MANİSA’da eşi 32 yaşındaki Fethiye Gökçen’i bıçaklayarak öldürdüğü suçlamasıyla tutuklu yargılanan 34 yaşındaki Ali Gökçen, ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı. Ali Gökçen, duruşma çıkışında karara tepkisini, mahkeme başkanına, "Sen hakim değil, kasap olmalısın" diye bağırarak gösterdi.
Manisa Garaj Kavşağı’nda, ilk eşinden bir çocuğu olan Fethiye Gökçen, geçen 11 Nisan’da, işsiz eşi Ali Gökçen tarafından 11 yerinden bıçaklanarak öldürüldü. Olaydan hemen sonra polis tarafından gözaltına alınan Ali Gökçen, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
Ali Gökçen hakkında Manisa 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle dava açıldı. Davanın bugün görülen 5’inci duruşmasına, tutuklu sanık Ali Gökçen, avukatı Emin Uz, sanığın yakınları, öldürülen Fethiye Gökçen’in annesi Azime Tarhan, ablası Nuran Göksu ve avukatları İsmail Fikrili katıldı. Duruşmaya kadın sivil toplum örgütleri temsilcileri de katıldı.
'ÖLÜMÜNDE HASTANENİ İHMALİ VAR İDDİASI'
Sanık Ali Gökçen’in avukatı Emin Uz, son savunmasında kadın ve erkeğin eşit olduğunu belirtip, "Son aylarda kadın cinayetleriyle ilgili olarak yoğun kamuoyu baskısı var. Bu nedenle erkekler yoğunlukta zan altında bırakılıyor. Geçen aylarda bir kadın eşinin kafasını keserek köyün ortasında atmıştı. Onun için kamuoyunda bu kadar yoğun baskı yoktu. Mahkemenin vereceği karar kamuoyundaki baskılar yönünde olmasın" dedi. Avukat Uz, Gökçen’in hastane götürüldüğünde yaşadığını ve ölümüne kaldırıldığı hastanedeki ihmalin sebep olduğunu da iddia etti.
Müvekkilinin, eşini kendisini başka bir erkekle aldatması nedeniyle tahrik sebebiyle bıçakladığını da öne süren avukat Uz, "Müvekkilim tasarlayarak, kasten değil yaralama neticesinde ölüme sebebiyet verme suçundan ceza alması daha uygundur. Çünkü eğer öldürmek isteseydi bıçak darbelerinin hepsini bacağına değil, can alıcı noktalarına vururdu. Zaten belden aşağısına yapılan herhangi bir eylemin öldürmeye kastı olmadığına yönelik Yargıtay’ın kararları vardır" dedi.
'YAZILI SAVUNMASINI OKUDU'
Sanık Ali Gökçen ise mahkemeye yazılı olarak verdiği savunmasıın okudu. Gökçen, savunmasında daha önceki duruşmalarda olduğu gibi eşinin kendisini aldattığını iddia edip, "Fethiye için 18 yıllık evliliğimi bitirdim. Onu çok sevdiğim için üzerimdeki tüm paraları onun üzerine yatırdım. Eşimi memnun edecek her şeyi yaptım. Mahallede beni aldattığına yönelik baskılara bile boyun eğdim. Ancak olay günü gördüklerime dayanamazdım. Tehditler alıyordum. Aldığım tehditlerden dolayı yanımda taşıdığım bıçakla sadece onu korkutmak istedim. Bu nedenle de bacağına birkaç kere bıçak darbesi attım. Tasarlayarak öldürmedim. Ben de öyle olmasını istemezdim. Ben onu bu kadar severken, o benim sevgime layık olmadı" dedi.
Öldürülen Gökçen’in avukatı İsmail Fikrili ise sanığın iddialarının gerçeği yansıtmadığını, suçu kasten işlediğini iddia etti.
MÜEBBET HAPİS CEZASI
Savunmaların alınmasının ardından mahkeme, sanık Ali Gökçen’i duruşmalardaki iyi halini gözönüne alarak müebbet hapis cezasına çarptırdı. Karara tepki gösteren Ali Gökçen, duruşma salonundan çıkartılırken, "Sen hakim değil, kasap olmalısın" diye bağırdı. Gökçen’in yakınları da polis tarafından duruşma salonundan güçlükle çıkartıldı.
KADINLARDAN AÇIKLAMA
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Manisa Platformu üyeleri, duruşma çıkında adliye önünde açıklama yaptı. Açıklamaya öldürülen Gökçen’in annesi Azime Tarhan ile ablası Nuran Göksu da katıldı. Anne ve abla açıklama sırasındra gözyaşlarını tutamadı. Anne Tarhan, kızını öldüren Ali Gökçen’e verilen cezadan memnu kalmadığını belirtip, "Kızıma onunla evlenme' dedim, dinlemedi. Sonu bu oldu. Kızımın katiline en ağır ceza verilmesi gerekirdi" dedi.
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Manisa Platformu adına açıklamayı okuyan Manisa Barosu Kadın ve Çocuk Hakları Komisyonu Üyesi Avukat Özge Arslan ise Fethiye Gökçen davasında verilen kararın emsal olması gerektiğini söyledi. Arslan şöyle devam etti:
"Bu davada verilen karar, savcının mütalaası tüm illerdeki kadın cinayetlerine emsal teşkil etsin. Kadın katillerine verilen ceza indirimini durdurun. Her açıklamamızda AK Parti Hükümeti’ne, Aile ve sosyal Politikalar ile İçişleri Bakanlarına seslendik. Kadınları korumak, kadın cinayetlerini durdurmak dışında başka hangi önemli görevleri olduklarını sorduk. Son günlerde gördük ki meğer hepsi çalıp, çırpmakla, hırsızlıkla yolsuzluklarla meşgulmüş. Kendi çıkarları için kullandıkları polisleri bir kez olsun kadınları korumak için kullanmadılar. Bundan sonra da kadın cinayetlerinin takipçisi olacağız."