Soma'da yaşanan maden faciasının ardından bütün gözler, madende hayatını kaybeden işçilerin ve ailelerinin hayatlarına çevrildi. Neredeyse bütün ülke yardım için seferber oldu. Herkes elinden geleni yaptı ya da yapmaya çalıştı. Bir de geride kalan madenciler vardı ve halen varlar. Onların yaşam mücadelesi de hala devam ediyor. Onlar hala yerin altına inerek ekmeğini çıkarmaya çalışıyor.
Onlardan biri de Kınık'ta yaşayan 3 çocuk babası Hasan Suay. O da her Somalı gibi yakınlarını son maden faciasında kaybetti. Ancak taşıdığı derin acıya rağmen, bakımını sağlayacağı ailesi için her Sabah madenin yolunu tutuyor.

Suay'ın üç çocuğundan biri olan İlkay Suay, doğuştan hasta. Doğar doğmaz yoğun bakıma alınıp 10 gün tutulduktan sonra taburcu edildiğinde, doktorlar, "10 gün yaşar ya da yaşamaz" diyerek yollamışlar aileyi. Şimdi 13 yaşında İlkay. Hayata inatla tutunuyor ama gelişim bozukluğu var. Vücudunun her yeri yaralar içinde. Annesi İlkay'ın iç organlarının da yaralar içinde olduğunu ve bu yüzden uyuyamadığını, yemek yiyemediğini söylüyor. İlkay'ın hastalığının sebebini ise bilmiyorlar. Babası madenci olduğundan ve izin alamadığından annesi kendi imkanlarıyla ancak İzmir'e kadar götürebilmiş. İzmir'de de doktorlar hastalığının teşhisini koyamamış. Doktorların tek söyleyebildiği, steril bir ortamda, sağlıklı beslenerek yaşaması gerektiğiymiş.

Annesi Nursel Suay'ın iki isteği var; biri İlkay'ı İstanbul'a tedaviye götürmek, diğeri ise İlkay için evdeki ortamlarını iyileştirebilmek.