Saraybosna'daki Markale Pazarı'nda Sırp Cumhuriyet Ordusu tarafından yapılan katliamının 20. yıl dönümü, Avrupa'nın ortasında 20 yıl önce işlenen katliamları bugün bir kez daha hatırlattı.
Kuşatma altındaki Saraybosna'da yaşayan halk, şehrin tam kalbinde bulunan Markale Pazarı'nda alışveriş yaptığı sırada Sırp Cumhuriyeti Ordusu'nun havan topu saldırısına uğradı. Markale Pazarı'nı hedef alan bu korkunç saldırıda, 68 kişi hayatını kaybederken, 144 kişi ise yaralandı.

Bosna'daki savaş devam ederken, 5 Şubat 1994 tarihinde gerçekleştirilen katliamın sağ kalan tanıkları, o gün yaşananları anlattı.

Katliamdan yaralı olarak kurtulan Saraybosnalı Abid Koçeviç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 20 yıl önce bugün, evinin ihtiyaçlarını almak için Markale'deki pazar yerine geldiğini kaydetti. Cumartesi olduğu için işten erken çıktığını belirten Koçeviç, katliama dair şunları söyledi:

''Tam pazar yerine geldiğim an, büyük bir patlama gerçekleşti. Kendimi masanın altına attım. Etrafıma baktım, hala hayatta olduğumu fark ettim. Ancak ayağımı kımıldatamıyordum. Hiçkimse kımıldamıyor, ses çıkarmıyordu. Herkes yere yatmıştı. Tezgahların üzerinden hayatını kaybedenlerin iç organları sarkıyordu. Korkunç bir sessizlik hakimdi. Birden insanlar inlemeye başladı. O zaman, sesleri duyan civardaki insanlar yardıma geldiler. Beni kırmızı bir arabanın bagajına koyup hastaneye götürdüler. Hastane koridorları yaralılarla doluydu. Ölmek üzere olduğumu hissettim. Bilincimi kaybediyordum. Zorlukla, yanımdan geçen birinin ayağını yakaladım. Yaralı olduğumu söyledim. Sonrasında, beni ameliyata aldılar.''

Korkunun da etkisiyle, olay anını ve etrafında yaşananları tam olarak fark edemediğini söyleyen Koçeviç, daha sonra televizyondan görüntüleri izlediğini ve gördüklerinin çok korkunç olduğunu belirtti.

''GÖRDÜKLERİMİ YAZAMADIM"

Bosna'daki savaş sırasında, günlük Oslobocenye gazetesinde muhabirlik yapan, olay günü alışveriş yapmak üzere geldiği Markale yakınlarında bulunduğunu söyleyen Senka Kurt, pazar yerinde bir şeyler olduğunu gördüğünü, ancak yaşanan hareketliliğin nedeninin tam olarak ne olduğunu anlayamadığını kaydetti.

Hızlı bir şekilde, Markale'nin tam karşısındaki gazete ofisine gittiğini söyleyen Kurt, daha sonra yeniden döndüğü pazar yerinde gördüklerini şöyle anlattı:

''Olay yerinde bir süre durduktan sonra yeniden gazetenin ofisine döndüm. O zamanki editörümüz Hamza Bakşiç bana gördüklerimi metne aktarmamı istedi. Ona, yapamayacağımı söylediğimde, yanıma gelip sakinleşmemi ve yazmamı söyledi. O güne dair sadece renkler aklımda kaldı. Olay yerinde hayatını kaybeden kırmızı montlu bir kadını, pazar yerinin yeşil tezgahlarını hatırlıyorum. Yaralıları, bu tezgahlara koyup hastanelere götürüyorlardı. Belki de ilk kez yabancı medya mensupları, kamera ve fotoğraf makinelerini bir kenara bırakıp yardıma koşmuştu."

Eve döndüğünde, televizyonda Markale görüntülerini izlediğini söyleyen Kurt, ''O an bir şeyler yemeye çalışıyordum. Babam, hem bu görüntüleri izleyip hem nasıl yemek yiyebildiğimi sordu. Oysa benim o görüntüleri canlı olarak gördüğümü bilmiyordu. Ben ise korkumu ve öfkemi bastırmak için bir şeyler yemeye çalışıyordum'' dedi.

KATLİAMIN SORUMLULARINA NE OLDU?

Bosna savaşında, Sırp Cumhuriyeti Ordusuna bağlı Saraybosna-Romaniya Kolordu Komutanlığı görevini yürüten Stanislav Galiç, Lahey'deki Eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesi (ICTY) tarafından, aralarında Markale katliamının da bulunduğu, Saraybosna'nın kuşatılması sırasında işlenen suçlar nedeniyle müebbet hapse çarptırılırken, üst düzey komutanlardan biri olan Dragomir Miloşeviç hakkında da 29 yıl hapis cezası verildi.

ICTY, aldığı kararda, Markale'de yaşanan katliamın kuşatma boyunca gerçekleştirilen en korkunç eylemlerden biri olduğuna kanaat getirmişti. Bu arada, Markale pazar yerinde 28 Ağustos 1995 tarihinde bir katliam daha gerçekleşti.

Sırp birliklerinin hava topuyla vurduğu Pazar yerinde 43 sivil hayatını kaybederken, 75 kişi yaralanmıştı. Markale'de yaşanan ikinci katliamın ardından NATO birlikleri Saraybosna'yı kuşatan Sırp askeri birliklerinin konuşlandığı noktaları bombalayarak Bosna'daki savaşı sonlandırmıştı.