Türk Telekom'un sistem odası üzerinden yasadışı dinleme yaptığını tespit edenmüfettiş A.Ç. FETÖ'nün hedefi oldu. Savcılığın, 'yasadışı dinleme ve casusluk' kapsamında ikinci bir soruşturma başlattığı öğrenildi. Paralel Devlet Yapılanması'nın gerçekleştirdiği yasadışı dinlemeleri için 2010 yılında Türk Telekom'un sistem odasını ele geçirdiği ortaya çıktı.

FETÖ (Fethullahçı Terör Örgütü)'ye yönelik yasadışı dinleme ve casusluk" kapsamında ikinci bir soruşturma yürüdüğü öğrenildi. Daha önce çoğunlukla İMEİ adresleri üzerinden sahte isimler kullanarak telefon dinlemesi yapılmasına ilişkin yürütülen soruşturma sonucunda hazırlanan iddianame, geçen haftalarda İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilmişti. İkinci soruşturmada ise Türk Telekom santralları üzerinden yapılan ya-sadışı dinlemeler mercek altına alınıyor. Soruşturma, o dönem Telekom'da müfettiş olarak görev yapan A.Ç'nin şikayeti üzerine başlatıldı.

MÜFETTİŞİN RAPORUNDAN

2009-2010 yıllan arasında Türk Teleko-münikasyon A.Ş. Tefriş Kurulu Başkanlığında müfettiş olarak görev yapan A.Ç., Emniyet Genel Müdürlüğünce, "istihbarat faaliyetleri" gerekçe gösterilerek Türk Telekom'un sistem odası üzerinden hukuksuz bir şekilde telefon dinlemeleri ve teknik takip yapıldığını ortaya çıkardı. Müfettiş, hukuka ay kın dinlemelerden 245'inin devlet kurumları ile yurtdışı misyonlara, 1420'sinin Telekom santralları üzerinde sinyal veren askeri devrelere, 720 sinin devlet kurumları arasında tesis edilen Başbakanlık, Milli İstihbarat Teşkilatının devre bağlantılarına ilişkin olduğunu belirledi. Türkiye genelini kapsayacak şekilde mobil iletişimin de hukuka aykırı şekilde dinlendiğini ortaya çıkaran müfettiş, dinleme kayıtlarının, bir kısım bilgi notları da eklenerek, yurtdışında bir sunucuda (server) arşivlendigini saptadı.

İSTİFA MEKTUBU İMZALATILDI

3 Aralık 2010 gecesi müfettiş A.Ç'nin Telekom kurum hattına gelen cevapsız bir çağrı kumpasın habercisi olmuş. Müfettiş, ilgili numarayı ertesi gün aradığında telefonun diğer ucunda bir kadın kendisiyle görüşmek istediğini söylemiş. Buluşma adresi olarak Galatasaray Lisesi önünü vermiş. A.Ç. buraya gittiğinde iki polis tarafından apar topar gözaltına alınarak Taksim Polis Merkezi'ne götürülmüş. Burada çay servisi yapılan odaya kapatılmış... A.Ç., yaşadıklarını Savcılığa verdiği şikayet dilekçesinde şöyle anlatıyor: "1.80 boylarında uzun saçlı ve sakallı polis memuru tarafından, neden boyumdan büyük işlere kalkıştığım, isterlerse beni paketleyip gönderebilecekleri ve kimseye bir şey anlatamayacağım konusunda baskı ve pazarlık yapılmaya çalışılmıştır. Söz konusu sivil polis memuru belli aralıklarla 'Erol abi' dediği ve konuşma tarzı ve yaklaşımıyla hiyerarşik bir bağı bulunduğunu düşündüren şahısla telefonda konuştuğu, bilgi verdiği görülmüştür... Telefon görüşmesinin ortasında odadan çıkarak elinde A4 kağıdı ile yeniden odaya gelmiştir. Tarih belirtmeden istifa mektubu yazmamı istemiş... 08 Aralık 2010 tarihinde işleme konarak ilişik kesilmiştir."

MÜFETTİŞ RAPORUNU SİLDİLER

Taksim Polis Merkezinde hazırlanan fezleke dayanak gösterilerek, bir CD içinde yer alan yazışmalarla ilgisi olduğu iddiasıyla, AÇ hakkında 2011 yılında dava açıldı. A.Ç., savunmasında söz konusu yazışmaların kendisine ait olmadığını söyledi. Polisin el kovduğu bilgisayar harddiskinde AÇ'nin müfettiş olduğu döneme ait 47 soruşturma dosyası ve eklerinin silindiği bilirkişi tarafından belirlendi. Silinen dosyalar arasında Türk Telekom'daki yasadışı dinlemelere ilişkin müfettiş raporu ve ekleri de bulunuyordu.