldürüldüğü anlaşılmıştır. Uzman çavuş aracın arkasında koştuğu esnada yine aynı kuleden açılan ateş sonucu yaşamını yitirmiştir" dedi.
UYARI ATEŞİ YETERLİ OLURDU
Sorumluların görevden alınmasını isteyen Akbulut, şunları söyledi:
"Heyetimizin yapmış olduğu gözlemler sonucunda kaçmaya çalışan vatandaşın yaşam hakkına kastedilmeden aracın durdurulmasının mümkün olabileceği ve aracın kaçabileceği hiçbir güzergahın olmadığı anlaşılmıştır. Aracın durdurulması için uyarı ateşlerinin yapılmasının sürücünün korkutulması için yeterli olabileceği anlaşılmıştır. Yine sürücünün üzerinde silahın olmaması, karşılık vermemesine rağmen ve aracın yanında bir uzman çavuşun bulunmasına rağmen araca ateş açılmasını haklı gösterecek hiçbir bulgunun bulunmadığı tespit edilmiştir. Hakkari Valiliği tarafından öncelikle karakol komutanı ve olayda kusuru bulunan askerler hakkında soruşturmanın başlatılması ve sorumlu yetkililerin açığa alınmasını istiyoruz. Olay öncesinde alınan bir istihbarat var mıydı? Olayla ilgili soruşturma başlatıldı mı? Dur ihtarına uymayan her araç, askerler tarafından taranıp içindekiler öldürülecek mi? Bundan sonra seyahat özgürlüğünün güvence altına alınması nasıl sağlanacaktır. İnsanlar belirli bir saatten sonra yolculuk yapmasınlar mı? Yukarıda belirttiğimiz bu sorulara başta ilin valisi olmak üzere askeri yetkililerin cevap vermesini ve kaygılarımızın ortadan kaldırılması talebinde bulunuyoruz."