Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi'yle 2 Ekim'de Aydınlık ve Ulusal Kanal adına bir söyleşi yapıldı. Kameralar kapandıktan sonra Tahir Elçi'nin söyledikleri ise bugün ortaya çıktı. 


İşte o sohbetten satırbaşları:

Başkan sizce PKK ne yapmaya çalışıyor? Söyleşide PKK'nın eksiklik ve hatalarını siz de söylediniz. Bu hataları kendisi görmüyor mu?

- Görmüyor olur mu? Her şevi görüyor aslında PKK'yı yönetenler. Bizim eleştiri­lerimizi görüyorlar, sizin eleştirilerinizi görüyorlar, başka eleştirileri görüyorlar. Her şevi görüyorlar aslında.

PKK EZİLEN HALKI UNUTTU

Peki neden hala bu hatalara devam ediyorlar?

Bence PKK artık kendisini kontrol edemez duruma geldi. Bu önemli bir mesele. Ama asıl önemli mesele PKK'nın Marksist ideolojiden uzaklaş­masından kaynaklı bir durum. Bir yan­dan HDP ile Türkiyelileşmeye çalışıyor, ama bir bakıyorsunuz ki HDP de propa­gandasını Kürt milliyetçiliği üzerinden yapıyor. Evet Kürt halkı geçmişte de bir­ çok haksızlığa uğradı ve şimdi de uğru­yor. Ama Karadeniz halkı bu sistemin içinde ezilmiyor mu? Ege çifçisi ezilmi­yor mu? Asgari ücretli sayısı 3 milyona yaklaştı. Bunlar sorun değil mi? Buralara el atmamasının asıl nedeni işte bu Mark­sist ideolojiden kopması. Bunu başka türlü açıklayamayız. Ha "PKK neden bu­ralara geldi?" diye sorarsanız, şöyle biliyo­rum ben: PKK önce örgütlendiği halkın sempatisini kazanmalıydı.

Bunu başardı, fakat Kürt halkını yanı­na çekerken, batıdaki ezilen halkı unut­tu. Sen bir yandan Kürt ve Türk'ün birli­ğini savunacaksın, bir yandan da Türk'ü görmeyeceksin. Birlik böyle olmaz. Yani Kürt milliyetçiliği temelinde birlik olmaz. Biz bunu söyleyince de şöyle bir cevap veriyor PKK'yı yönetenler: 'Bizi buraya Türk devleti itti. Yani sende oyuna gelme...

Başkan bu ortamda Kürt aydını­nın PKK'yı desteklemesi sizce ne kadar doğru?

Kürt aydın PKK'yı desteklemek zorunda, çünkü adı üzerinde 'Kürt' Açıkça söylemek gerekirse Kürt aydını da bu milliyetçilikten besleniyor. Yani varlığı Kürt halkına bağlı..

SİLAH GİDERSE RANT BİTER

Şimdi Kürt halkına bütün istedik­lerini verdik diyelim. Tabii bağımsızlık dışında. PKK silahı bırakır mı?

Bence bırakmaz. Çünkü varlığı silaha dayalı bir örgüt. Silah gitti PKK bitti. Yani rant bitti. Siz olsanız bırakır mısı­nız? Bırakmazsınız. Bir de biraz önce söyledim ya Kürt aydını buradan besleni­yor diye. Varlığı Kürt'e bağlı diye. PKK burada kayıt dışı ekonomiyi de elinde tu­tuyor. Silah kaçakçı lığından al da, sigara kaçakçılığına kadar... Bu büyük bir eko­nomik gelir PKK için.

Kürt halkı bu yanlışları görmüyor mu? Neden hala destekliyor?

Kürt halkı bunları tabii ki görüyor. Çünkü barikatlar yüzünden, silahlar yü­zünden çocuğu okula gidemiyor.

ELEŞTİRİRSEN YOK EDİLİRSİN

Kendisi işe gidemiyor. Bunları açık açık görüyor. Eleştirirsen dışlanıyorsun ya da yok ediliyorsun. Bir de bu tarafı var bu işin. Çaresizlik var bir taraftan da. Destekliyor evet çünkü alternatifi yok bu topraklarda PKKnın.

HER ŞEY HER YERDE SÖYLENMEZ

Çaylar bitince Baro'dan ayrrlmaya hazırlanırken, Tahir Elçi'ye Ulusal Ka­narda canlı yayına çıkma teklifini sun­dum, "Benim için hiç sorun yok İlyas bey" dedi.

"Bu sohbette bana söyle­diklerinizi canlı yayında da söylemenizi isterim ama..." deyince gülmeye başladı ve "Her şey her yerde söylenmez. Eğer söylersen her şeyi göze almak zorun­dasın demektir. Yapacak daha çok işimiz var İlyas bey. Ama bir yolu bulunup ima edilir" dedi. Elçi ile yeniden buluşmak üzere ayrıldık.

BİRLİKTE YAŞAMAK İSTİYORLAR

Söyleşinin yayınlandığı akşam gö­rüştük. Haberin eksiksiz ve abartısız olduğunu söyleyerek teşekkürlerini iletti. Ulusarda canlı yayın önerimizi kabul etti. Her Diyarbakır'a gidişimde aradım Tahir Elçi'yi, ancak bir kez görüşebildim. Çünkü, ifade ettiği gibi "her şey her yerde söylenmezdi", ancak söyleşide her şeyi söylemişti: "Kürt halkının yüzde 90'ı Türklerle beraber yaşamak istiyor. Ve PKK hata yapıyor!"