Yenişafak yazarı İbrahim KaragülHDP'nin 8 Haziran'dan bu yana bütün ülkeye yaşattığı o kanlı hesaplaşmayı hafızalardan silmeye çalışıp, "dünün militanları bugünün barış adamları olacak" dedi.

7 Haziran seçimleri sonrası Türkiye'ye her yönden savaş ilan edenler 1 Kasım seçimleri öncesi yeniden siyaset gömleğini giyecek, savaşı unutturup sandığa dikkat çekecek.

DOĞU'DAN İŞGAL VE 'ÖLÜ  SEVİCİ'

Dağlıca saldırılarını, Iğdır saldırılarını, HDP'li belediyelerin döşediği mayınlı tuzakları, ilçeleri rehin alma girişimlerini, maskeli adamları, Suriye'den getirilen roketatarlı YPG'lileri, 8 Haziran sabahı alınan “ülkenin Doğu'sunu işgal edin” talimatıyla harekete geçenleri unutturmaya çalışacak.

DEMİRTAŞ BARIŞ MESAJLARI SUNACAK

PKK HDP olacak, PKK vekilleri yeniden siyaseti ve Meclis'i hatırlayacak, her sözü ölüm getiren “ölü sevici” Selahattin Demirtaş yine imaj adamı olarak piyasaya sürülecek, TV ekranlarında saz çalıp Türkiye'nin Batı'sına barış mesajları sunacak.

Belki PKK tek taraflı ateşkes ilan edip devleti barışı bozmakla suçlayacak. “Bakın biz silahları susturduk devlet çatışmayı devam ettiriyor” diyecek, “operasyonları durdurun” diyecek, barış mitingleri düzenleyecek.

KİRLİ ORTAKLIĞIN İZLERİNİ TEMİZLEME

Tetik çeken parmakları, kana bulanan elleri yeniden oy sandıklarına yönelecek, maharetlerini orada gösterecek. Can almayı şimdilik erteleyip sandık hırsızlığı başlatacak. Her militan, her PKK veya YPG mensubu dağdan inip, sokak aralarından çıkıp oy sandıklarının etrafını çevirecek, toplu oy pusulalarını mühürlemeye başlayacak.

Baktılar PKK olmuyor, baktılar özerklik olmuyor, baktılar terör üzerinden Türkiye olağanüstü hale götürülemiyor, baktılar iç savaş çıkarılamıyor, baktılar askeri müdahale yaptırılamıyor kan ortaklığını temizleme yoluna gidecekler.

NASIL BİR İKİYÜZLÜLÜK, NASIL BİR ÇİRKİNLİK

Terörü öven, pazarlayan, örgütün saldırılarıyla ilgili haberlerde “PKK” demekten bile imtina eden, askerler ve polisler şehit edilirken PKK'ya övgüler düzen, hakkında “terör soruşturması” açılan Aydın Doğan medyası, şimdi Demirtaş'tan daha fazla barış sözcüsü olacak.

Sadece HDP çatısı altında biriken PKK vekillerinin değil, o medya grubunun, o gazetelerin, o televizyonların, o köşe yazarlarının, o yalan üreten “etki ofisleri”nin de ellerinde kan var. Bir kirli savaşın, Türkiye'ye diz çöktürmeye ayarlı bir vatan hainliğinin, millet düşmanlığının izleri var.

Nasıl bir ikiyüzlülük, nasıl bir fitne fesat, nasıl bir çirkinlik örneği sergilendiğini kendiniz görün.

BUNLARI UNUTURSAK, UNUTTURURSAK...

Gezi üzerinden kurduğunuz tuzağı unutursak, 17 Aralık üzerinden kurduğunuz tuzağı unutursak, 7 Haziran seçimleri üzerinden kurduğunuzu tuzağı unuttursak, en vahim haliyle terörle ortaklık yapıp kurduğunuz tuzağı unutursak, bu ülkenin çocuklarının kanı üzerinde oynadığınız kumarı unutursak, şimdiki siyaset/barış nutuklarınıza aldanırsak yazıklar olsun bize.

SİZ BARIŞ DEDİKÇE BİZ O DOSYALARI AÇACAĞIZ

Ukrayna yapamadınız, iç savaş çıkaramadınız. Mısır yapamadınız, darağaçları kuramadınız. PKK ile Doğu'dan işgali, o medya organları üzerinden batıdan işgali, eski iktidar kurucuları üzerinden iç işgali yine başaramadınız. Türkiye'yi Suriyeleştiremediniz.

Sırada ne var? Barış nutuklarınız 1 Kasım seçimlerini etkilemeye yetmeyecek.

Sonra ne var? Başka ne kaldı?

Sizin çirkinliklerinizden, bu millete, bu ülkeye yaptığınız kötülüklerden başka hangileri kaldı?

Öyle basit teröre destek soruşturmaları yetmez. Bir ulusal güvenlik sorunu, bir darbe girişimi, bir iç savaş denemesi var ortada… Öyle kirlendiniz ki, asla temizlenemeyeceksiniz. Unutmayın, siz barış dedikçe biz savaş dosyalarınızı açacağız…