ADANA'da geçen ay, kendisini aldattığını ve 'Şeytana uydum. Başka kötü şeyler de yaptım' dediğini iddia ettiği 6 aylık eşi 21 yaşındaki Halime Özdoğan'ı boynundaki şalıyla boğarak öldürdüğü iddiasıyla tutuklanan 25 yaşındaki Durmuş Ali Özdoğan hakkında ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle dava açıldı. Ancak, sanığa ceza verilirken 'haksız tahrik' hükümlerinden de yararlandırılması istendi.
Olay, merkez Çukurova İlçesi'ndeki Kurttepe Mahallesi ile Seyhan Baraj Gölü arasındaki ormanlık alanda meydana geldi. Halime Özdoğan, evliliklerinin 6'ıncı ayında eşinin kendisine şiddet uyguladığını iddia ederek, baba evine döndü. Bir süre ayrı yaşayan çift, 25 Aralık 2013'de telefonla görüştükten sonra buluşup, olay yerine gitti. Özdoğan, tartıştığı eşini boynundaki şalla boğarak öldürdü. Sonra da cesedi ormanlık alana atıp kaçtı. Özdoğan'ın cesedi bir avcı tarafından bulundu.
HARÇ PARASI BULAMADI
Cinayet şüphelisi koca 3 gün sonra yakalanıp tutuklanırken, Halime Özdoğan'ın eşine boşanma davası açmak için bir avukata dilekçe yazdırdığı ancak yaklaşık 200 lira tutan harç ve dosya masrafı parası olmadığı için davayı açamadığı anlaşıldı. Boşanma davası dilekçesinde ise "Davalı ile evliliğimizin ilk günlerinde mutluyduk. Şimdi mutluluğun yerini şiddet ve saygısızlık aldı. Kocam bir gün çalışıp, bir gün çalışmamakta ve evine bakmamaktadır. Evliliğimizin ilk günlerinde şiddet uygulamış, aile büyüklerimiz devreye girince söz vermiş ve bu sözlerini tutmamıştır" diye yazdı.
TABUTUNU KADINLAR TAŞIDI
Öldürülen Halime Özdoğan'ın cenazesine Adanalı kadınlar sahip çıktı. Kendilerini, Demokratik Özgür Kadın Hareketi (DÖKH) Adana Bileşenleri olarak tanıtan kadınlar, Küçükoba Mezarlığı'nda Özdoğan'ın tabutunu omuzlarında taşıdı. Özdoğan, hemcinslerinin duaları ve gözyaşları arasında toprağa verildi.
DAVA AÇILDI
Soruşturmasını tamamlayan Cumhuriyet Savcısı, olayla ilgili iddianamesini hazırladı. 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilen iddianamede, sanık Durmuş Ali Özdoğan hakkında 'yakın akrabayı öldürme' suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istendi. Sanığın "Başka biriyle ilişkin var mı? dedim. 'Var, şeytana uydum' dedi. Başka kötü şeyler yaptın mı? diye sordum. 'Yaptım, çocuğumu düşürdüm' dedi" şeklindeki ifadesine de yer verilen iddianamede, ceza verilirken 'haksız tahrik' indirimi hükümlerinden de yararlandırılması talep edildi.
'HİÇ DİNRENMEDİ'
Durmuş Ali Özdoğan, tutuklandığı Nöbetçi 6'ıncı Sulh Ceza Mahkemesi'ndeki ifadesinde ise şunları anlatmıştı:
Biz 6- 7 ay kadar birlikte yaşadık. Evliliğimizin 3'üncü ayında eşim hamile kalmış. Bana haber vermeden ilaç içerek hamileliğini sonlandırmış. Sonra da aramızda hiç bir problem yokken evden gitti. Sürekli bir 'boşanalım' diyor. Bazen de 'boşanmak istemiyorum' diyordu. Olaydan 10 gün kadar önce de gizli numaradan tanımadığım biri aradı. 'Halime ile ilişkim var. Birlikte olduğuma dair görüntüler de var' dedi. Sonra eşimi takip etmeye başladım. Çevresinde kimseyi göremedim. Olay günü araç içerisinde konuşuyorduk. 'Evden gittin. Başka biriyle ilişkin var mı? dedim. O da 'Var, şeytana uydum' dedi. 'Başka kötü şeyler de yaptım' diyle ekledi. 'Neler yaptın?' diye sordum. 'Hamileydim, çocuğu düşürdüm, sana haber vermedim' dedi. Biran öfkeye kapıldım. Boynundaki şalla boğdum. Hiç direnmedi. Olaydan dolayı pişman oldum. Burada olacağıma evimde olabilirdim."