Polisin fiziki ve teknik takibinde olan IŞİD militanlarının, bu süreçte örgütsel faaliyetler yürüttüğü, ormanlık alanlarda eğitim yaptıkları, paintball maçlarıyla silahlı eğitim gördükleri, alternatif bayram ve cuma namazları kıldıkları, örgüte eleman temin ettikleri belirlendi.
Polisin 2 yıllık takibinde olan ve neredeyse her adımlarında fotoğraflanan 19 kişiden bazıları bombalı saldırı veya saldırı girişimlerinin ardından tutuklandı, örgütün sözde emiri Yunus Durmaz canlı bomba olarak kendini patlattı, hakkında arama ve tutuklama kararı çıkarılan 8 örgüt mensubu ise Suriye’ye kaçtı. 
İç savaşın başlamasının ardından Suriye’de rejime karşı savaşmaya başlayan IŞİD’in adı, Adıyaman’da çok sayıda gencin bu ülkeye gitmesiyle duyulmaya başladı. Adıyaman’dan giderek Suriye’de IŞİD saflarına katılan gençler, daha sonra canlı bomba olarak eylem yapacakları belirtilerek gündeme geldi. Bu sırada etkinliği artan IŞİD’eTürkiye’nin değişik illerinden katılım artarken, Adıyaman’dan örgüte gidenler 5 Haziran 2015’te Diyarbakır, 20 Temmuz 2015’te Suruç ve 10 Ekim 2015’te Ankara’da gerçekleştirilen bombalı saldırılarda rol aldı.

ANKARA SALDIRISIYLA GÖZLER GAZİANTEP’E DÖNDÜ
Ankara Gar Meydanı’nda yapılan saldırının ardından canlı bombaların başkente Gaziantep’ten gittiği ortaya çıktı. Bunun üzerine güvenlik güçlerince IŞİD’e yönelik başlatılan operasyonlarda çok sayıda kişi gözaltına alınırken, saldırıları Yunus Durmaz’ın organize ettiği saptandı, ancak kendisine ulaşılamadı. Sürdürülen operasyonlarda polis, Yunus Durmaz’ın örgütün sözde Türkiye emiri olduğunu ve kardeşi Hacı Ali Durmaz ile hareket ettiğini belirledi. Ulaşılamayan ve başlarına 5.5 milyon lira ödül konularak aranan Yunus ve Hacı Ali’nin ağabeyleri Ökkeş ve Cihan Durmaz’ın ise, IŞİD’in Suriye’deki yöneticileri arasında yer aldığı ortaya çıktı. Durmaz kardeşlere ulaşılmaya çalışırken, 19 Mart günü İstanbul’da canlı bomba saldırısını yapan Mehmet Öztürk’ün ve 1 Mayıs’ta Gaziantep Emniyet Müdürlüğü’ne yönelik 3 polisin şehit olduğu bomba yüklü araçla gerçekleştirilen saldırıyı yapan İsmail Güneş’in Gaziantepli olduğu belirlendi. Tüm saldırılarda adlarına rastlanan Durmaz kardeşlerin izine geçen 19 Mayıs günü ulaşıldı. Düzenlenen operasyonda Yunus Durmaz intihar yeleği ile kendini patlatırken, Hacı Ali Durmaz sağ ele geçirildi. Bu arada Gaziantep’te Emniyet Müdürlüğü’ne yönelik saldırıyı yapan terörist İsmail Güneş’in amcasının çocukları olan Ahmet ve Talha Güneş’in de Suriye’de IŞİD’in yönetim kadrosunda yer aldığı gerçeğine ulaşıldı.
POLİS 2012’DEN İTİBAREN TAKİBE BAŞLAMIŞ
Gaziantep Emniyet Müdürlüğü terör ve istihbarat birimleri 2012 yılında o dönem El Kaide olarak bilinen, ancak daha sonra IŞİD’e yöneldiğini belirlediği yapı içerisinde yer alan kişileri takibe aldı. Polis, aralarında canlı bomba olarak kendisini patlatan Yunus Durmaz, Gaziantep saldırısını yapan İsmail Güneş’in amcasının oğlu Ahmet ve Talha Güneş, Nusret Yılmaz, Abdulmutallip Polat, Erman Ekici’nin de bulunduğu 19 kişinin savcılık izniyle telefonlarını dinlemeye aldı, fiziki olarak takibe başladı. Polisin 2012 yılının ortasında başlayıp, 2014 yılının ilk aylarına kadar sürdürdüğü fiziki ve teknik takip sırasında El Kaide üyesi olup, daha sonra IŞİD’e tabi olan şüpheliler adım adım izlendi, her anları fotoğraflandı. Polisin 2 yıl süren takibi sırasında elde edilen bilgiler ve fotoğraflar, savcılığın terör örgütü üyeliği suçundan geçen Mart ayında açtığı ve 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek olan dava dosyasında yer aldı.

ASKERİ VE SİLAHLI EĞİTİM
Polisin yaklaşık 2 yıl sürdürdüğü fiziki takip sırasında örgüt mensuplarının her adımı izlendi. Polisin fotoğraflı olarak yaptığı fiziki takipte örgüt üyeleri Yunus Durmaz, Ahmet Güneş, Abdulmutallip Polat, Nusret Yılmaz ve diğerlerinin kentteki 2 ayrı dernekte sık sık örgütsel toplantılara katıldıkları kaydedildi. Örgüt mensuplarının 15 Eylül 2012’de El Kaide soruşturmasına tabi tutulan bir kişinin kızının düğününe katılarak IŞİD flaması taşıdığı belirtildi. 18 Kasım 2012 tarihinde ise Yunus Durmaz, Nusret Yılmaz, Abdulmutallip Polat ve Ahmet Güneş’in de aralarında olduğu 25 kişinin kamuflaj elbisesi giyerek örgütsel eğitim amaçlı paintball maçı yaptıkları, 3 Kasım 2012 ve 10 Şubat 2013’te örgütsel bağları güçlendirmek için halı saha maçı yaptıkları, 16 Aralık 2012’de 30- 35 kişi ile birlikte Burç ormanlık alanında örgütsel eğitim amaçlı düz koşu ve şınav çektikleri, yanlarında getirdikleri küçük çocuklara örgütsel eğitim yaptırdıkları, 13 Şubat 2013’te Suriye’de ölen Hikmet Aslan’ın Yeşilkent mezarlığında yapılan cenazesine katıldıkları, 15 Mart 2013’te bir düğüne katılarak flama sallayıp, tekbir getirerek gelin arabasının peşinden gittikleri, 31 Mart 2013’te örgütsel amaçlı ormanlık alanda toplantı düzenledikleri, 13 Ağustos 2013’te Suriye’deki çatışmalarda ölen Ali İhsan Yeter’in taziyesine katıldıkları, 27 Eylül 2013’te örgütsel amaçlı kermes düzenledikleri, 16 Şubat 2014’te Suriye’de ölen Mehmet Kanlı için kurulan taziye çadırını ziyaret ettikleri saptandı.