Yaklaşık 3 ay örgütün elinde rehine olan Musullu aşiret reisi Wesman Ebdurahman Yunus Gerdi, yaşadıklarını anlattı.

IŞİD’in çok tehlikeli bir amacını deşifre eden Gerdi, uçak pilotların araştırıldığını dile getirdi. Gerdi, “Gözaltına aldıkları, Saddam döneminden emekli ve Kuveyt savaşına katılan rütbeli bir pilottan, pilotların isim ve adres bilgilerini almaya çalışıyorlardı” dedi.

IŞİD’in rehin aldığı kişileri uçaklara hedef şaşırtmak için kullandığını belirterek, “Bir keresinde duş alan 15 kişi savaş uçaklarının saldırısına hedef oldu ve yaşamını yitirdi. En son da hapishanede tutuklu bazı kadınlar savaş uçakların saldırısında hayatını kaybetti” şeklinde konuştu.

Savaş uçaklarının IŞİD’in hapishanesine 6 Eylül’de en büyük saldırıyı gerçekleştirdiğini ekleyen Gerdi, şunları söyledi:

“O saldırıda 22’si kadın 90 kişi hayatını kaybetti. Bizimle kalan 6 Bangladeşli’nin 4’ü öldü, 2’si de ağır yaralandı. Çok sayıda kişi yaralandı, onlardan biri de bendim. Hapishanede üst rütbeli Ahmed Bamerni dahil 7 peşmerge vardı. Hava saldırısından sonra onlar başka yere tahliye edildi.”

IŞİD’in “mahkemesi”nde kaderin ya ölüm ya da 2500 dolar karşılığında serbest bıraklımak olduğunu anlatan Gerdi, “Bir özel güvenlikçi tabanca, Musul Valisi’nin çaycısı 2500 dolar karşılığında serbest kaldı” dedi.

Üç kez idam edilmek üzere darağcına götürülen ve soruşturmanın bitmemiş olması nedeniyle infazı gerçekleştirilmeyen Wesman Gerdi, 103 günlük rehinelikten sonra, bir Sabah 100 kadar kişiyle birlikte serbest bırakıldığını söyledi.