BURSA’da Şevket Yılmaz Devlet Hastanesi’nde 4 yıl önce çıkan ve yoğun bakım ünitesinde yatan 8 hastanın ölümüne neden olan yangınla ilgili davada beklenen üçüncü bilirkişi raporu mahkemeye ulaştı. Hazırlanan raporda tutuksuz 6 sanığın tamamının çıkan yangında herhangi bir kusurunun bulunmadığı; yetkili makamlardan gereken belgeleri almadan bitmemiş bir hastane adayı olan yapıya hasta kabul ettikleri için dönemin hastane yönetiminde görev yapanların asli kusurlu oldukları belirtildi.
Şevket Yılmaz Devlet Hastanesi’nde 2009 yılı Mayıs ayında çıkan yangında, yoğun bakım ünitesinde yatan 8 hasta, çıkan dumandan zehirlenerek yaşamını yitirdi. Olaydan sonra, dönemin hastane Başhekimi Osman Naci Çelik, Hastane Müdürü Salim Özdağ, Müdür Yardımcıları Mehmet Genç ve Yakup Güler, Elektrik Mühendisi Süleyman Karapınar ile yangının çıktığı katta bulunan görüntüleme merkezin işleten Burtom şirketinin sahibi Uzman Dr. Erol Kılıç hakkında, 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde, 'taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olmak' suçundan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.
Sanıkların tutuksuz yargılandığı davaya bugün devam edildi. Duruşmaya, Şevket Yılmaz Devlet Hastanesi eski müdür yardımcısı Yakup Güler ile her iki tarafın avukatları katıldı.
BEKLENEN RAPOR MAHKEMEYE ULAŞTI
Bir önceki duruşmada uzman akademisyenler tarafından hazırlanan ikinci rapor mahkemeye ulaşmıştı. Raporda sanıklar hakkında herhangi bir kusur bulunmadığı, ayrıca hastanenin mimari projesinden sorumlu ekibin başkanının, hastanenin elektrik tesisat ekibinin başkanının, hastanenin mekanik tesisat projesinden sorumlu ekibin başkanının ve Sağlık Bakanlığı’nın hastanelerdeki yangın, güvenlik ve acil durumlar için önceden alınacak tedbirlerin belirlenmesi ve bu tedbirlerin sistematik ve etkin bir şekilde denetlenmesi ile ilgili biriminin başkanının tali kusurlu olduğu belirtilmişti.
Mahkeme heyeti ilk raporda, sanıklara belirli oranlarda kusur verildiğini ve hazırlanan iki raporun farklı olması sebebiyle üçüncü bir rapor hazırlanmasını isteyerek dosyayı tekrar bilirkişiye göndermişti.
“HASTANE OLARAK KULLANILMA RUHSATI ALINMAMIŞ”
Bugün devam edilen davada bilirkişi tarafından hazırlanan üçüncü rapor mahkemeye ulaştı. İstanbul Teknik Üniversitesi öğretim üyeleri uzman bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan raporda inşaatı kısmen tamamlanmış geçici kabulü yapılmış olan ‘Hastane olma adayı’ olan yapının yetkili makamlarca onanmamış ve ‘Hastane olarak kullanılma ruhsatı’ almamış bir yapı olduğu belirtilerek şu görüşlere yer verildi:
“Buna rağmen hastane yönetimi tarafından bazı eksikliklerinin tamamlanarak kendilerince ‘Hasta kabul edilebilir’ duruma getirilip, ruhsatı olmaksızın hasta kabul etmeye başlaması, meydana gelme ihtimali olan her türlü kazanın sorumluluğunu üzerine aldığını göstermektedir. Bu nedenle gerek hastanenin inşaatında ve gerekse hasta kabulüne başlanan dönem içinde hastane yönetiminde bulunan kişilerin hastanenin yapımında gerekli özeni göstermedikleri, özellikle yangına karşı gerekli düzenlemelerin yapılmadığı, İnşaat, Elektrik ve Makine Mühendisleri Odası gibi yetkili makamlardan gereken belgeleri almadan ve bitmemiş bir hastane adayı olan yapıya hasta kabul ettikleri için dönemin hastane yönetiminde görev alan şahısların tamamen asli kusurlu oldukları kanaatine varılmıştır.”
”SANIKLARIN KUSURU YOK”
Hazırlanan raporda ayrıca yangını önleyebilecek herhangi bir tedbiri almada sorumluluklarının olmadığı, yangını meydana getiren unsurun hastanenin yapımı sırasındaki bir gizli ayıp ya da ayıplardan kaynaklandığı belirtilerek tutuksuz 6 sanığa atfedilecek herhangi bir kusur olmadığı kanaatine varıldığı belirtildi.
Mahkeme müşteki avukatlarına raporla ilgili görüşlerini bildirmeleri için süre vererek duruşmayı erteledi.