DNA'SI ÇIKMADI
Ancak baba Çankaya'ya 7 Ekim 2015'te Silivri'de emniyet şeridinde yürürken bir otomobil çarptı. MOBESE kameralarına yansıyan kazada, araçtan iki kişi inerek hızla uzaklaşıyordu. Ancak, A.F. adlı kişi kazayı üstlendi. Olay sıradan bir trafik kazası gibi yansıtılırken, Paralel Yapı'nın gazetesi de haberi "özel haber" logosu ve "Üst geçidi kullanmayınca canından oldu" başlığıyla sundu. Fakat, savcılığın araştırması kazayla ilgili çarpıcı bir bilgiyi ortaya koydu. Baba Çankaya'ya çarpan araçta, aracı kullandığını iddia eden A.F.'ye ait DNA izi çıkmadı. Araçtaki DNA'ların başka bir erkeğe ait olduğu saptandı. Ayrıca A.F.'nin kazadan önce ve sonra Bulgaristan'a giriş çıkış yaptığı da tespit edildi.
'ŞENTÜRK BENİ VE BABAMI TEHDİT ETTİ'
Çankaya'nın küçük oğlu Hakan Çankaya, SABAH'a yaptığı açıklamada şöyle konuştu:
"Kamera kayıtlarını incelediğimde babama Paralel'in suikast düzenlediği kanaatine vardım. Kaza olduğu akşam nöbetçi olan savcı Murat Eşref Kumbaroğlu. Kumbaroğlu hakim asteğmenken, emekli askeri hâkim Ahmet Zeki Üçok'un aleyhine tanıklık yapmıştı. Dosyayı sıradan bir kaza olarak kayıtlara geçip, şikayetlerimizi dikkate bile almadı. Araçta bulunanlarla ilgili DNA için talepte bulundum. Bu taleplerimi reddetti. Kaza yapan aracın da yediemin otoparkından çıkışının talimatını verdi. Tüm bu gelişmeleri Başsavcı Lütfi Dursun'a aktardım. Dosya Kubraoğlu'ndan alınarak savcı Ahmet Mahnaoğlu'na verildi. Kumbaroğlu'nun 'Paralel savcı' olduğu iddialarımı HSYK araştırıyor. Ağabeyimin ölümünden sorumlu Şentürk'ü Paralel Yapı koruyordu. Bu yüzden ben ve babam Fetullah Gülen'le ilgili olarak suç duyurularında bulunmuştuk. Sonrasında babam da öldürüldü. Şentürk hem beni, hem de babamı arayarak (Sen ve baban bir gün paramparça olacaksınız) diyerek tehdit etmişti. Bu tehditlerle ilgili suç duyurularımız ve ifadelerimiz de mevcut."