Camiyi ziyaret edenlerin merak  konusu olan kapısız oda için çalışma başlatan Vakıflar EdirneBölge Müdürlüğü ekipleri, oda duvarından raspa tekniğiyle aldıkları harcı inceledi. 
 
İnceleme sonucunda, odanın kapısının sonradan kapatıldığı anlaşıldı.  Kapının ne zaman kapatıldığı, harç analizi sonrasında netlik kazanacak. Vakıflar Genel Müdürlüğünün Selimiye Camisi için hazırlattığı  restorasyon, röleve ve restitüsyon projesinin tesliminin ardından oda, eski  haline çevrilebilecek. 
 
Edirne Müftüsü Emrullah Üzüm, kapının neden örüldüğünü bilmediklerini söyledi. Odanın yeniden açılma kararının, kapatılma sebebine bağlı olduğunu  ifade eden Üzüm, şöyle konuştu: 
 
"Selimiye Camisi minberi, pencereleri ve avlu duvarlarıyla tam bir  iletişim noktasıdır. Minberi sanki camdan bir mermerden yapılmış bir taraftan  bakan diğer tarafını görebiliyor. Pencerelerinden bakınca şehrin içindesiniz,  dışarıdan bakınca caminin içinde. Bu iletişimi koparmamak adına yapılmış muhteşem  bir mimaridir. Bu bakımdan kapı neden örülmüş bunun nedenini bilmemiz gerek.  Kapatılma nedenine göre açılıp açılmayacağına karar verilebilir." 
 
Selimiye Camisi hakkında 
 
Edirne'nin ve Osmanlı'nın simgesi olan Selimiye Camisi, kentin  merkezinde, eskiden Sarıbayır ve Kavak Meydanı denilen alanda bulunuyor.  II.  Selim'in emriyle 1568 - 1575'te yaptırılan sultan camisi, çok uzaklardan göze  çarpan yapısı ve kurulduğu yerin seçimiyle, Mimar Sinan'ın aynı zamanda usta bir  şehircilik uzmanı olduğunu vurguluyor. 
 
Kesme taştan yapılan ve iç bölümüyle bin 620 ve toplamda 2 bin 475  metrekarelik bir alanı kaplayan cami, mimarlık tarihinde, en geniş mekana  kurulmuş yapı olarak nitelendiriliyor. Cami, mimari özelliklerinin erişilmezliği  yanında, şadırvanı, taş, mermer, çini, ahşap sedef gibi süsleme özellikleriyle  dikkat çekiyor. Selimiye Camisi'nin mihrap ve minberi de mermer işçiliğinin baş  yapıtlarından sayılıyor.